Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '16

 
Kategori
Futbol
 

Arda’ya arka çıkmak, Ozan'ı “yem” yapanlara suskun kalmak...

Arda’ya arka çıkmak, Ozan'ı “yem” yapanlara suskun kalmak...
 

Garip bir ülke olduk çıktık.

Suçu bir başkasına, sorumsuz olana yükleme, moda oldu. Bu moda, spor medyasının da iliklerine kadar işlemiş. “Muhalefete muhalefet etme” biçiminde adlandıracağımız bu durum, sorumlu ararken “en masum”u sorumlu olarak manşetlerden verme, sorumlu o algısı oluşturma...

Sonra da işin içinden sıyrılma, destekçilerle/ yandaşlarla hedef saptırma...

Son somut örnek, Ozan Tufan adı üzerinden yürütülen “kepazelik”...

Spor medyasına göre, suçlu “sosyal medya”...

Ama spor medyası, o suçlu bulduğu “sosyal medya”nın “zırva”larını manşetlere haber diye taşıyor. Devamında, o manşetleri başkaları atmış gibi, işin içinden sıyrılma yollarını, maşallah, buluyor da...

Hem nalına hem mıhına vuranları dinlemek, okumak bir ömre bedel!.

"Sosyal medya"nın Ozan Tufan’a yüklendiği ve bunun yanlış olduğunu söyleyen “ağız”lar ve “kalem”ler, Aziz Yıldırım’ın destek açıklamasını, medyaya yönelik eleştirisini doğru bulmuyorlar.

Oysa onlar da bilirler ki, saf göründüklerine bakmayın, Aziz Yıldırım, "sosyal medya" bahanesine sığınarak gazete sayfalarına başlık atanlara kızıyor.

Neredeyse, bütün başlıklar aynı değil miydi?

“Ozan Tufan’ın kaçırdığı gol saç baş yoldurdu”
“Ozan Tufan’ın golden önce saçını düzeltmesi çileden çıkardı.”


*****

Futbolun Cumhurbaşkan’ı Fatih Terim, düne kadar suskun/du.

Aziz Yıldırım, dayanamıyor, ortaya çıkıyor:

“Maç sonrası çıkan gazeteleri okuduğumda tüm sorumluluğun Ozan'a yıkıldığını gördüm. (...) 21 yaşındaki genç bir çocuğun üzerine yıkılan sorumluluğu kabul edemem.

“Hırvatistan maçında tek pozisyona girdik. O da Ozan Tufan'ın kafa vuruşuydu. (...) Ama sanki tek sorumlu oymuş gibi yazılıp çiziliyor…”

“Milli Takım hocası Fatih Terim de, Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören de çıkıp konuşup bu çocuğa sahip çıkmalı.”


Aziz Yıldırım’ın, Ozan Tufan’a yüklenen, neredeyse, hepsi aynı olan haberlere tepki gösterirken, Ozan’ı kimlerin savunması gerektiği adresleri işaret ederken, işine gelmeyenlerin unuttuğu örnekleri anımsatmak istiyor aslında.

Son örnek mi?

“Arda yalnız değildir.”

İşte, Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim’in, Karadağ ile oynanacak hazırlık maçı öncesinde basın toplantısında söylediklerinden:

“Gazeteleri takip ediyorum; felaket. (...) Ben size 'abartın, yanlış yazın' demiyorum, ama Arda, Barcelona'da oynuyor. (...) İspanya basınında Arda, hak etmediği şekilde yerden yere vuruluyor zaten. Hiç olmazsa bizim basınımız ona sahip çıksın. Real Madrid maçının bütün suçu 20 dakika oynayan Arda'nın mı? İspanyol basını haksız davrandı. Onlar da bilmelidir ki Arda Turan sahipsiz değildir. Orada hiç oynamasa bile ben onu Milli Takım'a alırım."

İspanyol basınındaki Arda ile ilgili eleştirilere "kükreyen" Fatih Terim, bizimkilerin Ozan Tufan'a “kepazelik” düzeyine varan tepkisine suskun/du.

Oysa eleştiriler farklı; üstelik Ozan Tufan’a yönelik olanı eleştiri değil, bir tür karalama...

Karalamayı yapan basın, suçu yüklediği “sosyal medya”...

*****

Ozan Tufan, gol kaçırmış!

Zaten tek pozisyon var, o da Ozan Tufan’ın yarattığı... Neredeyse gol oluyordu. Hakemler, kuşkuya düştükleri için “gol teknolojisi” devre girdi ve topun çizgiyi geçmediği anlaşıldı.

Yediğimiz golün sorumluluğunu da, bir Alman spikerinin fantezisine dayandırarak Ozan Tufan'a yükleyenlere, attıkları başlıklarla Ozan Tufan’ı küçük düşürmek isteyenlere ne demeli?

Ozan Tufan’ın eli, iyi ki saçına gitmiş!..

Fatih Terim suskun/du, dün suskunluğunu bozdu.

Ama İspanyol basınına gösterdiği tepkiyi bizimkine göstermedi. Ozan Tufan’a yönelik söylenenleri/ yazılanları “ciddiye almadığı”nı vurguladı:

“Sosyal medya, öyle bir mecra ki, birisi kuyuya taş atıyor, hadi uğraşın işiniz yoksa. (...) Ozan ile bu konuyu (saç düzeltme olayı polemiği) konuşmadım bile. Biz Ozan'a saçını önden biraz kestir mi diyelim?"

Görülüyor ki, o medyayı ciddiye alan, “saç meselesi”ni yazılaştıranlara tek sözcükle de olsa laf yok!.

Oysa Fatih Terim’in, "sosyal medya"ya yükleneceğine, o medyayı ciddiye alarak haber peşinde koşanlara, “Arkadaşlar, işinizi ciddiyetle yapın” demesi gerekmez miydi?

Demedi; çünkü suçlu belliydi:

"Sosyal medya..."

Ülkemizdeki “manzara-ı umumiye” bu: Sorumluluğu, olumsuzluklarda sorumsuzlara yükleme...

Son söz:

Ozan Tufan, sponsorlardan birinin “reklam yıldızı” olsaydı, onu kim “yem” olarak görebilirdi?

 

https://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com

 

 





 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..