Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '12

 
Kategori
TV Programları
 

Arka Sokaklar, binlerce yaşam öyküsü ve Mesut komiser!

Arka Sokaklar, binlerce yaşam öyküsü ve Mesut komiser!
 

Aaaaa sen bu diziyi mi seyrediyorsun diyenlere hemen cevap vereyim... Evet halkın çok ilgi gösterdiği şeyleri merak ederim ben... Ve çok şey öğrenirim…  Mesela evlenme programlarını da çok severim... Ancak çalışma saatlerine rast geldiği için pek seyredemiyorum... Tartışma programlarını, spor programlarını ise pek sevmem... Çünkü o kadar bildik kişiler çıkıyor ki artık, konu ne olursa olsun oradaki insanların ne diyeceğini baştan biliyorum... Hatta onların adına ben konuşsam olacak nerdeyse...

Sistemi ve insanı çıplak görmek ancak iki türlü mümkün oluyor... Yani Televizyonda… Televizyonu hayatımdan çıkardım diyenleri ise tebrik ederim…

Birincisi izlediğim şeyin kurgusuz olması... Olunca sırıtıyor çünkü... Burada insanlar kendilerini tüm çıplaklıklarıyla sergiliyorlar. Mesela ben erkeklerin ne kadar çaresiz hatta çocuksu olduklarını evlilik programlarından öğrendim. Kendine bakamayan, kendisine yetemeyen nice kelli felli erkeğin, sadece yemek, temiz çamaşır için kadınlar (Genelde talip oldukları kadınlar sosyal statü olarak, ekonomik ve eğitim olarak kendilerinden daha bir alt seviyede oluyor.) önünde kırk takla atmaları bana çok şey öğretiyor. Bu coğrafyada  ''Erkek'' olmak için kadına ne kadar ihtiyaç duyulduğunu bu programlardan öğrendim ben.

İkincisi taraf olup, gönül rahatlığıyla kendi inancını sergileyen diziler, filmler çok şey kazandırdı bana... Bu olaya en iyi örnek ise ''Arka Sokaklar''dır. Bu dizi sıradan polis maceralarının gösterildiği bir dizi değildir. Kahramanlık gösterisi hiç değildir.

Arka sokakların yapımcıları da, senaristleri de, teknik ekibi de, oyuncuları da Türkiye gerçeğini çok iyi biliyorlar... Ekonomik sistemin, sokaktaki insanın, suç dünyasının, devletin, hatta burjuvazinin ne olduğunu bilip, bunları sergilemeye çalışmak az şey değildir bence... Eğitimin, hukukun nasıl çalıştığını söyleyebilmek önemlidir. Çalışma yaşamının açıklarını bilmek çok şeydir...

Nasıl mı önemlidir? Çünkü bunların her birinin yansıması sokaktaki insanda kendini gösterir...  İnsanlarımız bu alt ve üst yapının ürünüdür çünkü...

Dizi öyle sürekli bir öykü peşinde koşmuyor. Birbirinden bağımsız binlerce öykü sergileniyor... Bizlerin her gün üçüncü sayfa haberi diye izlediğimiz yaşamlar oluşturuyor dizinin bel kemiğini... Bazen de terör sorunu oluyor. Bazen de kaçakçılık sorunu oluyor.

Ve bu dizi sistemden yana... Sistemin tüm eksikliklerini sergilemesine rağmen sistemden yana tavır koyuyor.  Hatta polis teşkilatı içinde yaşanılanları bile gerektiğinde sergilemesine rağmen sistemi aklamaktan geri kalmıyor.

Mesut Komiseri niye ayrıca belirttim. Aslında karakterlerin hepsi yerleşmiş, Rıza Baba, Hüsnü, Zeynep, Murat, Suat ve diğerleri... Hepsi harika oyun çıkartıyorlar. Hepsini kutluyorum. Ancak Mesut Komiser tipi ayrı... Çünkü ona başka kişilik çizilmiş.

Mesut Komiser geçmişinde Güneydoğu'da ''çalışmış''... Oradaki savaşı biliyor, o savaşın izlerini üzerinde taşıyor. Ve karşı çıkışları, zorlayışları çok farklı... Polislik sınırlarını zorluyor... Yetkilerini zorluyor. Hukuku zorluyor. Ve Amerikan filmlerindeki kahramanlar gibi bu zorlayışı ile epey sempati topluyor. Yani izleyicilerin gözünde onun yeri farklı...

Bence işte bu gerçek Türkiye'nin bıçak sırtı... Her sorunu bu ''haklı'' zorlama mı çözecek yoksa zorlama dışında başka yollar aranacak mı? Yani ''gerektiğinde'' polisin yaptıklarını görmezden gelmeli miyiz?

Fakat şunu biliyorum... ‘’Sanat’’ en çok tarafsız olduğunda güzeldir. Sanatın amacı resmi ortaya koymaksa, Arka Sokaklar bunu yapıyor. Bu resimden memnun olmak başka şey, ekleme yapmaya çalışmak başka şeydir. Bence Mesut komiseri fazla ‘’kayırmamak’’ gerekir. Çünkü bu kayırma bulaşıcıdır.

 
Toplam blog
: 615
: 948
Kayıt tarihi
: 25.06.10
 
 

1959 Denizli doğumluyum.. İ.Ü. İktisat Mezunuyum.. Emekliyim ve hala çalışıyorum.. Yaşam bizden önce..