Armudun sapı, üzümün çöpü ile zümrüdü anka bir araya gelince...

Her dem açız diye bağıracak değilim herhalde; tok olduğum zamanlarda biraz eğlenmek için televizyonun kumandası ile oynamak yeterli hemen buluyorum. Öğleden sonra  malum ev kadınının tek görevi internette sörf yapmak değil elbette hane halkı açız diye bağırdığında onların karnını ve gözünü doyurmam gerekiyor. Açları doyurmak için yemek yaparken televizyonda kronikleşen evlilik programına denk geldim. Evlere şenlik; bütün sorunları bir anda unuttum.      

En son ne zaman izlediğimi hatırlamıyorum bile ama bizim armudun sapı üzümün çöpü derken evde kalan hakan beye talip çıkmış. Hem de ne talip ithalmi ithal, güzelmi güzel bir afeti devran! Hakan bey bunu kabul eder derken,kırmızı butona bastı bizim armudun sapı üzümün çöpü diyen müzmin bekarımız.   O da ne ortalık da bebek gibi, ühü ühü ağlama sesleri çınlamazmı? Bizim pamuk presesin üvey annesi kılıklı iranlı güzelimiz reddi kaldıramadı. Neymiş hiç kimse ona bu güne kadar hayır diyememiş, hep istenilen seçilen olmuşmuş da şimdi kendisi seçmek istemişmiş. Bak sen ego süper tavan yapmış durumdayken,birden taban oluyor. Eee haksız da sayılmaz hep istenilen arzu duyulan ol,çıksın densizin biri seni istemiyorum desin olacak şeymi? Hakan beyde istememekde haklı çünkü aralarında kültür farkı uçurum gibi dururken, ağzından çıkan lafa değil,getirdiği çiçeklerin anlamına göre kendi kendine gelin güvey olan türkçesi kıt birine laf anlatmak bir ömür geçirmek zor olsa gerek!                                                        

Bu program eğer bu armudun sapı,üzümün çöpü diyen müzmin bekarımız ile bu ithal zümrüdü ankayı evlendirebilirse değil reytingleri toplamayı oscar ödülünü bile kimseyi kaptırmaz. Hadi bakalım kolay gelsin Esra hanım sen bu işi yaparsın.  Bizede onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine demek düşer.