Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Nisan '08

 
Kategori
Öykü
 

Artık fark etmez -2.bölüm

Artık fark etmez -2.bölüm
 

İçine sinmedi Nisan’ın … Yatak odasından aldığı battaniyeyi yerleştirdi Fecri’nin üzerine. Yatak odasına geri gittiğinde sinirleri iyice gerilmişti genç kadının. Öylece oturdu yatağın üzerinde bir süre. Aklından neler geçti neler geçmişe geleceğe dair.

Gün ışımaya başlamıştı yavaş yavaş… Fecri bulunduğu yerde kıpırdandı. Sağa dönmek istedi olmadı, sola dönmek istedi olmadı. Gözlerini kırpıştırarak araladı. Başı zonkluyordu. Nerede olduğunu anlamaya çalıştı önce… Sağına soluna baktı… Evindeydi ama neden yatağında değil de yerde halının üzerinde yatıyordu. Doğrulmaya çalıştı olduğu yerde eliyle destek alarak… O an elleri ıslandı.

Ellerine baktı Fecri… Neden ıslanmıştı elleri. Gözleri yarı loş odada oturduğu yere odaklandı. Islaktı halının üzeri… Pantolonu ıslaktı… Yaş sırtına kadar yürümüştü. Sonra sidik kokusunu hissetti Fecri.

“Tanrım … Altımı ıslatmışım” diyerek hayıflandı.

Ne yapacağını bilemedi önce. Ayağa kalktı sonra. Üzerindekileri halının üzerine çıkardı. Tam ayıımamıştı kafası. Başı dönüyordu ve korkunç derecede ağrıyordu. Doğruca banyoya gitti ve suyun altına girdi. İyice sabunlandı. Çıkmadan önce de soğuk suyun altında bekledi bir süre. Bornozu ile geri döndüğünde Nisan’ın salonun ortasında durup halının üzerindekilere ıslak gözlerle baktığı idi. Bir şeyler söylemek istedi ama sesi çıkmadı. Çok utanıyordu genç adam. Mutfağa gitti ve çöp poşetlerinden birini alrak geri döndü. Karısının gözü önünde idrar içindeki kıyafetleri poşete doldurdu. Halının üzerindeki sehpayı masanın önüne çekerek halıyı topladı ve antreye çıkardı. Nisan sesszice olup biteni izliyordu. Olduğu yere çakılmış gibiydi genç kadın. Fecri vileda kovası ile geri gelmişti. Paspası aldı Nisan.

“Sen üzerini giyin. Ben yaparım “ dedi soğuk bir ses tonu ile.

“Nisan… Ben…”

“Lütfen Fecri… Hiçbir şey söyleme…” diyerek pencereyi açtı kadın. Salona yayılan anason, ter ve sidik kokusundan kurtulmak için. Vileda ile işi bittiği zaman çayın altını yakmıştı bile. İçinde kopan fırtınalara rağmen susuyordu Nisan. Bu sessizlik, fırtınadan önceki bu sessizlik hayra alamet miydi.

Üzerini giyinmiş olarak geri döndü Fecri.

“Nisan… “

“Kahvaltı hazır “ dedi kadın. Yüzü gülmüyordu. Kırgındı belli ki.

“ Nisan … Ben çok utanıyorum… “

Sessizce dinliyordu kadın. Birden gözlerini kocasına çevirdi.

“Utanacağın şeyler yapma ozaman.”

Başını önüne eğdi Fecri.

“Çok üzgünüm… Beni affet… “

“ Affetmek… Ben affedince …”

Uzandı elini tuttu karsının…

“Ne desen haklısın Nisan… Söz veriyorum. Bir daha ağzıma içki koymayacağım.”

Ümitsizlikle başını iki yana salladı kadın.

“Bu kaçıncı söz verişin… Ve kaçıncı tutmayışın.”

“ Göreceksin bak…Bu sefer söz…Gerçekten söz. “

“Sana inanmayı öyle istiyorum ki Fecri… Ama her seferinde yaşadığım hayal kırıklığı…”

“Anne … Anne “ diye seslendi içeriden küçük kız.

“ Fulya… Bütün gece seni bekledi. Söz verdiğin masal kitabını okuman için.”

Unuttuğunu yeni hatırladığını hissettirir şekilde elini başına götürdü Fecri.

“ Onu zor sakinleştirdim… O daha çok küçük Fecri Sevgiye, ilgiye, baba şefkatine ihtiyacı var. Küçücük aklından neler geçiyor bir bilsen… Psikolojisinin bozulacağından korkuyorum. Herşeyi saklamak kolay olmuyor. Hissediyor Fecri. Bir şeylerin değiştiğini, eskisi gibi olmadığını hissediyor.”

“Anne… Anneciğim.”

“Ben bakarım “diyerek kalktı Fecri.

Sıkıntı ile derin bir nefes aldı Nisan kocasının ardından.

“Güzel kızım…”

“Baba…” dedi küçük kız ama gözlerini açamıyordu.

Fecri yaklaştı yatağa… Kızının gözleri çapak içindeydi.

Küçük kız gözlerini açmak istiyordu ama göz çeperlerini saran çapak buna engel oluyordu.

“Baba…Acıyor… Gözüm acıyor.”

Telaşlandı Fecri.

“Tamam canım… Düzelecek “diyerek kızın saçlarını okşadı ve seslendi telaşla karısına.

“Ne oldu … Ne var “ dedi Nisan kızının odasına geldiğinde .Fecri ‘nin sesindeki telaş Nisan’a da bulaşmıştı sanki.

“Fulya. Ne oldu canım… “ diyerek yaklaşınca gördü kızının gözlerini.

“Anne acıyor… Gözlerimi açamıyorum ..”

“Tamam canım… Geliyorum hemen “ diyerek mutfağa koştu kadın .Temiz bir çay tabağının içine biraz çay koydu ve banyodan aldığı pamuk torbası ile kızının odasına döndü.

“Şimdi… Gözüne çay pansumanı yapacağım bir tanem. Çay biraz sıcak ama çapakların yumuşaması için bu gerekli. Tamam mı..”

Başını salladı küçük kız olur anlamında.

Nisan pamuk torbasından kopardığı pamuk parçalarını önce çaya batırıyor, sonra suyunu hafifçe sıkıyor, biraz üfleyerek soğutuyor ve küçük kızın gözlerini temizliyordu.

Fecri sessizce karısını izliyordu.

“Evet. Bütün çapaklar gitti. Gözlerini açabilirsin Fulya’cığım.”

Gülümsedi kız.

“Artık acımıyor “

“Güzel… Hadi kalk bakalım artık. Elini yüzünü yıkayalım “

Fecri atak davranarak kucakladı kızını .

“Gel canım beraber yıkayalım bu sabah yüzünü.”

Baba kızın arkasından baktı bir süre Nisan ve havalanması için kızın odasının camını açarak yatağını düzeltti. Sonra gardolabından kıyafet seçti küçük kız için.

Banyodaki baba kızın seslerini işitiyordu Nisan… Bıcır bıcırdı Fulya.

“Hadi bakalım şimdi kahvaltıya “ dedi kızı kucaklayarak Fecri.

Nisan’da sofraya oturdu canı bir şey yemek istemiyordu .Kızına bir dilim yağlı balı ekmek hazırladı yemesi için.

“Babacığım bu akşam okuyacaksın değil mi masal ..”

“Elbette güzel kızım. Dün bir işim çıktı.” Derken göz göze geldi karısı ile.

“Hadi Fulya sütünü bitir .”

“ İçmek istemiyorum anne. “

“Aaa. Sütünü içmöen gerek Fulyacığım..”

“Peki “ diyerek bir dikişte bitirdi küçük kız bardaktaki sütünü.

“ Güzel… Üzerini giyinmene yardım edeyim. Sen şimdi odana git. Geliyorum ben.”

“Teşekkür ederim Nisan… “

“Niye”

“Fulya ‘ya hiçbir şey belli etmediğin için.”

Cevap vermedi Nisan.

“Ben halı yıkama fabrikasını arayacağım bugün… Antredeki halı için…”

Başını salladı kadın.

“ Mesai satinden sonra almalarını söylerim. Hem erken geleceğim bu akşam… “

Umursamamış gibiydi Nisan. Kızının odasına gitti . Geri döndüklerinde ana kız hazırdı evden çıkmak için.

“Babacığım… buradasın “ idyerek sarıldı küçük kız adamın boynuna ve şefkatle öptü onu Fecri.

Nisan’a yaklaştı öpmek için ama kadın geri çekti kendini.

“Ben bırakayım sizi.”

“ Buna gerek yok… Hem alışırız sonra… “ diye fısıldadı kadın.

“Hadi anne… Babamla gidelim.. Hem arkadaşlarımın babası getiriyor onları kreşe.”

Bir kez daha kızının üzülmesini istemediği için boyun büktü Nisan bu duruma.

"RESİM ALINTI"

 
Toplam blog
: 755
: 776
Kayıt tarihi
: 13.06.07
 
 

Ankara'da doğdum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi Ankara'da tamamladım. AÜİF iş idaresi b..