Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mart '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Aşağı tükürsen sakal

Üsküdar meydanında karşıdan karşıya geçerken, diğer taraftan ben yaşlarda ama böyle boylu bir herif geliyordu. Bir an iç cebinden bir tarak çıkarıp sakallarını taramaya başladı. Karşıdan karşıya geçerken işte. İşini hızla bitirip bir de gür kaşlarını şöyle bir düzeltip tarağını cebine attı. Öylece geçip gitti yanımdan. Yolun ortasında durup arkasından baktım. Baktım değil de aslında bakakaldım. Bir korna sesi ile irkildim ve yürümeye devam ettim. Tamam da ne gerek vardı o kadar çok basmaya kornaya. Her gün görmüyorum ki yürürken sakallarını tanıyan adam. Eşoleşek. (Kemal Sunal sesiyle hem de)

***

Sakallarını kaşıyan adam. Sana hiç bir zaman ısınamadım.

***

Bir keresinde de Britanya'nın küçük bir şehrinde uykulu şekilde otobüste seyahat ederken yolda yürüyen bir kadının birldiğin ak sakallı dede gibi sakalları olduğunu gördüm. Hemen irkilip gözlerimi oğuşturup tekrar baktım ama kadını çoktan geçmiştim. Sonra çok hızlı bir şekilde düşündüm, bu kişi sakallı bir kadın mıydı yoksa memeli bir erkek mi? İkincisi çok daha olası geldi. Ne de olsa "memeli erkek" yani bildiğin bayağı mıncıklamalık memesi olan erkek rastlanan bir şey. Eve gittiğimde ev sahibim Mursell Hanım'a sordum "bugün birisini gördüm, sakallı bir kadın mıydı yoksa memeli bir erkek mi bilemedim, çok uykuluydum" dedim. Mursell Hanım hiç tereddütsüz "sakallı kadın o çok meşhur, tv ye bile çıktı" dedi.

"Vay babanın şarap çanağına s.çim" dedim bir elimi dizime vurarak. Türkçe dedim tabi, kadın ne dedin dedi. Çok şaşırdığımda zikrettiğim bir lakırdı dedim. İngilizce'ye çevir diye ısrar etti ama tabi pek de güzel olmadı çevirim.

***

Bir de şu var ki ben de istedim böyle gür bir sakalım olsun da salıvereyim onu. Yüzüm saklansın kılların arasında, arada asimetrik ela gözlerim ışıldasın. Çorba içeyim de parlasın, sıvazlayayım da gören adam sansın. İstedim. Ama Allah başka zeval vermesin, ikinci derece köseyim ben.

***

Dün gece tam uyumak üzereyken rüyamda kendimi gördüm. Rüya yalnız gerçek zamanlı, kendimi o uyumak üzere olduğum anda görüyorum. Sanki gözlerim açılmışta dolabın üzerindeki aynada yansımamı görüyorum gibi düşün. Ama gözlerim aslında kapalı. ve zaten dolapta aynada yok. Demek istediğim bu %100 bir rüya. Ama kendimi rüyamda naklen izliyorum. Yeterince açık olabildim mi? İşte tam o anda bana arkadan yaklaşan sakallı bir adam görüyorum. Kusuruma bakmasın ama sonradan kendisinin sevgili Mustafa Mumcu'ya benzediğini fark ettim bu kişinin. Adam bana doğru yaklaşıyor işte rüyamda sonra ben gerçekten bir zıplayıp dönüm bana yaklaşan abiye bakıyorum.

Yok tabi. Gitmiş.

Mustafa abi saygılar.
 
Toplam blog
: 295
: 733
Kayıt tarihi
: 28.09.06
 
 

Bugün ölseniz mesela, ya da hafifletelim biraz hadi, bu giriş çok karamsar oldu. Bugün ortadan kay..