Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ağustos '11

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

AŞAĞISEYİT

AŞAĞISEYİT
 

Aşağıseyit Geleneksel Sudan Koyun Geçirme Yarışması / 2-3 Eylül 2011


Kahvenin camında gördüğüm afiş dikkatimi çekti. “Aşağıseyit Geleneksel Sudan Koyun Geçirme Yarışması” … İlginç buldum. Hani bir ara, kendini uçurumdan atan koyunlar haberi çıkmıştı ya, acaba öyle bir şey mi? Oyun mu? Nasıl bir yarışma?… meraktan çatlayacağım. Mutlaka görmem gerek.

Komşumuz Dağlı Mehmet Amcayla arabaya atlayıp bu yarışmayı izlemek üzere yola çıktık. Yolda anlattıklarından epey keyiflendim. İlginç bir gün olacaktı. Çal’a bağlı, 8-10 km deki Aşağıseyit Köyü’nün girişi dikkatimi çekti. Florası son derece fakirdi. Oysa Menderes, köyün hemen ortasından geçiyordu. Zaten bu yarışmada Menderes üzerinde yapılacaktı.

Yarışları daha rahat izleyebilmek ve güneşten korunmak için köprünün altında gölge bir yer bulduk. Daha ortalarda profesyonel gazeteci kardeşlerimiz yokken, önümüzde oluşturulan Jüri Masasına yakın oturan köyün ihtiyarlarından yarışmalarla ilgili ayrıntıları öğrenmek istedim.

Aman nasıl keyifliler, nasıl hoşlarına gidiyor, nasıl seviniyorlar… Kimse, bu yarışmaların tam geçmişini bilmiyor. Ama bir gerçek var ki, çok eski bir Yörük geleneği yaşatılmaya çalışılıyor. Organizasyona Denizli Yörükler Derneği ve yöreden birkaç firma destek veriyor.

Aşağıseyit Köyü Muhtarı Mehmet Canbaz, ilgimize, ilgi ile karşılık vererek, yarışmalarla ilgili bilgiler verdi. Bir yandan hazırlıklar tamamlanırken, kalabalık artmaya, köprünün iki ayağının altı dolmaya başladı.

Ortalıkta bir “Elkoyun” lafı dolaşıyor ama, ben neyin nesi olduğunu anlayamıyorum. Yanımdaki seyircilere soruyorum. Her sürüde bir tane olan ” Elkoyun” arkasındaki 15 – 30 koyunu yönlendiren, rengarenk boyalı, ilginç bir post traşıyla hemen dikkatleri çeken iri kıyım bir koçmuş...

İlk yarışmacı çoban Menderes’e girdi, su beline kadar geldi. Çoban arakasına dönüp ıslık çalıyor, el vuruyor, hadi oğlum sesleri …Yok, Elkoyun atlamıyor.

İkinci çoban yanında Elkoyun ve sürü tozu dumana katarak yarışma kulvarına giriyor. Çoban suya girdi. Elkoyun hemen peşine cump diye atladı. Fakat sürü atlamadı.

Seyircilerde sükutu hayal.

Bir sonraki yarışmacı çoban suya girdi Elkoyun tereddütsüz cump diye çabanın peşine, sürüdeki koyunlar birer ikişer peşine … Seyirci çoştu... Of of, yer gök alkıştan inliyor. “Maşallah maşallah” sesleri …Çoban, Elkoyun ve sürü Menderes’in karşı kıyısına varmaya çalışırken sevinç sesleri Denizli’den duyulmuştur herhalde !..

Yarışmanın ana teması, bir hayvan ile bir insanın dostluğuna, çobanın hayvan sevgisi ve hüneri üzerine kurulu.

Etkinlik boyunca köprünün yanındaki boşluğa kurulan büyük kıl çadırlarda kaynatılan keşkekler halka dağıtılıyor, yöre türküleri seslendiriliyor.

Bu toprakların geleneklerini –hala- duyarak yaşayanlara “ ondan gari ” yaşatanlara sonsuz sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

* Bu yazı, Haber Alanya Gazetesi’nin 16 Eylül 2005 nüshasında yayınlanmıştır.

 
Toplam blog
: 272
: 734
Kayıt tarihi
: 13.10.07
 
 

1959 Sinop Bektaşağa Köyü doğumluyum. Yaşamda, anlaşılacak bir şeyi olanlara ve bunu öğreti yapan..