Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Temmuz '11

 
Kategori
İstanbul
 

Aşıklar şehri İstanbul

Aşıklar şehri İstanbul
 

Aşıklar Şehri İstanbul


Erdemi, onuru, zerafeti, inceligi, insan olmanın onuru sende gördüm vede tattım.
Yaşadıklarım hayatımdır. Hatalarım sevaplarım aşklarım. Pişmanlıklarım da olsa keşke demedim bu güne. Seni tanıyana kadar. Gecmis gecmiste kaldı dönüp bakmam mazi der gecerdim.Bende kolay biri değilim.
Tutkularim vardir vazgecmem. Bazen cok severim ama söyleyemem.
Kolay kolay güvenmem bir daha güvenmedikce sevmem. Seversem karşılık beklemem. Cıkar, yalan dolan bilmem. Sevginim yüceliğine ınanır, sevdimmide cok severdim.Onun içinde Nisa hanımı cok cok sevdim.
Ben seni düşledim hep ışıl ışıl gözlerinle yanımda. Dünyalara sığmayacak aşkımızı kocaman yüreklerimize..

Dolmabahçe Sarayı, Topkapı Sarayı, Haliç, Boğaziçi, Taksim ve Sultanahmet meydanları, Anadolu ve Rumeli Hisarları, Yerebatan Sarnıcı, camileri, kiliseleri ile bana hoş geldin diyor . Bende onu ayakta selamlıyorum Aşıklar Şehri İstanbul'u.

Yan yana oturduğumuz sinema koltuğunda. Omuzuma yaslayacaksın başını. Koluma gireceksin usulsa. Ben saçlarını koklayacağım doyamadıgım teninin Miski Amber kokusunu. Seyredeceğim kendimizi, sahnede ışıklara düşen iki tek vucut olan gölgemizi. Belki de ağlayacağım duygu yüklü filimi seyderken. Sen dikkatle o ani izlerken, farkettigin an benim göz yaşlarımı elinle sileceksin.

Ne çok özlemişim seni diyeceğim. İçimden sessiz sessiz nefes alış verişlerini dinleceğim. Bizim için dualar edeceğim. Sarılacağım sana sıkıca. Keşfedeceğim seni bulduğun İstanbul sokaklarında yeniden. Seninle yeni yeni yerler bulacağım anılarımda, umutlarımı yeşerterek.

Her şeyin senin gibi cok mükemmel olmasını hayal ediyorum. Güzel anılarımızı düşünmek istiyorum. Hayal ettimiyorum, güzel olacağını biliyor vede hissediyorum, umut ediyorum. Güzel olmalı herşey, inanmak istiyorum, inanıyorum buna. Benim gibi sen de inanıyor istiyorsun değil mi bu yaşadıklarımızı.
Sevgimizin ateşi kor kor olur alevlenir. Çisil çisil akar yağmurlarda yüregimize. Hiç bir ateş söndürmez içimizdeki yangını. Özlemek, özlemindir sevgimize can katar. Büyüdükçe büyür. Ay’a yıldızlara bakıp seni düşünürüm. Çünkü sen benim en parlak kutup yıldızımsın. Anlatılamaz yaşanır dediğimiz o andır. Oysa halen onu düşünüyorsam. Özleniyorsa eger özlenen. Kimdir diye düşünüyorsan o sevgilidir yardır.
Yüreğime sığdıramadığım. Dalından koparamadığım portakal çiceğimsin, Şair yüreğimden söküpte atamadığım kalbim var ya. İşte senin sevgini taşıyacak kadar kocaman bir yüreğe sahiptir. Özlüyorum seni, düşlüyorum seni. Düslerinde uyandığım an özlemlerin başlıyor içten içe. Gök yüzende yıldızlara bakıyorum. Bana yakın olmayı istersin, özlersin. Özlemektir aslında kurduğumuz umutlarımız.
Senin için şiirler, Şarkı sözleri yazıyorum, resmini saklıyorum yastığımın altında. Özlüyorum bakışların, seni özlüyorum..


Hicbir söz o ani anlatmaya yetmesin
İki kalbin arasina özlem girmesin
Bu aşkı bu sevdayı kimse bilmesin
Varmısın bu sefer de böyle olsun ne dersin?

İcimizden geleni öpüslerle süsleyelim
Tenlerimizle bu atesi besleyelim
Özlemek sözünü aklımızdan silelim
Varmısın bu sefer de böyle olsun ne dersin?


Elimize başka bir el değmesin
Bakışlarımızdaki sevgi hiç bitmesin
Aramızda fırtınalar esmesin
Varmısın bu sefer de böyle olsun ne dersin?


Sevgi fedakarlıktır, emek ister. Seni seviyorum diyebilmek için mangal gibi kocaman yürek ister. Her önüne gelene söyleyemezsin , Senin seviyorum diyemezsin, sevmek yürekte ateş ister, sevmek emek ister. Kolaymı sonsuz bir sevdayı kalbinde taşımak. Göğüs germek tüm ön yargılarlara rahmen. İnadına senin seviyorum demek, sevmek yürek işidir. Öyle gömlek gibi her bedene uymaz. Bazılarına cok büyük gelir, yakışmaz. Kücük gelir, dar gelir, giydiremezsin. Sonra çıkarıp çıkarıp atıp değiştiremezsin. Taşımak istediğin kadar taşıyıp sonra orta yere seremezsin. Yalan sevdalar o kadar çok ki. Taşıyabileceği kadar konuşmalı insanlar. Yalan ve iftiralarda yüreklere leke sürülmemelidir. Keşke başka bir adı olsaydı böylesi aşkların. Heves, macera gelip geciçi bir sevda olsa. Sonra çok üzeleceksin lafını söylemeyipte Nisa ile Metin’e, haksızlık etmesinler.

Bir bakıştır belkide, bir söz, bir damla yeşil göz yaşıdır. Yürekte canbulur, damla damla büyür gelişir ve sığmaz bedene. Büyük gelir bazen. Önemli olan ruh ikizini bulmak değimlidir. Cok emek zahmet vede sabır ister.

Zamanı ve yeri olmaz. Bazen bir canlı bedendir. Bazen şırıl şırıl akan çağlayan ırmak.Akan dere gibidir duru ve berrak olur yüreğe akışı. Bazen yeşil bir çift göze hasretle büyütürsün içinde. Dokunamadığım portakal çiceğimdir bahçemde. Şiirdir yeni bestelenmiş bir ud telinde. Belkide hüzünlü bir şarkı olur, güzel bir sesin ötesinde. Kim bilebilir ki kaderimizin nereden geleceğini. Pazarda alınmaz, satılmayacagı gibi..

Bugün herkes farklı başladı güne. İnsanlar neşeli, dostluklar kenetlenmiş. Koşuyorlar sevdiklerine. Dargınlıklar sona ermiş. Çocuklar ne güzel, rengarenk elbiselerle. Yanaklarına gülücükler dizilmiş. Ellerinde, balonlar, leblebiler, fıstıklar. Mutluluktan adeta uçuyorlar, Eller öpülüyor, birbirine sarılıyor insanlar. Bir ben biraz hüzünlüyüm. Mutluyum, Neşeliyim. Bugün bayrammış. Bugün bayrammış. Bayram neydi ki? Unuttum. Senden çok uzaklarda. Karlı dağlar ardındayım. Evimden uzak, senden uzaktayım. Seni görmek için, Ufuklara bakmaktayım.
Yok yanımda; elini öpeceğim babam. Sen yoksun. Boynuna sarılıp, gözlerine bakıp, nice bayramlara birlikte, canım diyebileceğim. Ama yine de, bugün bayram sevgilim. Gözlerim nemli, sesim titrek. Ufuklara bakıp haykıracağım. Beni duyuyor musun? Uzaktanda olsa, Bayramın kutlu olsun.... Hikmet Metin Çavdar 

 
Toplam blog
: 38
: 839
Kayıt tarihi
: 02.07.11
 
 

1952 yılında Bursa'da doğdum, uzun süre yönetlcilik ve Sendika Başkanlığı yaptım. Politika Gazete..