Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '09

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

Aşırılığa kaçmayan oğlum (Oğluma Mektuplar)

Sevgili oğlum,

Hayatta başarılı olmak ve insanlara yardım etmek için bile olsa aşırılıklara kaçmamak ve ölçüyü elden bırakmamak herkes tarafından sevilmene ve işlerinin düzgün ve güzel gitmesine sebep olur. Atalarımız bile “herşeyin azı kar, ortası karar çoğu zarar “ demişler ve bizleri ölçülü olmak konusunda yüzyıllar öncesinden uyarmışlar değil mi ama?

Canım oğlum,

Aşırı fikirleri, aşırı duyguları ve düşünceleri her zaman ret ederim. İnsan davasında samimi olmalı ama , başkalarını bıktıracak, usandıracak kadar da değil. Bazı insanlar vardır ki, hep kendi fikirlerini anlatarak karşısındaki insanları bıktırırlar. Sen ise bir dava adamı olduğun zaman insanları kendinden bıktıracak kadar aşırı olma. Senin görevin davanı sevdirmek ve insanlara sevgini göstermek, bilgini aktarmak olsun.

Sevgili oğlum,

Bu ülke ne çektiyse hep aşırılıklardan, orta yol bulunmamasından, insanların hep kendilerini doğru yolda görerek başkalarını yanlış yolda görmesinden çekmiştir. Halbuki insanlar orta yol bulsa o zaman hayat ne güzel olur değil mi?

Canım oğlum,

Aşırı olmak insandan insana değişir. Neyin aşırı neyin orta olduğunu ben sana söylemeyeceğim. Bunu sen kendi aklında, kendi bilginle, tecrübelerinle sen kendin karar vereceksin. Umarım aşırılıkların ne olduğunu iyi anlayarak, davranışlarını ona göre ayarlarsın zamanla. Bunu en güzel şekilde yapacağına candan inanmaktayım.

Canım oğlum,

Neyin aşırı neyin normal olduğuna karar verdikten sonra tavrını ona göre alıp, aldığın kararların sonuçlarına da katlanacaksın sen. Belki lehine, belki aleyhine olur. Ama insna kararlarının sonucuna katlanmalı değil mi ?

Canım oğlum,

Bazı insanlar okumazlar, okumayı sevmezler. Okula gitmek istemezler. Sonra en iyi işte çalışmak isterler. Okumamış olmalarının sonucuna katlanmak istemezler. Sen katlanmalısın. İnsan aldığı kararlardan sorumluluk alamazsa, kendi hatasını başkasına yüklemeye çalışırsa o insan aşırı davranan insandır ve sana zarar verebilir. Bu tür insanlara karşı mesafeli olmalısın sen. Ben hayatım boyunca mesafeli oldum hep.

Canım oğlum,

Aşırılıklar, her zaman insana zarar verir. Ama hayattan ve insanları anlamaktan gafil olan pek çok insan aşırılıkların kendilerine zarar verdiğini anlamazlar bile. Kendilerine zarar verenin aşırı davranış ve tutumları olmadığını söyler ve hep dışta ararlar. Sen ise aşırılıkların neler olduğunu önce kendinde sonra başkalarında arayacaksın ki, o zaman hayatı anlayasın.

Sevgili oğlum, yarınlarımın teminatı canım,

Akil adam (akıllı adam, aklını doğru kullanan adam) sorumluluk almasını bilen ve çevresine de sorumluluk aşılayan, insanların aşırıya kaçmaması için doğru bildiklerini anlatan, başkalarını aydınlan insandır. Seni kimse dinlemezse bile sen kendini dinle, ara sıra kendini sorguya çek, hatalarını tespit ederek, senin çevrende bulunan hakiki dostlarına ne gibi hataların olduğunu sorarak, bu hatalarda ısrar etmemeye bakar. Sonra kendini dinleyecek olan dostlarına da hatalarını söyler, neler yapmaları gerektiğini sevdirerek, usandırmadan anlatır.

Canım oğlum,

Günümüzde değil akil adam, sıradan adam bulmak bile nerede ise zorlaştı. Bazen çarşıya pazara çıktığımız zaman insan kılıklı hayvanlara rastlamak her an mümkün olmakta, insanı anlamayan, sanki kavga çıkaracakmış gibi bakan insanlardan her daim uzak kalmak ne güzel olur değil mi? Hayatı anlaman için bunları sana anlatmam umarım hoşuna gider.

Canım oğlum,

Aşırılıklara kaçmak ve zararları konusunda atasözlerimiz ve deyimlerimiz o kadar çok ki, ben sana burada bazılarını yazayım dedim. İki sözü bir araya getirememek (Aşırıya kaçarak, konuşacağız diye boş boş konuşanları kast eder ), İki ucunu bir araya getirememek ( Konuşmalarında, işlerinde aşırıya kaçarak ölçüyü, tutarlılığı kaybetmek anlamında kullanılmış ), İki yakası bir araya gelmemek ( Geliri ve giderini dengeye getiremeyen, harcaması çok olan ama geliri az olan insanları anlatmakta ki, aşırılıkların en kötüsü de iktisadı bir kenara bırakarak, başkasına muhtaç olmaktır ki, buna sen çok dikkat etmelisin hayatta ) İlerisini, gerisini düşünmemek (Boşboğazlık yaparak, uluorta konuşmak veya yarınları düşünmeden tasarruf yapmadan yaşamanın yanlışlıklarını anlatmakta )

Canım oğlum,

İşte atasözlerimiz aşırılıkların zararını böyle anlatmış bizlere. Ama ders alana ve anlayana. Bunları ilköğretimde sizlere de öğrettiler ama aklınızda tutmazsanız bir işe ne yaramaz değil mi ama? Önemli olan akılda tutmak ve gelecek nesillere aktarabilmek.

Canım oğlum,

Aşırılık aşmaktan gelir. Herşeyde bir sınır vardır ve bu sınırlar aşıldığı zaman her zaman sorun olur. Mesela parası çok olan her şeyi satın alacağını sanır. Alamayınca da, normal yollardan değil de aşırılığa kaçarak tehdit, şantaj yapmaya kalkar. Siyasi gücü olan da kendisini güçlü sanır. Yanına yardım istemeye geleni baştan savar. Siyasi güç elden gidince de kimse ona bakmaz. Aşırılıklar insana güçlü zamanlarında zarar vermiyor gibi görünse de güç elden gidince insan aşırılıklarının zararını gün gibi görebilir.

Canım oğlum,

Bizde aşırıya kaçan insanları sevgi besleme gibi durum vardır. Deli dolu insanları toplum sever. Ama “ Ağır ol da Molla desinler” diyerek ağır başlı olmayı ve insanlara sevgi ile yaklaşmayı, ölçülü olmayı tavsiye eden deyimlerde sık kullanılır. Sen aşırı olarak pasif insan olmasan da, başkalarını rahatsız edecek kadar da aşırı olmamanı ve toplumun kurallarına uymanı tavsiye ederim. O zaman hayatta rahat edersin ve başın fazla ağrımaz.

Canım oğlum,

Aşırıya kaçma dedimse, sana iş dışında hep evinde otur da dememekteyim. Ailene gereken zamanı ayırdıktan sonra, toplumsal sorumluluk gerektiren projelere de zaman ayırarak, insanların rahat ve huzurlu yaşaması için maddi ve manevi destek olmanı, sorumluluklar almanı dilerim. Hayatın boyunca dürüst ama onurlu, güçsüz insanlardan yana tavır takınmanı, insanları eğitirken bile aşırıya kaçmadan, dinleyerek, anlayarak aşırılıkları güzelliklere çevirmeye bakmanı bir baba olarak candan dilerim.

Canım oğlum,

İnsan okuduğunu uygular ve iyi niyetle eski hatalarını bir daha yapmayacağına yemin eder ve hayatın güzellikleri ile büyük adımlarla ileri giderse o zaman insanlar onu daha çok sevecektir. Ama hayatta öyle insanlara rastlamaktayız ki, yaşlılara sevgi gösterirken, engellilere hakaret etmekten geri kalmamaktalar. Ya da işine gelen engellileri severken, işine gelmeyen engellileri ya küçümsemekten, ya onları görmemezlikten gelme aşırılığına kaçmaktan da geri kalmazlar. Sen ise her engelliye aynı sevgiyi, aynı ilgiyi göstermeye bak.

Canım oğlum,

Güçlü olduğun zamanlarda güçsüz insanlara sevgi göster ki, zaman gelip de sende güçsüz duruma düşersen sana da yardım edecek insanları, yaratanı yanında bulabilesin.

TURAN YALÇIN-TOKAT

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..