- Kategori
- Aşk - Evlilik
Aşk…
Aşk görmek ve hissetmet istediğiniz heran...
Aşk, hayatta en güzel günlerin yaşandı zaman dilimi ve en büyük acıların çekildiği bitmeyen uzun gecedir.
Aşk, enfes yemekleri yiyip bu keyfin üzerine şekerleme yapmak ve bir gece midendeki sancılarla uykudan uyanıp lavaboya ulaşamadan acı içinde kusmaktır.
Aşk, sevdiğin ayakkabıya saydığın onca paraya acımamak ama yolda düşürdüğün tek lira için de saatlerce yanmaktır
Aşk, mutluluğa kanat çırparken, ansızın kederle yas tutmaktır.
Aşk, en olmadık durumda kahkaha atmak ama en güzel komedide gözyaşı dökmektir.
Aşk, yaşarken mutsuz olmak , belki de ölünce huzur bulmaktır
Aşk, ateşler içinde yanan kalbine ateşi körüklercesine odun atmak yinede kutuplarda bile kalbini koyacak bir dondurucu aramaktır
Aşk, iyiyi yaşarken mutsuz olmak ve acı arasında mutluluk aramaktır.
Aşk, varken yokluğundan korkmak ama yokken varlığına inanmaktır.
Aşk, güzel kokuların varlığın bilmek ama koklayamayacak kadar kötü olduklarını düşünmektir.
Aşk, iyiyi yaşarken kötünün varlığını bilemek ama inanamamak ve bir gün kötüyü gördüğünde yokmuş gibi davranmaktır.
Aşk, yaşarken zamanı yetiştirememek ama sabahları uyandığında gün bitsin diye dua etmektir.
Aşk;Sevinçle-Hüznü,
Tutkuyla-Acıyı,
Doğumla-Ölümü,
Mutlulukla-Kederi
Güzelle-Çirkini,
Ateşle-Suyu,
Gündüzle-Geceyi,
Karanlıkla-Aydınlığı,
Soğukla-Sıcağı….
Aşk, bütün zıtlıkları, keyif ve kederle eş zamanlı, üstelikte sınırları zorlayarak yaşamaktır.
Aşk, belki yaşarken ölmek belki öldüğünü düşündüğün anda hayat bulmaktır.
Aşk, çözümlenemeyen bir problem, rakamları yerleştirince çözebileceğin kolay bir denklem belki de.
Belki de insan ne görmek isterse şekil alıyordur aşkta kendince…
Bir gerçek şu ki aslında ;
AŞK, demir atımı insanın kalbinin kıyılarına, acıda verse, mutluda etse, onu sıkıca tutunduğu kıyılarından sökmek ne mümkün ki… !!??