Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Aşk nedir ki; bir “hal”!!

Aşk nedir ki; bir “hal”!!
 

Aşk nedir ki; bir “hal”, rastladığımız bir güzel koku, bir rüzgar esintisi, peşinden sürüklenip uçtuğunuz bir an, bütün zamanlar olmasını dilediğiniz..

Aşkı bir ilişki biçimi sayabilir miyiz?

Ya sevgi, yalın ve dürüst olan..

Sevgi; aşk diye aldandığımız, gözümüzü açtığımız da kaçacak delik arama ihtimalimizin olduğu gündelik hezeyanlardan daha değerli değil mi?

Önceliğiniz güvenle sevilmek iken, seviyorum ancak güvenmiyorum dediğinizde; para cezası ile kurtulma ihtimaliniz var mı?

Aşk zaten kırgın değil mi bu gezegende; bencilliğe, kullanma değerine, cinselliğe, medeni kanunlara, ev hapislerine, tahakküme…

Mutluluk, hazzın varlığı ve acının yokluğu mu sadece?.

Erdem hazzı çoğaltma peşinde, sıfır riske koşmak mı?

En çok haz, en az acı.. Bu güdünün yönlendirmesinde olmak ne anlama gelir?


Sevişmek hangi hallerde ruhu acıtır?

Yataktaki halinizin en-çok sevgili haliniz olarak tanımlanması neleri tanımlar?

Bazı diyaloglarınızda en doğru hareketin yalan söylemek olduğunu düşündüğünüz durumlar oldu mu?

“Öyle bir şekilde davran ki, davranışının ilkesi herkes için geçerli olsun”!!

Dürüstlük nerde zalimlik olur?

İlişkiler de, karşımızdakini eleştirmek en genel tercih; öncelikle kendimizle hesaplaşabilmemiz gerekmez mi?

Hangi durumda kullanım değerinizin azaldığını fark edersiniz?

Her zaman yolculuğa hazır bavulunuz elinizde olduğunuz hissedildiğinde, kıskandığınızda, hiç bir kaygı duymadan güvenle tüm açıklığınızla ortada olduğunuzda, ait olmadığınız hissedildiğinde, kesip attığınızda vb; neden azalır kullanma değeriniz?

Son kullanma tarihinizi ne tayin eder?

Aydınlanmanın ışığında sevgi ne yana, keyif ve haz ne yana, güven ne yana düşer?

Güvenmek güven altında olmak mıdır?

Bir insana güvenmediğinizi hissettiğiniz de bu sorunun çözümü için ne önerirsiniz?

Vicdani ahlaki haller de; sevmek ve sevilmek için; bu hayatta biraz esnek olabilmek mi gerekir; biraz dürüst, biraz sevgili, biraz ..

Sen de senin yararına yalanlar söylesene…

Kör bir aşkı pazarlıkçı bir sevgiye tercih eder misiniz?

***
Sahip olduğunuz ne varsa hepsinden tek kalemde vazgeçebilir misiniz?

‘Değer mi’ diye mi düşünüyorsunuz hâlâ? ‘Değmez mi?’ Her ne ise istediğiniz, bir şeyleri onun uğruna yitirmeye -eğer yitirmekse bunun adı- ‘değmez’ mi gerçekten? Hangi koşullarda ne olursa ‘değer?’ Ne için, kim için bir şeyleri yitirmeyi göze almaya ‘değer’ sizce?

Peki hiç ‘değdi’ği oldu mu? Ne zaman, kim için, neyi göze aldınız? Hafızanızı zorlayacak olsanız neler hatırlarsınız?

Yoksa biri, birileri, bir şeyler uğruna hayallerinizi unutmayı mı göze aldınız hep? Neden peki? Daha kolay olduğu için mi? Göze alacak cesaretiniz olmadığı için mi? ‘Hayallerimi feda ettim ama değdi’ dediğiniz bir şey var mı hayatınızda?

Hep yitirmekten korktunuz bugüne kadar?

Elde kaç var?

Kaç yıl bıraktınız geride?

Nasıl bir hayat yaşadınız?

En son ne zaman bir şeyleri göze aldınız?

Hâlâ hatırlamıyor musunuz?

Oysa göze aldığınız kadar varsınız. Göze aldığınız kadar gerçeksiniz. Göze aldığınız kadar hükmünüz var dünyada. Göze aldığınız kadar yaşıyorsunuz. Hiçbir şey göze almıyorsanız hayatı hak etmiyorsunuz.”(Funda Özgür- Göze almak/Taraf 29/03/2008)

***

Zamanıdır; tam ve koşulsuz istemek sevgiyi, özgürlüğü, demokrasiyi; aşkla…

Aşk devrimcidir, kurucu gücümüzdür.

 
Toplam blog
: 444
: 1284
Kayıt tarihi
: 13.09.07
 
 

MB zengin kültürel bir eksen; düşüncelerimizin buluştuğu, tartıştığımız, birbirimizi etkilediğimi..