Aşk tavlada şampiyon

İlk zamanlar Aşk'ı tavlada rahat yeniyordun, o o kadar aldırmıyordu mağlubiyete, oysa sen zafer cığlıkları atıyordun.

Tavlada kazanmak çok mu önemli?

Ah çok eskide kaldı, çok; 5-0, 6-1, 6-0, 6-2, 5-1 gibi galibiyetler; Aşk seni en son geçen yaz Güllük'te yakalamıştı.

Güllük'ten sonra 5-4 altı galibiyet nadirleşti.

Şimdi şimdi genelde Aşk mı kazanıyor, genelde zara öfkelenen sen misin, saygılarını sunan?

Erkekler daha iyi tavla oynar, derdin, oysa şimdi, yok canım, kadınlar da iyi tavla oynuyor, diyorsun, özellikle AŞK, çok soğukkanlı.

En son Beşçeşmeler' de mi yıkılmıştın, 5-4!

Güzel bir çay bahçesinde, gecenin koynunda, çay eşliğinde, bol kahkahalı, atışmalı tavlanın tadı var ya....

Milliyet blogcularının Maltepe sahilinde düzenledikleri tavla partisinde....

Kesin, evet, kesinlikle o gecenin şampiyonu Aşk olur ve zaferini Adalar'a kadeh kaldırarak kutlar, senle!

Hele Eylül Aşk'ın yanındaysa, seyircisi bol partiyse, kazanmanın mümkünü yoktur, bir mucize olmadıkça onun karşısında.

Aşk kaçarak mı kazanıyor, saldırarak mı?

Ben hazırım, diye seslendi Aşk, taşlar dizili, hadi gel bakalım, Eylül de yanımda, sana en fazla dört sayı veririm, fazlası yok!

Önceleri nasılsa öyle veya böyle kazanırım diye çıkardın ve kazanırdın, Aşk boynunu büker, kalkardı masadan; şimdi ise, o da öğrendi tekniği, diyorsun, o da kazanabilir ve kazanmaya başladı Aşk, masadan boynu bükük kalkan sensin.

Üç iki öndesin
veya yeniksin
heyecan dorukta
sence ve
Aşk o anda
sıkıldım diyebilir
bırakalım
oyunu burada
sonra evde bitiririz
diretirsin
az kaldı
dersin
yeneceğim bu
defa seni
ondan kaçıyorsun
istemeye istemeye
atar zarları
Aşk ve
kazanır inadına
sanki seni
bir kez daha
mahcup etmek
için beş dört
tavlada.