Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Aralık '08

 
Kategori
Deneme
 

Aşk varsa ben de varım

Aşk varsa ben de varım
 

İnsanoğlu var olduğundan beri aşk ile iç içedir… Konuşmanın olmadığıilkçağ dönemlerinde dahi gözlerdeki ışıltılarla iletişim kurmuşinsanoğlu…

Tabi o zamanlarda belki sevgi sözcükleri yoktu...<ı> “Seni seviyorum aşkım” diyemiyordu insanoğlu… Evet belki diliyle bunu belirtemiyordu ancak bakışlarıyla, homurtularıyla bunu belli etmiyor muydu? Elbette ki bu evrimci bakış açısından baktığımızda böyle… Diğer yanda nasıl?

En büyük aşk Adem ile Havva arasında değil midir? Kutsal kitaplarda anlatılana bakacak olursak öyle değil miymiş?... Adem Havva’ya olan aşkından yasak elmayı bile yemiş… Meseleye hangi taraftan bakarsak bakalım, gerek evrimci bakış açısıyla, gerek ilahi bakış açısıyla bakalım; sonuçta aşk gerçeği ile karşılaşıyoruz…

Peki hiç belgesel izliyor musunuz?... Penguenlerle ilgili belgeselleri dikkatle izlemenizi öneririm… Dişi ve erkek penguenin aşk için yaptığı fedakarlığı gördüğünüzde ağlamamak için kendinizi zor tutacağınızdan eminim… Elbette ki ebeveynlik içgüdüsünün de etkisi vardır, ancak penguenlerin çok sadık hayvanlar oluşu dikkate değer doğrusu… Dişi penguen yumurtladıktan sonra yumurtayı erkek penguen alır ve dişisi denizlere açılır… Aylarca denizlerde kalır… Bu sürede o karda kıyamette erkek penguen yumurtayı ayaklarının üzerinde vücuduna yakın tutarak korur… Yerinden bile kımıldamaz… Çünkü kımıldayacak olsa yumurtanın yere düşme ve donma tehlikesi vardır… Sonra anne geri döner ve nöbeti devralır, baba denizlere açılır…

Kim bilir daha bilmediğimiz ne aşk mucizeleri vardır doğada… Zaman zaman televizyonlarımızda çeşitli belgesellerde bunları izlemekteyiz…

Ya insanoğlu?...

Aşkı için ölümü göze alanından tutunuz da dağları delenine kadar bir sürü hikaye dolaşır dillerde... Çöllerde aşkını arayan Mecnun, dağları delen Ferhat belki abartılı aşk hikayeleridir, ancak bu bile aşka verilen değeri anlatmaya yeter zaten…

<ı>“Aşk nedir?” diye sorsak, bir sürü cevap alırız eminim… Ancak temelinde tek bir olgu yatar… O da; bir insanı kendinden daha çok sevmek, daha çok düşünmek, uğruna her fedakarlığı yapabilmek, kavuşmak için her şeyi göze almak, ulaşmak için engelleri aşabilmektir…

Düşünmek için saatler, günler yetersiz kalıyorsa, aklınıza geldiği her anda içinizde kıpırtılar başlıyorsa, uykusuz gecelerinizde sabahı hayaliyle getirdiyseniz siz aşıksınız…

Yapmakta olduğunuz iş her neyse bir an önce işi bitirip sevdiğinize kavuşma arzusuyla yanıp tutuşuyorsanız, boğazınızdan lokmalar geçerken onun elinden yermişçesine huzurluysanız, ölümden döndüğünüz bir anda gözünüzün önünden hayali geçtiyse aşk sizin de bacanızı sarmış demektir...

Aldığınız her nefeste, attığınız her adımda onun ismini sayıklar buluyorsanız kendinizi, onunkilerle değiştirdiyseniz masalarınızdaki resminizi, onun için her şeyden mahrum bıraktıysanız nefsinizi işte siz de o büyülü dünyaya ayak basmışsınızdır…

<ı>“Aşk varsa ben de varım” diyebiliyorsanız, haydi durmayın, kalkın yerinizden… Aşka dair yapabileceğiniz her ne varsa erinmeden ve üşenmeden başlayın yapmaya… Yıllar öncesindeki aşksız hayatınızı düşünün... Ne kadar mutluydunuz?... Ne kadar huzurluydunuz?... Şimdi ne kadar mutlu ve huzurlusunuz?... Tartın… Ölçün… Biçin… Ve aşk elinizdeyken kıymetini bilin…

İncitmeyin, kırmayın, üzmeyin, küstürmeyin… Hayalleri suya düşürmeyin… Bir anlık öfkenize yenik düşürmeyin onu… Bir anlık dalgınlığınıza kurban vermeyin… Geçici heveslerinizle idam sehpasına itmeyin… Çünkü hayatta sahip olabileceğiniz en büyük hazinenizdir… Onu saklayın, koruyun… Kendinizi koruduğunuz kadar…

Murat HACIOĞLU
27 Aralık 2008 Cumartesi
www.murathacioglu.com
 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..