Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Nisan '08

 
Kategori
Anılar
 

Aşka küskünlük

Çok güzel, masum ve içten bir kızdı. Henüz 13 yaşında aile baskısından dolayı dışarıya yaşıtlarıyla oynamaya bile çıkamıyordu. Bir gün evden okula gitmek için çıktığında , yolda bir gençle göz göze gelmişti. İlk kez böyle bir durum yaşıyordu. O an içi sıcacık olmuştu ve de heyecandan kalbi bir kuş gibi pır pır ediyordu. Ne olduğunu pek anlamamıştı. Ona bu tür duygularında var olduğunu kimse anlatmamıştı. Sınıfa girdiğinde bu hislerini arkadaşlarıyla paylaşmış ve artık bu duygunun adını koyabilmişti. Bunun adı aşktı. Ortak arkadaşlar sayesinde tanışmışlar ve okul saatleri içinde buluşup konuşuyorlardı. Zaman hızla akıyordu ama kızın gözü ondan başka hiç birşey görmüyordu. Deliler gibi aşık bir o kadar da seviyordu bir birlerini. Araya yıllar girmişti. Tam koca beş yıl. Kızın babası bu tür şeyleri kaldıramayan bir kişiliğe sahip olduğu için mahalleden gören biri onu uyarmıştı. O gün evde kıyamet kopmuştu. Babasının kızına demediği laf kalmamıştı. Kızını okuldan almakla tehdit etmişti. Kız mecburen babanın dediği herşeyi kabul edip bir kenara çekilmişti. İki aşık buluşamıyorlardı ama arkadaşları aracılığıyla mektuplaşıyorlardı. Mektubu okur okumaz hemen yırtıp atıyordu. Genç adam yazdığı son mektubunda artık dayanamadığını ve onu istemeye evlerine geleceğini ilave etmişti. Kız buna çok sevinmiş, hemen gelin diye haber göndermişti. Asıl büyük problemin isteme akşamı yaşanacağını kimse bilmiyordu. O akşam olmuş genç adam ailesiyle kızın evine gelmişti. Zili çaldılar ve iyi bir şekilde karşılaşmışlardı. İçeriye girdiler tokalaşma faslı geçmiş ve konuya girmişlerdi. Neyse kız istenmişti ama en henüz büyük soru sorulmamıştı. Kızın babası genç adamın babasına yöneldi ve ona alevi mi yoksa sünni mi olduğunu sordu. Onlar da sünniyiz diyince kızı vermediler. Kız da babasının saygın bir iş adamı olmasından babaya karşı gelmedi. Onlara haksızlık yapamayacağını mecburen severek ayrılmaları gerektiyini anlattı. Ayrılmışlar ve çocuk çok uzaklara gitmişti. Bir yıl sonra genç adamın evlendiğini duyan kız çok üzülmüş ve ilk onu isteyen gençle evlenmişti. Aradan yıllar geçti. Ama unutulmaz denilen olaylar zamanla öyle unutuluyor ki. Kız bunu anladı ama öfkeyle kalkıp zararla oturmanın acısını haalaa çekiyor. O çok sinirli ve kızgın baba şimdi çok sakin anlayışlı biri oldu. Kızının yaptığı evliliği gördükçe vicdan azabı çekiyor. Ama artık çok geç...

 
Toplam blog
: 4
: 884
Kayıt tarihi
: 05.04.08
 
 

1977 yılında İstanbul da doğdum. İlkokul ortaokul ve lise yi İstanbul Tuzla da okudum. Üniversite..