ASKF'de başkan olmak

                     Geçtiğimiz günlerde yapılan ASKF genel kurulunda mevcut başkan yeniden başkan seçilince  Kayseri basınının  gözünü budaktan, sözünü dudaktan esirgemeyen gazetecilikten başka gayesi olmayan  cesur ve dost canlısı gazetecilerin başında gelen sevgili Canan Bayram ‘’ASKF de Başkan olmak’’ isimli köşe yazısında Kayseri  Amatör spor kulüpleri Federasyonu Tüzüğünün ASKF de başkan adayı olabilmekle ilgili kısmını ele almış ‘’ Mevcut maddede ASKF başkanlığına aday olacakların daha önceden 2 dönem ASKF yönetiminde görev yapmış olması şartı varmış ‘’ Bu durumda mevcut yönetim dışında kimsenin aday olamayacağını, bu maddenin değiştirilmesi gerektiğini , yeniden seçilen başkanın bu maddeyi değiştirerek ismini tarihe yazdırabileceğini vurgulamış bu arada mevcut maddenin ASKF nin kuruluşunda böyle olduğunu düşünerek kurucu Genel Başkanın yani benim 1998 de Bölge Müdürü olmamış olsam hala ASKF nin başkanı olacağımı iddia etmiş fikrine saygı duyarım. Ancak ben 1982 de bu federasyonu kurduğum günden 1998 de Federasyon Genel Başkanlığından kendi isteğimle ayrıldığım güne kadar  ASKF tüzüğünde hiçbir şekilde antidemokratik madde yoktu,  Genel Kurullarda her delege Genel Başkanlık dahil istediği görev için aday olabilirdi, nitekim birden çok kimsede benim dönemimde aday oldu ancak yeterli oyu alamadığı için seçilemedi,  tüzüğe böyle bir madde koyarak her isteyen delegenin aday olmasını engellemek fikri tamamen benden sonra ki yönetime aittir. Tüzüğe böylesine demokratik olmayan bir madde koymak suretiyle  tarihe geçmişlerdir. Keşke hatalarından dönseler de  bir kere daha tarihe geçseler.

 

                 ASKF nin kurucusu olarak yıllarca federasyonu tanıtmaya ,resmi ve özel kurumlar nezdinde saygınlık kazandırmaya ,  kulüplerimize her konuda yardımcı olmaya çalıştım.  Kulüplerimizin bir çok kazanım elde etmesinde çalışma arkadaşlarımla birlikte büyük başarılara imza attık. Federasyonumuzun kısaltılmış ismi (KASKF) nin açılımının Kayseri Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu olduğunu bilhassa spora ilgi duyan her kurum ve şahış öğrendi.  Belediyelerden  ve özel idareden kulüplerimiz için yardım yapılmaya başladı. Türkiye genelinde ilk olarak  Özel İdare yardımını                 (  yönetim kurulu üyemiz ve o zaman İl Genel Meclisi üyesi olan Sayın Ömer Kaya’nın gayretiyle ) Biz aldık ve Türkiye ye örnek olduk, bizden sonra diğer ASKF lerde özel idare yardımı almaya başladılar.

 

         ASKF nin kuruluş amacı kulüplere her konuda yardımcı olmak, kulüpler arasında birliği beraberliği , yardımlaşmayı sağlamak  olduğundan bizde bir çok konuda görevimizi yaptıktan  hatta Cumhuriyet Meydanın da bulunan Taş Han İş hanından Federasyon için bir daire alınmasını da temin ettikten sonra görevi başka arkadaşlara bırakmak düşüncemizi her ortamda dillendirip, aday olacak arkadaşları cesaretlendirmek, rekabet ortamı yaratmak istedik. Hatta bu fikrimi Zamanın Kayseri Valisi Saffet Arıkan Bedük beyin de bulunduğu ASKF Ödülleri dağıtım töreninde açık açık ifade ettim. Özetle Federasyonu kurmak ve bu günlere gelmesinde hisse sahibi olmak  onuru ve mutluluğunu yaşamış olduğumu bu bayrağı taşıyacak pek çok arkadaşımız olduğunu önümüzdeki seçimlerde aday olmayacağımı ifade ettim.  Bunun üzerine bilhassa sayın Valimiz göreve devam etmemi ısrarla söyleyince Sayın  Valimizi kıramadığımdan ASKF de başkan olarak bir müddet daha çalışmalarıma devam ettim ama sadece ASKF başkanı olarak ve kulüplerimize yardımcı olmanın dışında bir arayışa girmeden , amatör kulüplerimize fayda temin edemiyeceğim hiçbir ek göreve talip olmadan 1998 yılına kadar 17 yıl müddetle devam ettim. 1998 de amatör kulüplerimizin yararına olan Bölge Müdürlüğünün kuruluşunu temin ettim. Buraya da Müdür olarak atanınca ASKF deki görevimi yönetim kurulu üyemiz arkadaşım Musa Soykarcı’ya devredip  ASKF deki hizmetlerime nokta koydum. ASKF Başkanlığım boyunca (Kulüplerimizin yararına olduğuna inandığım Bölge Müdürlüğünün kuruluşu ) dışında amatörce olmayan hiç bir göreve talip olmadım. Bölge Müdürlüğünün kuruluşunun tamamlanmasından sonrada profesyonelce çalışmadan fazlaca zevk almadığım içinde kan uyuşmazlığı nedeniyle Bölge Müdürlüğü görevim 2002 yılında son buldu.

 

          Bütün bunları şunun için yazdım. ASKF Başkanlığı amatörce bir görevdir.  Görev aşkın olduğu ve kulüpler sana ihtiyaç duyduğu , sende kulüplere ve spor adamlarına yardımcı olmaktan mutluluk duyduğun müddetçe aday olursun, seçilirsin.

 

         Tüzük de seçilmekle ilgili değişiklik yaparak başkalarının aday olmasını önleyerek görevde kalmanın bana göre hiçbir anlamı ve kıymeti yoktur. Çünkü ASKF başkanlığı kulüplere hizmet etmek için bir görevdir.  Bu nedenle bırakın başka yöneticilerde bu görevden Nasibini alsınlar.

 

         ASKF’nin kurucu Genel Başkanı olarak mevcut yönetime tavsiyem en kısa zamanda olağanüstü bir genel Kurul yapıp tüzükde gerekliği değişikliği yaparak isteyen delegenin aday olabilmesinin önünü açmalarını hatta gerçekten tarihe geçmek ve Türkiye de bir ilki gerçekleştirmek istiyorlarsa yine bir tüzük değişikliği yaparak  Genel Başkanın bundan sonra en fazla üst üste 2 kere seçilebileceğini tüzüğe koymak suretiyle bir güzellik yapsınlar.