Aşkın dilinden anlamak

Yaşamasıda zor, anlamasıda "AŞK"ı. Tarif edilse bile, bir bakmışsınız cümlelerin devamı gelmiyor. Bir an oluyor en çağılgan nehirler gibi çoşkulu geçiyor zaman. Bir bakmışsınız, susuzluktan kuruyan yaprak gibi ölgünsünüz. Aşkı yaşamak, yaşadığını sanmak, onu hissedebilmek en önemlisi kalıcı kılmasını sağlamak ise en zor durumlardandır. "Aşk Tesadüfleri Sever" filmini seyrettiğim zaman, ağlamanın bana bu kadar zevk vereceğini düşünemezdim. Konusu, aşkı arayışı, yaşayışı, acıları, kısacık mutluluğu, her zaman olağan olan ölümsüz aşkın ölümlülüğünü anlatan bir filmdi. gerçek aşk bence yaşanırken birden kaybedilen, en çok hafızalarda kalan ve kalıcılığı elde olmayan imkanlardan dolayı kısıtlı olan andır. Yaşamayı siz istersiniz, ama ne zaman sizi bulacağını bilemezsiniz. O hayatı tanımaya başladığınız süreçte kaderin sizi sunduğu farklı bir tecrübedir. Bir an olur, çarpar, çarptırır, süründürür, ölesiye mutlu eder, bağımlılık yapar, bittiğinde ise izi öyle kalıcıdır ki, vücudunuz her an o adrenalinin tadını yeniden yaşamak için çırpınır ve acıtır. Duygularınız, aşkın bittiği anda öylesine körelir ki, bir daha olmayacak dediğiniz anda bile, farkında olamadan yeni bir başlangıcın sihirli kapısını tıklatıyorsunuz demektir.  

Aşkı çok yaşadım dersem yalan olmaz. Platonik olsun, hayal olsun ya da gerçek, hayatımın her bir anında belkide her yaşımın katmanında aşkı yaşamışımdır kendimce. En unutulmazları nedir diye sorsanız sadece bir tane derim. Öyle ki, beni ben yapan, beni benden alıp götüren hatta benim yapabileceklerimin ölçüsünü görmemi sağlayan tüm güzellikleri bana yaşatan, derinden acıtan ama uğrunda ölünebilecek bir aşk masalı yaşıyorum belkide. Masal diyorum çünkü sonunun olmayacağını bile bile, içimde sessizce akıttığım gözyaşlarım yüreğimi suluyor yeri gelince. Hislerimin bana kattığı öyle çok şey oldu ki. Resim yapıyorum 37 den sonra, piyano çalıyorum hiç bir nota bilmeden, mutluluğu her günün sabahında yeniden onu görebilmenin duası ile yaşıyorum. Zaman onu düşünerek, hayalini kurarak, içimdeki heyecanı çok daha fazla dışa yansıtarak geçiyor çoğu zaman. Aşk, bence size çok şey katan ve bittiğinde öğrendiklerinizle sizi sanatçı yapan şeydir bence. Asla yaşadım, pişman oldum demeyeceğiniz güzellikleri derinden hissettirmeli size. Aşkı aşk yapan, iki insanın varlığı ve ortaya kattıkları eserdir. Bu belki bir öpüşte, belki bir dokunuşta belkide kısacık bir bakışmada saklıdır. Siz aşkı yaşadığınız zaman, müziği başlatmış, çamuru şekillendirmiş, resmi boyamaya hazır durumdasınız demektir. Sizden çok şey götürmeyen ve hayatınıza anlam katan her şeydir aşk. Ancak en güzeli iki farklı düşünceye sahip, farklı vücutlarda çarpan iki kalbin etrafa yaydığı elektrik, bakıldığında yansıyan ışık ve işitildiğinde konuşulan en güzel sözlerin karışımıdır. Öyle zaman olur ki bakmadığınız bir şey anında dikkatinizi çeker. Sevmediğiniz bir gün iple çektiğiniz saatlere hasret kalır. Tatmadığınız her şey farklı bir lezzete dönüşür. Renkler gökkuşağın tüm katmanlarını görmenizi sağlar, bakındığınız her yerin. Tüm şarkılar sözlerinde sizi anlatır, duygularınızı... Size çok şey katan, unutulmaz anların yılmaz bekçileri oluyorsa anılarınız ve siz yaşarken bunu hep tadabiliyorsanız gerçekten aşkı hakediyorsunuz demektir. Nice aşkları yaşamaya...