Aşkın kirli yüzü

Aşk insanı başka dünyalara götürür. Evet çok özel ve güzeldir. Pekiyi ya karşınızdaki partnerinizle yaşadıklarınız?

Herkesin ertelediği ve görmek istemedikleri acılar üzüntüler vardır. En acılarından biri ayrılıktır. Ayrılıktanda kötü olan ise yaşadıklarınızla inandıklarınızın bambaşka olduklarıdır.

Siz kendi iç dünyanızda çok özel bir ilişkim var dersiniz... Hey ne özeli bitmiş bir ilişikinizi görmeden yaşarsınız...

Yaşayın devam edin... Nereye kadar? Bir tokat sizi uyandırana kadar uyursunuz... Güzeldir rüyalarınız, hülyalarınız... Hiç kimse uyandırmasın sizi...

Acaba siz mi istediniz bu gerçeklerle yüzleşmek istemeyen gözleri kapalı yaşamayı yoksa karşınızdaki partneriniz sizden yararlanmak istedigi içinmi gösterilmedi bu gerçekler...?

Aşkı yoğun ve tutkulu yaşamak en zorudur. Başaranlar hayatlarında iz bırakan bir ilişki yaşamıştır. Ayrılırlarsa eğer uzun süre yaralarını sararlar... Ama yaşamaya değer...

Gelelim Aysberg'in görünmeyen yani aşkın kirli yüzünü aydınlatmaya...

Menfaate dayalı aşklar... Kimisi parası için kimisi güzellik için kimisi hava olsun diye kimisi boş kalmayayım diye yaşanan aldatmaca aşklar... Hayır onlar aşk değil diyebilirsiniz... Paravan kalkana kadar onları aşk zanneden büyük bir kesim var...

İşte aşkın kirli yüzü budur. Aslında bazen bir sıradan , sokaktaki adam veya kadın gelir sizi alır inanılmaz diyarlara götürür...

Hiç tadmadığınız duyguları yaşatır. Çok masumca yanınızdadır. O masumiyet asla bozulmaz... Size sarılır... Size aşkı iliklerinize kadar yaşatır. Zorla sevdirir diye bir deyim vardır. Bu deyimde kastedilen zorbalık değil, sevimliliktir. Beklentisiz masumiyettir. Aşktır, sevgidir, dostluktur...

Ama siz bunu bazen kaçırırsınız... Çok farkında olamazsınız... Yoğunum vaktim yok şimdi der çoğu zaman çekersiniz kendinizi, ... aman ya şimdi kim uğraşacak dersiniz... İşte bu an fırsat kaçmıştır. Büyük balık kaçmıştır. Siz küçük balıklarla avunmaya devam edersiniz...

Pekiyi bu fırsatı kaçırmayanlar o şanslılar... Onlar hayatlarının seyrini değiştirmişlerdir. Mutluluk aşkla birlikte olursa o an siz hem aşkın gücünü hemde mutluluğu hemde sevgi dünyasına açılan yolu bulmuş olursunuz...

Son dönemde aşkın kirli yüzünü yaşayan çok insanla karşılaşmaya başladık. Bakıyorsunuz kadın çok güzel veya erkek her şeyi var... Bu erkek veya kadın neden ayrılık yaşamış hayret diye başlayan cümlelerin sonunda: Aralıklarını bulamadıklarını sadece bencillikle tanıştıklarını gözlemliyoruz...

Suç var mı? Suç kimde?

Bakıldığı zaman suçu önce kendimizde aramak zorundayız. Bu tasavvufta da böyledir... Suçlu varsa o da benim... Herkes iyi bir tek kötü varsa o da benim... bu felsefeden bakılırsa sorunun alt yapısında önce kendimizi suçlu görmeliyiz. Örneğin neden bu kadar taviz verdik ? Hem kişiliğimizden hem ilişkideki rolümüzü hemde insiyatif almadaki kararlılığımızı neden erteledik? Kötüye giden bir yolda devam etmek ne kazandırır bize?

Bu sorular hepimizin içinde yaşadığı sorunlarda kendimizle başbaşa iken sorduklarımızın başında gelir... Orada şu vardır. Yeni başlangıçta alınacak kararlar için doğru zamanı kolllamak gerekir. Sanki birde yanınızda size güç vercek birinin nefeside sanki aranır...

Genellikle bu tip kararların alınmasındaki en önemli sebep ekonomiye bağlanır. Kadınlar özgür değil. Ne yapsın katlanacak denir... Belkide hakıldırlar...

Menfaatleşiyor muyuz artık hepimiz ? Acaba duygusallığımızı kaybetmeye mi başladık ? Ben bu cümlelere inanmak istemiyorum... Görmekte istemiyorum.

Masumiyet hep gizli ve saklı kalsın... Hiç aşklar kirlenmesin... Hep aşkları masum yaşayalım...

Sevig ve saygılarımla... AŞKLA KALIN... AŞKTA KALIN ...

TOPRAK