Aşkın zamanlaması

2000 Hong - Kong yapımlı bir film "Aşk zamanı". Sinemada seyrederken baya bi sıkılmıştım. Çünkü Çince olduğunu tahmin ettiğim bir dildeydi ve bu alışık olmadığımızdan olsa gerek çok sıkıcı gelmişti. Dün gece de ulusal bir kanalda yayınlandı.

Seyredenler bilirler; bu film edebiyattaki dünya klasiklerinin sinema sanatında muadili olacak türdendir. Sinemanın klasiklerinden olmuştur. Meraklılarına şimdiden söyleyeyim bol paralı Hollywood filmleri gibi ne aksiyon ne de bol sevişlmeli sahneler yok. Onu asıl değerli kılan tam da bu sitenin bu konu başlığı altında tartıştığımız noktalarla ilgili oldukça yoğun mesajlar vermesidir.

Film anlatan tipleri hiç sevmem ve filmi anlatmaya da niyetim yok. Bence arşivinizde bulundurun. Ama önce seyredin.

Herneyse asıl anlatmak istediğim; işte tam da resimde gördüğünüz sahnede adam:

- Acaba evlenmeseydim hayatım nasıl olurdu diye düşünüyorum. Sen de hiç düşündün mü? Bekar biriyken herşeye kendin karar veriyorsun. Fakat evlenince birlikte karar vermek zorundasın.

Kadın:

- Eğer evlisen tek başına iyi olman yeterli değil. Bekarken kendi yaptıklarından sorumlusun sadece fakat evliyken öyle değil.

Ne kadar doğru ve yerinde yorumlar değil mi? Evet öyle. Fakat bu iki insan bu makul yorumları yapabilecek noktaya gelmeden önce zaten evlenmiş ve bunları acı bir şekilde tecrübe etmişlerdir. Yani zamanlama hatası yapmışlardır.

İşte böyle bir diyalog içinde yer almamak için neler yapılması gerektiğini açıkçası bilmiyorum. Şimdilik bildiğim evlilik olayına temkinli yaklaşmak. Ne dersiniz?