- Kategori
- TV Programları
Aşkpirin: Türk Malı
Resim internetten alıntı
…Uyuyan hücrelerin icadı…
Yok, öyle şey olmaz.
Neden olmazmış?
İşin içinde pir varsa olur.
Casuslar ve ajanlar ayrıca da uyuyan hücreler…
Bir masal diyarına pamuk attırırlar.
İcabında çocuklara taş topaç…
Yetmez; evlatlarına yasaklar koyarlar.
Okul, okuma yazma; hesap hendese…
Yasakları…
Geçinmeye gönlü olmayanın, bahanesi bol olur.
Fedailerinin arkasından izlemek varken; neden mübarek parmağını ateşe soksun.
Tıpkı bir casus gibi…
Casus deyip geçmemek lâzım onlar eğitimli; kelime dağarcıkları zengin; işinin ehli görünmez kişilerdir.
Gününü elli altmış kelimeyle geçirenin karşısına geçtiklerinde…
“Seni anlıyorum, sıkıntılarının farkındayım, ben de olsam öyle yapardım. Yıkardım yakardım, kadim dostum benim” Diyerek…
Empati yaparlar, beyin yıkarlar.
Olayların sebeplerini örtbas ederek, sonuçlara odaklanmaya yönlendirirler.
Ne yaptıklarını çok iyi bilirler.
Senaristler, dizi yapımcıları: Her zaman ne yaptıklarını biliyorlar mı?
…Dizilerine ad koyarken farzı misal…
Sade bir kul olarak ben; tabiî ki si “Türk Malı” dizisinin adından pek hoşnut kalamadım.
Mizah desen değil, hiciv desen o da değil.
Lehçe, ağız veya yöresel...
Değil anam babam…
Dili kıvrak, kıvırtarak kullanmak…Değil dedik ya…
Peki, o zaman nedir bu rezalet?
Uyuyan hücrelerin uyanışı…
Emin misin?
Düşlerindeki Türk Malı’nın ne mal olduğunu tanıtıyor olamazlar mı?
Biz birçok şey olabiliriz; sevabıyla günahıyla…Ama henüz böyle bir aile yapısı bize yabancı öyle değil mi?
Benim adım Mahsun, ben masumum öyle şeylerden anlamam, bana soru sorma be kadın, yerin kulağı vardır. Sanatçılarımız duyarsa gücenirler, sen sanattan anlamıyorsan suçu başkasında arama.
Bodrum katında, despot eniştenin hükümranlığı altında ezilen gencin…
Bir Aşkpirini kalmış elinde…
Onu da sen alma.
21.Eylül 2010 Salı
Alev Meisel
İnternetli Köy