Aslında ne oluyor?

Sizce aslında ne oluyor Ortadoğu İslam coğrafyasında sevgili okurlarım?

Tamam anladık, Amerika ve Rusya Ortadoğu petrollerini ele geçirmek adına başta ülkemiz olmak üzere bir çok Avrupa Ülkeleri ile birlikte Irak ve Suriye üzerinden başlamış olan uzun soluklu bir yola girilmiştir.

Bu yolun adına ister üçüncü dünya savaşına giriş deyiniz, ister Ortadoğu coğrafyasını yeniden yapılandırmak üzere başlamış olan yolun başlangıcı deyin. Sonuçta yeni global dünya düzeni bağlamında yüzyılın bir projesi olduğu ayan beyan ortadadır.

Tamam IŞİD temizliğini de anladık.

Altmış ülkeye yakın AB ülkelerinden katılımı da anladık, çünkü IŞİD hem ülkemizi hem Avrupa'nın bazı ülkelerini intihar eylemleriyle terör eylemleri gerçekleştiriyordu.

Gerçi IŞİD'i örgütleyen de, sözümona yok etmek isteyen de Amerika-CIA'dır. IŞİD bugünler için varedilmiştir aslında!

Peki, Amerika Ortadoğu İslam ülkelerinde Serbest Piyasa Ekonomisi modelini hayata geçirmek istiyor değil mi?

Evet..

Tıpkı Avrupa ülkelerinde ve ülkemizde olduğu gibi AVM'ler, Borsa, Döviz, Bankacılık gibi sektörleri harekete geçirmek istiyor yani değil mi?

Evet..

Ortadoğu coğrafyasına daha geniş açıdan bakmaya çalıştığımızda bambaşka bir fotografın karşımıza çıktığını görüyoruz..

Şöyle sormak istiyorum..

Amerika, Ortadoğu İslam coğrafyasını tıpkı Atatürk devrimleriyle gerçekleştirilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti modeline mi dönüştürmek istiyor?

Ne dersiniz?

Öyle ya, Serbest Piyasa Ekonomisi Modelini uygulamak için faiz, borsa ve bankacılık sistemleri Şeriat hükümlerine aykırı şeylerdir bilindiği gibi.

Öncelikle İslam ülkelerinde Laiklik olgusu oluşturulmalıdır ki, arkasından Serbest Piyasa Ekonomisi modeli uygulanabilsin.

Bir türlü meclisten geçirilemeyen 24 Ocak kararları için ülkede az kan dökülerek 12 Eylül'e gelinmedi. Altıbin sivil ve öğrenci hayatını kaybettikten sonra terör gerekçesiyle askeri darbe girişimi gerçekleşti ve Serbest Piyasa Ekonomisi modeli içeren 24 Ocak kararları meclisten geçmişti.

Ben bugünkü Ortadoğu coğrafyasındaki hareketleri biraz bizim 12 Eylül öncesi durumuna benzetmekteyim..

Yaklaşık bir yıl sürebileceği öngörülen Irak ve Suriye operasyonları sonrasında Ortadoğu İslam ülkelerinde Amerika'nın gölgesinde hareket edebilecek liderleri başa getirmek için seçimlere gidileceğini öngörmek zor olmasa gerek.

Tüm bu süreçlerde Türkiye'nin rolü elbetteki önem arzedecektir.

Acaba Başkanlık Sistemi bunun için mi ivedilikle hayata geçirilmeye çalışılıyor dersiniz?

Türkiye geri dönüşü olmayan bir yola adımını atmıştır.

Savaş ile birlikte kazanan hiç bir iktidar görülmemiştir tarihte.

Türkiye'nin bu adımıyla ya Ortadoğu'nun Lideri konumuna oturacaktır, ya da coğrafik konumu itibariyle sosyo ekonomik yapısını koruyarak Ortadoğu'dan dışlanmış ülke konumunda yer alacağını öngörmekteyim. Ortası yoktur!