Atakum, yarınlara uyanan bir saklı kentin adı

Samsunda, Atakum'un adı eskiden Matasyondu.

Matasyon deyince akla deniz kum ve yazlık evler gelirdi.

Belki de o günün imkânsızlıkları nedeniyle bakımsızdı.

90 lı yıllarda “Atakum” adını aldı.

Bizim bildiğimiz eski isimler öyle kolay unutulmazdı.

Oysa halkımız Matasyon isminden çok Atakum ismini sevmiş olacak ki hemencecik kabul gördü. Bugün yaşları 70–80 olanlar bile Matasyon yerine Atakum demeyi tercih ediyorlar.

Atakum gelişmeye müsait bir bölgeydi. Ancak Şehir merkezinin henüz bugünkü gibi dolup taşmaması onu bugünlere saklamış oldu.

Yani Atakum yıllarca Samsunumuzun saklı kenti olarak kaldı.

Samsun Bafra istikametine doğru yol alırken bir yanı deniz bir yanı da köy arazilerinin yer aldığı Matasyonun kısa zamanlarda bugünlere gelebileceği belki de aklımızın ucundan bile geçmezdi.

Hatta kumsala bitişik tarlalarda köylüler genellikle tütün ve sebze yetiştirirlerdi. Yol boyu ilerlerken onların bu hummalı çalışmalarını seyretmek mümkündü.

Bu kadar kısa zamanda gelişip büyüyen hatta bugün ilçe olan bir beldeyi biz ancak İstanbul Ankara gibi metropol şehirlerde görebiliyorduk.

Atakum bugün 46 bin kişilik nüfusuyla Samsunumuzun geleceğinde ciddi anlamda söz sahibi ilçelerimizden birisi.

Eğer Samsun bu bölgede gelişme imkânı bulamasaydı ya daha çok göç verecek ya da bugün İlkadım ve Canik bölgelerimizin karşı karşıya kaldığı sorunlarla boğuşmak zorunda kalacaktı.

Atakum bugünkü haliyle Samsunun nefes alıp verebildiği cazibe merkezi haline gelmiş en güzel beldelerimizden birisidir.

Burada yalnız örnek bir ilçe değil, örnek bir şehrinde doğacağı kanaatindeyim.

Atılan yeni adımlar, yatırımlar, yükselen binalar, kurum ve kuruluşlar bunun ayak sesleridir.

Ancak konulacak bir taşın bile geleceği düşünerek konulması gerekmektedir.

İlkler önemlidir, hatta bulaşıcıdır. İyiyse iyi olarak, kötüyse kötü olarak…

Sonradan gelenler ne yaparlarsa yapsınlar ilklerin kendilerini etkilemelerinden kaçamazlar.

Atakum Belediye Binasının bu anlamda güzel bir çığırın da başlangıcı olduğunu görüyorum.

Gezip gördüğünüzde Belediye Başkanı Adem Bektaş’ın Mimar Kimliği yeni binaya yansımış olduğunu görüyorsunuz.

Bundan sonra da bu bakir ilçede aynı şekilde devam edeceği kanaatindeyim.

Geçenlerde yurtdışından gelen bir arkadaşım artık gurbetçilerimizin emekli olduktan sonra oralarda durmasına gerek kalmadı, çünkü buradaki sağlık kuruluşları fevkalade hatta birçok bakımdan oraları bile geride bırakmış, emekli olanlarımızın Türkiye’ye gelmemelerinin tek sebebi sağlık sorunları idi demişti de sevinmiştim.

Cadde ve sokaklar kentlerin damarlarıdır.

Atakum gibi geniş cadde ve sokaklara sahip bir yanı deniz bir yanı doğa olan ilçede yerleşmek varken insanlarımız daha başka yerlere niye gitsinler ki?

Zaten Atakum’da, Büyük şehir Samsunumuzda en fazla göç alan bir belde olarak bu görüşümüzü teyit etmiş olmuyor mu?

Son beş yıl içerisindeki beldede ciddi gelişmelere öncülük yaparak göz dolduran, geleceğin saklı kentinin bugünlere gelmesinde yol arkadaşlığı yapan Belediye Başkanı Adem Bektaş’ı ve ekibini bu anlamda tebrik ediyorum.