Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Aralık '07

 
Kategori
Siyaset
 

Atatürk'ü tanımıyorlar

Atatürk'ü tanımıyorlar
 

Atatürk’ü sevmeden önce tanımak gerekir. Onu tanımak, bir iki kitap okumak, gazete ve dergilerden veya radyo, televizyonlardan göz atarak edinilen bilgilerle olmaz.D aha doğrusu bu bilgiler yetersiz kalır. Kuşkusuz genel hatlarını tanımak ve sempati duymak için yeterli olabilir.

Atatürk’ü sevmek için, onu iç kaynaklardan olduğu kadar dış kaynaklardan da öğrenmek, ona karşı sevgimizi kalıcı kılacaktır. Değilse, sevdiğinizi sandığınız zaman, kendini kiraya vermiş veya kalemini satmış bir iki propagandaya, üç beş nutuk’a gümbürtüye gider, koyu bir Atatürk düşmanı olabilirsiniz.

Atatürk'ün okuduğu ve özetini çıkardığı ya da altını çizdiği, not aldığı kitap sayısı 3996. Bu sayı, tespit edilenler, yani elinin, kaleminin izi olan kitaplar. Ya kaydına geçmemiş sayı? onu bilmiyoruz. Böyle bir kişi, rastlantıların ortaya çıkarttığı , gözümüzde büyüttüğümüz biri olabilir mi?

Okuyun, okuyun Allah aşkına, onun ne büyük bir deha, ne kabına sığmaz, yüz yıllar ötesini görebilen bir insan olduğunu öğrenin.

Yoksa siz daha 1881- 1938, Selanik, Zübeyde Hanım, Ali Rıza Efendi, ve fasulye tarlasında mı kaldınız?

Yoksa içtiği rakıya mı takıldınız?

Düşmanı kovdu, Cumhuriyet’i kurdu, devrimleri yaptı. Hepsi bu kadar mı bildiklerinizin ? Söyleyin, söyleyin. Bakmayın birbirinize, başka başka diye düşünün.

Onun vatanseverliği, bilinçliliği, donanımı sorumluluğu, insan severliği, barışçılığı, üstün kişiliği, dürüstlüğü, çalışkanlığı, adalet duygusunun yüksekliliği, inancı, saflığı, temizliği, duruluğu, arılığı size ne gerek değil mi?

Onu izleseydiniz, böyle çamura saplanıp kalır mıydınız hiç?

Düşündüklerinin ve eylemlerinin hepsi gerçekleştirilebilse değil, yarısı olabilseydi, Bu gün bu güzel ülke nerelerde olurdu biliyor musunuz?

Onun; tarımda, sanayide, eğitimde, bilimdeki hedeflerini biliyor musunuz?

Hangi koşullar altında, eğitimdeki seferberliği başlattığını, eğitimle her şeyin mümkün olabileceğini gördüğünü ve o günün koşullarına göre, Köy Enstitüleri Projesini, taa 1924’lerde başlattığını biliyor musunuz?

Türkiye Cumhuriyet’ine tehlikenin nerelerden gelebileceğini, o zamanın nedenleri ile birlikte gösterdiğini yüzde kaçınız biliyor?

Atatürk en çok kimlere güvenmiştir? Güvendikleri bu gün ne hale getirilmeye çalışılmaktadır? Yozlaşmış, bilgisiz, çikolata, araba, disko, futbol, okumaz yazmaz, hazırcı , üretimsiz, verimsiz. Bir de bunun yanında öte dünyacılar. Yok edilmeye ve bitirilmeye uğraşılan bir ulus.

“Yıl 1976, UNESCO üyelerine, Atatürk’ün doğumunun100. yılında UNESCO’nun 152 üyesi, Atatürk’ün 100. yıldönümünü üye devletler aynı anda kutlasın önerisi gelir. Birden İsveç delegesi ayağa kalkar. ‘Ne yani dünyada bu kadar devlet adamı var, hepsinin de doğum gününü kutlayacak mıyız?’ diyerek kinayeli bir şekilde karşı çıkar. Rus delegesi bu sözleri duyar duymaz ayağa fırlar, yumruğunu masaya vurur ve 152 ülkenin delegelerine şunları söyler.

‘Hatırlatmak isterim ki, ATATÜRK öyle dünyadaki herhangi bir lider değildir, bırakın onu bir kez anmayı, her ülke, her probleminde onu çare olarak anmalıdır.’

Sonra, UNESCO tarihinde ilk kez, çekimsersiz ve negatif oy olmadan bir oylamayı kabul etmiştir.”

İmzalanan metinde hepimizin bildiği bilgiler vardır.

İsveç delegesi oylamadan önce söz alarak, özür diler, Atatürk’ü öğrendiğini söyler ve ilk imzayı kendisine attırmalarını rica eder. ( Cumhuriyet, Strateji, Mustafa Özbek, sayı 176.)

Ne yazalım, üç beş satıra nasıl sığdıralım? Binlerce kitap yazılmış yine tamamlana bilmiş mi ? Onu bir sayfa ile mi tanıtacağız?

 
Toplam blog
: 498
: 1546
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Öğretmen Okulunu ve İktisat Fakültesi Kamu yönetimi bölümünü bitirdim, eğitimciyim, İyi derecede ..