Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Aralık '08

 
Kategori
Tarih
 

Atatürk'ün devrimci kişiliği-1

Atatürk'ün devrimci kişiliği-1
 

Fransız İhtilali'ni simgeleyen bir resim


Mustafa Kemal Atatürk'ün yanlış anlaşılmaısnın nedenlerini anlatmaya devam ediyorum... Her bloğun en fazla 10 dakikanızı alır...

Başlarken:

Mustafa filmi ve sonrasında yapılan lehte ve aleyhte yorumların tek nedeni, Mustafa Kemal'in insani yapısıyla devrimci kişiliğinin karıştırılmasıdır.

Atatürk'ün düşüncesi ile söz ve eylemlerinin arasındaki farkların, zaman, zemin o günün koşullarında olabilirlik ölçüsünde değerlendirilmeyerek genelleştirilmesi; buna ilave olarak Atatürk konusundaki bilgi eksikliği de, Mustafa filmi gibi her yönüyle eleştirilebilen yapıtların ortaya çıkmasına neden olmaktadır.

Yalnızca Mustafa filminde değil, benzer bazı çalışmalarda da Mustafa Kemal'in bu yanı hep ıskalanmıştır.

Herkesin Mustafa'sını ya da Mustafa Kemal'ini anlayabilmek ve anlatabilmek için O'nun devrimci kişiliğini göz ardı etmemek lazımdır.

Mustafa Kemal'in devrimci kişiliği, insani kişiliğinin bir yanıdır ama onun çok daha üstündedir. O'nun, zaman ve zemin koşullarında söylediği bazı sözleri ve yaptığı eylemleri, o zaman ve zemin koşullarında değerlendirmek ve yorumlamak gerekir. Bundan önce bu konuda yazdığım bloglarda bunun üzerinde önemle durmuştum.

Örneğin 1920 yılında söylediği bir sözü alıp onu genelleştirmek ya da 1930 yılında söylediği bir söz ile 1920'de söylediği bir sözü karşılaştırarak iki söz arasındaki farklılığı olumsuz yönde eleştirmek çok yanlıştır. Her iki sözün söylendiği zaman, zemin ve koşulları çok iyi değerlendirmek lazımdır. Her iki söz de, o sıralarda söylenmesi gerektiği için söylenmiştir. Bu nedenle de, 1920 ve 1930 koşullarını çok iyi bilmek gereği vardır.

Bu bloğumda ve sığdıramazsam devam edecek bloğumda, Mustafa Kemal'in devrimci yanına ve devriminin uygulama yöntemine değineceğim.

X X X

Değişimin uygulama yöntemi-1 :

Devrim ya da toplumsal değişmenin yarattığı yeni ortamın koşulları, bu koşullara uyum sorununu da beraberinde getirir. Çünkü değişmelerin birey ya da gruplarca istenerek mi, yoksa onlara zorla kabul ettirilerek mi gerçekleştiklerini açıklamak söz konusudur.

"Evrim", türü değişmelerde, uyumsuzluktan doğan tepkilere demokratik yollarla çözüm getirilebilir; ancak "devrim" niteliğindeki değişmelerde bu pek mümkün değildir. Çünkü her devrim olayının kendine özgü yasaları vardır.

Devrim, toplumun genel yararı için yapıldığından uyumsuzlukların, devrime karşı olanlar tarafından gösterildiği düşünülür. Bu nedenle de devrim yasaları, genellikle devrime karşı olanlara yönelik olur. Bu durum, devrim türü değişmenin zorlayıcı yanını ortaya çıkarır.

Siyasal bilimci Samuel Hungtington, reformcular için iki stratejinin olduğunu söylemektedir. Bunlardan birincisi, ilk başta gerçek amaçların tümünü ortaya koymak ve bunları aynı anda zor kullanarak gerçekleştirmek; diğeri ise, kapıyı aralamak, ayağı kapının aralığına koyup sırayla yapabilirlik ölçüsüne, kabul oranına ve yetkisine göre, aşama aşama amaçları gerçekleştirmektir.(1)

Mustafa Kemal, ülke ve toplum koşullarına ve gereksinimlerine ve de yapılabilirlik ölçülerine göre ikinci stratejiyi kullanmıştır. Zaman zaman da, gerektiğinde birinci stratejiyi kullanmaktan çekinmemiştir. Bu kullanımda, Mustafa Kemal'in seziş ve zamanlama yeteneğini en iyi şekilde kullanmış ve eylemlerini uygun zaman ve ortamda gerçekleştirmiştir.

İşte Mustafa Kemal'in bu devrimci yanı, O'nu anlatanlar tarafından hep es geçilmiş ve bu yüzden de "tutarsızlık" gibi algılanan söz ve eylemlerinin nedenine inilmemiştir. Nedenine ve nasılına inilmediği için de, yıllar boyu Mustafa Kemal'in yanlış anlaşılmasına yol açılmıştır.

Önemli kararların, bütün gereklerini ve zorunluklarını daha ilk günden belirtmenin ve ifade etmenin isabetli olmayacağına değinen Mustafa Kemal, uygulamaları birtakım evrelere ayırmanın, mevcut olaylardan yararlanarak ulusun duygu ve düşüncelerini hazırlamak, aşama aşama yürüyerek hedefe varmanın başarı için pratik ve emin bir yol olduğunu düşünmüştür.

Mustafa Kemal, düşündüğü gibi de hareket etmiştir. Uygulama sırasında, yakın çalışma arkadaşlarının bazıları ile arasında zaman zaman görüşlerde, yapılan işlerde ciddi ve ufak tefek birtakım anlaşmazlıklar, kırgınlıklar ve hatta ayrılmalar olmuştur. Buna rağmen, ilk günden itibaren izlediği genel istikametten, ilk kararının çizdiği yoldan ve yöneldiği hedeften asla sapmamıştır(2). Çünkü, Devrim'in selamati için bu husus çok önemliydi.

Not: Bundan sonraki bloglarımda, Mustafa Kemal'in devrimci yanının özelliklerini gösteren örnekler vermeye çalışacağım.

cdenizkent

_________________ :

(1) Samuel P.Huntington, Political Order in Changing Soceties(Değişen Toplumlarda Siyasal Düzen), 1968'den Suna Kili, Atatürk Devrimi Bir Çağdaşlaşma Modeli, 1983, s. 164

(2) Mustafa Kemal Atatürk, NUTUK-1, Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı 1000 Temel Eser Yayınları, 1973, ss.18-20

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..