Atatürk ve Cumhuriyet

Ulusça bütün yurtta, yurtdışı elçiliklerimizde ve yavru vatan Kıbrıs’ta Cumhuriyetimizin 90. Yıldönümünü sevinçle bir barış ve kardeşlik içinde kutlamanın onurunu yaşıyoruz. Biliyoruz ki bu kutlu ve mutlu günlere kolay kolay erişemedik. Anadolu toprakları düşmanlar tarafından işgal edilmişti. Bu işgal sırasında bütün yurtta Gazi Mustafa Kemal bir birlik sağladı. Elbette bu birlikte benim yazdığım gibi kolay olmadı. Yurdumuz askerleriyle, genç yaşlı insanlarıyla, kadın erkek, genç, ihtiyar demeden herkes bu savaşa katıldı ve Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın yanında azimle yer aldı. İstiklal savaşı, Çanakkale’de destanlar yazdılar. Bu arada M. Kemal Paşa’nın düşüncelerinde Cumhuriyet vardı. “Türkiye Cumhuriyete kavuşmalıdır” diyordu. Ve böyle oldu.    

Yukarda da belirttiğim gibi yurdumuz cumhuriyete Kurtuluş Savaşı’ndan sonra kavuştu. Daha önceleri devletimizin adı Osmanlı Devleti idi. Devlet İdaresinde bütün yetki padişahın elindeydi Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı’nda yenik sayıldı. Düşmanlar yurdumuza girdiler Mustafa Kemal, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. Amasya’da, Sivas’ta ve Erzurum’da kongreler ve toplantılar yaptı. Bunun gibi Anadolu’nun kurtuluşu ve bağımsızlığı için birçok yerde toplantılar yaptı Hakkımızı “Ya istiklal, ya ölüm” parolası altında birleştirdi 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı Mustafa Kemal meclis başkanı seçildi Ordumuz, İnönü Savaşlarını kazandı. Daha sonra Sakarya Meydan Muhaberesi ile Başkomutanlık Meydan Savaşı’nı da zaferle taçlandırdı.

Yunanlılarla ve Birinci Dünya Savaşı’nı da savaştığımız devletlerle 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması imzaladık. Bütün dünya devletleri, Türkiye’nin bağımsız bir devlet olduğunu kabul ettiler. Yurdumuz yeniden egemenliğine kavuştu Türkiye Büyük Millet Meclisi, 29 Eki 1923’te cumhuriyeti ilan etti Devletimizin adı TÜRKİYE CUMHURİYETİ oldu Atatürk ise, ilk cumhurbaşkanımız olarak göreve başladı.
Cumhuriyet idaresinde devlet anayasaya uygun kanunlarla idare edildi Kanunlar ise halkın seçtiği milletvekilleri yapar. Devletin başkanı cumhurbaşkanıdır. Atatürk Türkiye Cumhuriyetinin ilk cumhurbaşkanıdır. Birçok inkılâplar yaptı. Ne yazık ki Atatürk genç yaşta aramızdan ayrıldı. ( 1938 )

Elbette ki bu olumlu ve başarılı çalışmaları Atatürk yalnız başına yapmamıştır. Bunu kendisi de çoğu kez  konuşmalarında ifade etmişlerdir. Onun Milli Mücadelede İstiklal ve Kurtuluş Savaşı'nda ve Çanakkale’de 400 binden fazla vatan evladı canla, başla şehit olmuştur. Sadece Çanakkale’de 257 bin şehidimiz vardır. Atatürk’ün yanında omuz omuza binlerce Mehmetçik kahraman, vefakâr subaylarımızın, Kâzım Karabekirler, Rauf Orbaylar ve İsmet Paşalar gibi, Feyzi Çakmaklar gibi komutanlarını da yâd etmek gerekir.  Ve de daha nice adı, sanı unutulmuş yiğitleri saygıyla anmak gerekir…Bu güzelim bağımsız vatanı kanlarıyla ,canlarıyla bizlere armağan edenleri unutmamak gerekir. Cümlesinin mekanı cennet olsun.

Cumhuriyetimizin kurulmasında ve bu aziz vatanın bağımsızlığa kavuşmasına tüm emeği geçenleri başta Gazi M. Kemal ATATÜRK olmak üzeri, hepsini rahmetle ve saygıyla anıyorum.  Cumhuriyetimizin 90.yılı güzelim Türkiye’ye hayırlı ve kutlu olmasını diliyorum.  Daha  mutlu ve kutlu bayramlara, daha başarı dolu nice yıllara….Geçmişte Milli Mücadelede olduğu gibi  birliğimizin, dirliğimizin bozulmamasını diliyorum.

Atatürk’ün bazı sözlerini aşağıya alıp sizlerle paylaşmak istiyorum:

 
Yurttaşlarım,

Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk Kültürü olan, Türkiye Cumhuriyetidir.

Bundaki muvaffakiyeti Türk Milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkârane yürümesine borçluyuz.  

Cumhuriyet ahlaki fazilete müstenit bir idaredir. Türk milletinin tabiat ve şiarına en uygun olan idare Cumhuriyet idaresidir.

Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar( bağımsız ) kayacaktır. ( Mayıs 1929 ).

Hâkimiyet kayıtsız, şartsız milletindir. ( 20 Ocak 1923 )

Eşitliğinde dayanağı kaynağı milli hâkimiyettir. Hürriyetinde dayanağı milli hâkimiyettir. ( Mart 1923 )

Yeni Türkiye Hükümetinin öz cevheri milli hâkimiyettir. Milletinin kayıtsız, şartsız hâkimiyetidir. ( 1923 )

Milli Hâkimiyet öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar, mahvolur. Milletlerin esareti üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkûmdurlar. ( 30 Ağustos 1924 )

Gerek askerlik, gerekse siyaset hayatımın bütün devir ve safhalarını dolduran mücadelelerimde daima hareket düsturum milli iradeye dayanarak milletin, vatanın muhtaç olduğu gayelere olmuştur. ( 1920 ) - 1

-----------------------------------------------------------------

1-Atatürk Diyor ki / Milli Eğitim Bakanlığı yayınları-İstanbul 1980