Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '08

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Ateist olup ahlaklı kalabilir misiniz?

Ateist olup ahlaklı kalabilir misiniz?
 

Bazı insanlar Allah’ın varlığını inkâr ettiklerini söylerler ve bir yaratıcının olmadığını savunurlar.

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki Allah’ı hiç tanımayıp, iflâh olmaz bir ateist olmasına rağmen, boğazından tek bir lokma haram geçmeyen, kellesini alsanız yalan söylemeyen insanlar vardır.

Buna karşılık, yine çok iyi bilmekteyiz ki, dinden imandan bahsedip ve belki de beş vâkit namaz kılıp, o namazı da gösteriş için kılan, haram yiyen, yalan yere yemin eden sözde müslümanlar da vardır.

Zaten yüce Allah Kuran-ı Kerim’de gösteriş için namaz kılan sözde Müslümanları işaret ederek :

‘ İşte (şu) namaz kılanların vay haline, ki onlar namazlarında yanılgıdadırlar, onlar gösteriş yapmaktadırlar
. (Ma'un Suresi 4-6) [1] şeklinde buyurmuştur.

Amacımız ne ateist olmasına rağmen dürüst bir hayat süren ateistler üzerinden ateizmi temize çıkarmak, ne de İslam inancına ters bir hayat süren sözde müslümanlar üzerinden yüce dinimizi karalamak.

Amacımız, bazı ateistlerin sıkça söyledikleri gibi ben yalan söylemem, hırsızlık yapmam, kimsenin hak ve hukukuna tecavüz etmem lafını irdelemek.

Girişte söylediğimiz gibi böyle düşünen ve davranan ateistlerin olduğu doğrudur. Ve hatta söylemlerinde samimi oldukları da şahsi kanaatimdir.

Ancak içine düştükleri tarihsel bir yanılgı vardır. O da : her ateistin kendileri gibi olabileceğini düşünüyor olmalarıdır.

Onlara göre insanın doğru bir hayat sürmesi, başkasının hak ve hukukuna tecavüz etmemesi için illa da bir dine mensup olmasına gerek yoktur.

Sadece evrensel ahlaki ilkeler referans alınarak da, bir insan dürüst, namuslu yaşayabilir.

İşte bu noktada onlara katılmıyorum. Çünkü onların herhangi bir ilahi güce inanmadan sözgelimi kimsenin hakkına tecavüz etmeden bir yaşam sürmeleri, ateizmi benimseyen herkesin aynı şekilde davranabileceği anlamına gelmez ki.

Ünlü yazar Aziz Nesin’i düşünüyorum. Allah’ın varlığını inkâr ediyor. Öyle ki 33 kişinin hayatını kaybettiği, 2 Temmuz 1993 Sivas-Madımak olayından önce kendisiyle röportaj yapan muhabirin mikrofonuna şunları söylüyor :

A.Nesin : Hiçbir söz yoktur ki, kimin sözü olursa olsun bin yıl geçerliliğini korusun
Muhabir: Ama bu Allah-û Teâlâ’nın sözü
A.Nesin: Allah-û Teâlâ sizin Allah-û Teâlânız. Benim Allah-û Teâlâm yok. [2]

Toparlarsak; bazı ateistler yukarıdaki şekilde düşünebilirler ve diyebilirler ki, işte bakın biz sadece insan olduğumuz ve evrensel etik normlara uygun hareket ettiğimiz için dürüstüz ve bu şekilde çalıp çırpmadan hayat sürüyorsak, bunun için bir referansa da ihtiyacımız yok.

İyi de herkes sizin gibi olamayabilir. Hatta ezici çoğunluk insan fıtratının yaratılışı gereği kötü işlere yönelebilir. Yani çok az insanın içinden Allah korkusunu çekip aldığınız zaman doğru ve namuslu davranabilir.

Siz bunu başarabiliyorsanız, ki hepimizin bildiği gibi müteveffa Aziz Nesin’ de böyleydi, çoğunluğun bunu başarabileceğine gerçekten inanıyor musunuz?

Hangi din olursa olsun, milyarlarca insan bir dine mensup.

Müslüman olmaları da şart değil elbette. Peki milyarlarca insanın yani tüm dünyanın teorik olarak Allah’ı tanımadığını düşünelim.

Ertesi gün sözgelimi İslam ülkelerinde, ‘la havle…’çekmeyi bilmeyen milyarlarca Müslüman ne yazık ki birbirini kolaylıkla gırtlaklayabilecektir.

Sabrın sonu ile

Bibliyografya:

[1] Kur’an Fihristi, Harun Yahya, Genişletilmiş İkinci Baskı, Vural Yayıncılık, Ekim1988, sf.28
[2] Soner Yalçın, Oradaydım, Toplumsal Olaylar, Madımak’tan Sağ Çıkan Kurban, Doğan Kitap,
7`00``- 7`10``

 
Toplam blog
: 269
: 1885
Kayıt tarihi
: 08.01.07
 
 

Kabataş Erkek Lisesi Matematik (1992) Marmara Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mak..