Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Eylül '20

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Ateş Bacayı Sarınca...

Ateş bacayı sarınca… Yaşlar silinir gider. Yaşanmış yıllar, kaybolur ortalıklardan. Ferman dinlemez gönül. Akıl, kalbe söz dinletemez. Mantık, saçmalamadan duramaz.

En taş kalpli adamı… Bir de sevdaya düşünce gör. En soğuk, en umursamaz kadın… Çarpılınca birine… Süt dökmüş kediye döner! Otorite sıfır! Karizmayı hak getire! Mevki, makam hiçleşir, buharlaşıverir!

Zeus’un oğlu, hani, nerde? Afrodit’in bacısı mı dedin? O da kim hemşerim?! Aşkın dize getiremeyeceği varlık yok! Hatırla. Havva Anamızla, Adem babamızı Cennet'ten kovduran neydi? Aşk değil mi? Onları dahi baştan çıkaran aşk; düşün bir… Biz fanilere neler eder?

Ateş bacayı sarınca… Şanını, şöhretini, sarsılmaz kudretini saray kapısına bırakır Kral! En büyük zenginlere… Bir tek aşk söz dinletir. Altı-üstü üç harf ama… Bir yangınıyla, dünyayı yerinden oynatır.

Ateş bacayı sarınca… Tüm göller kül. Tüm küller duman. Cümle su kuru. Denizler, okyanuslar dahil. Yağmur değmez, işlemez aşk alevine.

Ateş bacayı sarınca... Olacaklar meçhul. İş bunca meçhulken… Hangi delikanlı tutuşmaz sevda narına. Hangi yiğit kaybolmaz yıldızlar arasında? “Benim!”, diyeni yerlere çalar, paçavraya çevirir aşk.

Sonra birileri gelip, ahkam kesmeye kalkışır: “ Yok efendim, akıllı insan şöyle davranır… Yok efendim, Namuslu, kendini bilen kadına, şunu-şunu yapmak, bunu-bunu demek uygundur…” Falan filan…

Siz onu külahıma anlatın! Hem de püsküllüsüne! Pek bilmiştir o! Her halttan çakar, her mereti bilir!

Ateş bacayı sarınca… Alem durur. Gökyüzü susar. Yağmaz yağmur. Çakmaz şimşek. Islanmaz toprak. Yel bile bir başka eser. Ammavelakin, bunu bir tek yaşayana sor. Gayrısı anlamaz gerisinden.

Karasevda görmemişe, duymamışa, ateş ne gam! Baca ne tasa! “Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar.” Diyesim var ama… Bunca meymenetsiz gökdelen delerken göğü… Koca-koca iş makineleri yararken Toprak Ana’nın bağrını… Ateşi neyleyim? Bacayı kim kurtarsın! Bu da benim hüsn-ü kuruntum işte! İlişmeyin. Birileri hala masum saysın/sansın insanoğlunu. Dünya yangın yerine dönerken… Bacayı saran kor, kimsenin umurunda olmaz lan!

Öyleyse şenlik var! Vursun davullar! Çalsın zurnalar. Bacayı saran ateşi, tamamına erdirme vakti geldi!  

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..