Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Kasım '15

 
Kategori
Şiir
 

Ateşten toplar düştü bağra

Ateşten toplar düştü bağra
 

netten alıntı


vururken saat son tiktağını

kanadıyla saramadı dünya acıyı

sözün büyü(sü)cüsü mavi ışık sönmüştü

 

dünya değirmeninden uçup gidemeyen

kanadı kırık, ürkek güvercinler kaldı arkada

 

soldu cennet bahçeler

sarı sıcak zaman durdu

durdu dünya

uğultusundan başka bir ses duyulmuyordu

ağlıyordu gökyüzü, hıçkırarak ağlıyordu…

 

aralık kalan kapıda

bir heykel kadar taş/tı manâ

yaşanacak ne çok şey vardı oysa !...

 

hiçbir dudağa değmesindi artık yaşam

kasvetinde çıldıran günü

bir tabanca sesiyle susturdu adam!

şimdi, beraber çıkacaklardı han kapısından

 

oluk oluk taştılar

acı seslerin rüzgârıyla

günden, kara geceye doğru aktılar aktılar...

 

aktı /apak/ bir çarşafın altında

ölmeyecek…

uğrunda ölünecek ADAM !

 

gidiyordu, kağnı ayaklar ile

mecâlsiz eller üstünde

bağrı yakan

ateş topları patlıyordu dört bir yandan…

 

er geç gidilecekti ya

“her ölüm erken”di

lâkin bizim için bu ölüm, en erken idi !...

 

(…gelebilsen yeniden Samsun’dan gür sesinle…ne çok ihtiyacımız var SANA bir bilsen !…)

 

 

Hâdiye Kaptan

 

(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

 

 

 
Toplam blog
: 467
: 145
Kayıt tarihi
: 16.05.11
 
 

Güzel Sanatlara tutkulu, Türk sanat müziği hayranı,  deniz ve İstanbul âşığı şiiryazar bir fâni....