Atık yağı sokağa atma!

Arkadaş ve dost meclislerinde kötü, duyarsız insan hiç yoktur. Bu sohbetlerde bağdaş grup söyle bir iki metre havaya yükselip de insanları bir görebilseniz, gördüklerinize şaşarsınız. Ben ara sıra yükseldiğimde, ne güzel insanların arasında yaşıyorum, trafik canavarı yok, herkes iyi ebeveyn, herkes iyi dost vs vs diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Ya sohbetler dağıldığına neler oluyor? Direksiyonun başına geçen bir anda yoların hakimi olup çıkıveriyor. Bir diğeri yanındakine üçüncü kişi hakkındaki olumsuz fikirlerini fütursuzca açıklayıveriyor. Tabi örnekleri çoğaltmak mümkün.

Televizyonlarda, dergilerde, gazetelerde ve bilumum iletişim araçlarında çevre felaketlerini görüyor ve duyuyoruz. Bunların engellenebilmesi adına çeşitli dernekler, oluşumlar hatta devletlerarası bile görüşmeler yapılıyor. Bazılarının sonuçları olumlu, bazılarının ki olumsuz. Hepimizin unuttuğu ise çevreyi koruma işinin bireyin kendisinde bittiğidir. Beylik bazı cümleler vardır. Kimse sokaklara çöp atmazsa sokaklar tertemiz olur. Kesinlikle doğru. Hatta Almanya’nın küçük kentlerinde (çocukluğumda) her birey oturduğu evin önünü belediye görevlisini beklemeden günlük süpürüyordu. Hala devam ediyor mu bilemem.

Su kıtlığı hem ülkemizin hem de dünyanın birinci önceliği olmalı. Gelecek yıllarda hayatta kalanlarımız bunu çok daha iyi yaşayacaklardır. Pekala suyun kirletilmesini engellemek için bireysel neler yapabiliriz. Bildik, önlemler yanında en büyük katkıyı evlerimizde gerçekleştirebiliriz. Kullandığımız hangi marka veya hangi tür olursa olsun mutfaklarımızda belli miktarlarda yağ atıklarımız oluşuyor. Biz bu atıkları ne yapıyoruz? Lavaboya döküyoruz. Bu da suyu inanılmaz derecede kirletiyor. Yağ atığını nereye dökebiliriz diye sorabilirsiniz. Ben de yeni öğrendim. Türkiye’de atık yağ toplama lisansı alan dokuz adet firma olduğunu biliyor musunuz? Aktif olarak çalışan firmalardan biri apartmanlara bidonlar yerleştiriyor. Apartman sakinleri atık yağlarını buraya döküyorlar. 5 litrelik hacme ulaşınca firma gelip yağı alıyor. Pekala; bu toplanan yağlar ne oluyor? Bunlar tekrar işlenerek elektrik enerjisi ya da biodizele dönüştürülebiliyor. Böylelikle hem çevre kirlenmemiş oluyor hem de atık olan bir maddeden yeni enerji elde edilmiş oluyor.

Olaya geniş anlamda bakmak gerekirse ortalama satılan yağın eğer gazete haberinde hatalı bir bilgi verilmediyse %26 geri dönüş sağlanması gerekmektedir. Özellikle lokanta, restoran, otel ve toplu yemek yapılan yerlerde bu atık yağ olayına daha çok önem gösterilmeli ve yerel yönetimler üstlerine düşünleri yapmalıdır. Yasa yağını dökene ve vermeyene (işletme bazında) 73 bin lira ceza öngörmekte.

Haberden alıntı: Tavuk çeviriciler. Her bir tavuktan 1-2 kilo hayvansal yağ dökülüyor. Çeviriciler, bu yağları poşetlere koyup çöpe gönderiyorlar. Tonlarca yağ… Bu yağlar çöpte metan gazı ve 20 kat fazla sera etkisi yaratıyor. Tulumbacıların durumunda pek farklı sayılmaz. Burada kullanılan yağlar merdiven altı imalat yapan yemekçilere 2.el yağ olarak satılıyormuş.

Benim kendi notum: Ben bu gazete haberini okuyasıya kadar bu konudan en ufak bir bilgi sahibi değildim. Elde ettiğim sonuç ya atık yağ toplayan firmaların birleşerek kendilerini halka duyurmaları, ya da ilgili bakanlığın bu konuda kitle iletişim araçlarında konunun hassasiyetini anlatmaları olacaktır.