Atın kuyruğuna kelebek konmuş gibi...

Üzerinize alınmayın efendim…

Okuduğum yazılara yaptığım yorumları niteliyor,  kullandığım yazı başlığı!

Doğruya doğru şimdi! 25 kişinin “kutlama yorumu” gönderdiği yazıya “muhalif” yorum yazmak; “atın şeyine(kuyruğuna) kelebek konmuş “ gibi bir görüntü veriyor açıkçası!

İlgisiz, alakasız ve de rabıtasız!

Gözüme takılan yazıyı okumak... Belki inanmayacaksınız ama“yorum ve yorum yanıtlarıyla birlikte” okumak gibi “kötü bir huyum” var benim. Beni tanıyanlar bilir ki; öyle “tek” yorumla da yetinmem; üç, beş… Allah ne verdiyse artık! Okuduğum ve yorumladığım bir yazı bazen bir saatimi alır.

Yeter ki yazıda, yazıya gelen yorumlarda ve gelen yorumlara verilen yanıtlarda bir “çelişki” yakalayayım! İş nereye mi varır?

Elbette “editörlere şikâyete” kadar varır ve uyarı alırım! Senelerdir bu böyle!

İnanır mısınız?

“Yazımı okumadan” yorumlayan, daha doğrusu “kutlama yorumu” gönderen pek çok üyenin kalbini kırdım ben! “Hakaretin bu kadarı” fazla geldi yani!

Şimdi lafı hiiiiiiç uzatmayalım ve teşhisi koyalım!

İstisnalar dışında…

BU SİTEDE YAZILAR OKUNMADAN YORUMLANIYOR!

Alan memnun, yazan memnun! Ama tam bir komedi ve artık en ılımlı üyelerin bile dikkatini çekmekte bu “zavallı” durum!

Üye arkadaşa yazısının okunmadan yorumlandığını ispat ediyor ve soruyorum…

Aldığım yanıt içler acısı… “Yazımı okuyup okumadığı beni ilgilendirmez ben aldığım yoruma bakarım” diyor!

Başka türlü beni yanıtlayamaz zira kendisi de yorum yazarken yazı falan okumuyor!

“Ben şiir yazınca tık yok; falanca üye (kadın olduğu için)şiir yazınca 30’dan aşağı yorum almıyor” diye yakınmıştı, Ufuk Kesici Hoca!

Ufuk Hoca kendinle o kadar meşgul ki ne olup bittiğinin farkında bile değil. Kıdemli üye ama üye olduğu siteyi merak bile etmemiş ki böyle yanlış saptamalarda bulunabiliyor.

O şair hanım üye değil şiir yazmak, “Öhö öhö” diye öksürse bile 30 yorumu doğrultur ki doğrultuyor da zaten! Ama kadın olduğu için değil!

O hanım(şair) üye 17 dakikada 12 yazıyı okuyor(!) ve yorumluyor! Tekrar ediyorum; 17 dakikada 12 yazı!(İspat ederim.)

Günde yirmi yorum yazıyor da bana mısın demiyor! Kaldı ki bu konuda tek değil!

“Teşekkürler efendim kutluyorum.”

“Paylaşımınızı beğendim, öneriyorum!” (Öneriyor da valla)

“Klavyenize kurban olayım, sevgiler, saygılar.”

Yalnız tek bir kusuru var!(Ki o kadarcık kusur kadı kızında da var)

Yorum yazdığı yazıları okumuyor! Zira vakti yok!

***

Hadi gelin bir seferliğe mahsus kartları açıverelim!

Şu yedinci senesini idrak eden sitemizde “dejenere” etmediğimiz ne kaldı?

Size soruyorum dostlar...

“Tık” konusunda olsun, “yorum”, “resim” ve “birden fazla üyelik” konusunda olsun…

Kaldı mı yozlaştırmadığımız bir şey?

Alın işte size duygusal bir olta!

“Dile kolay efendim! 1568 blog yazıp 2 milyon bilmem kaç kere okunmuşum efendim! Editörlerin umurunda değil efendim! Hakkınızı helâl edin efendim! Bir daha yazmayacağım efendim!” diye yazıncaaaaaaa…

Şaaaaak 45 yorum!

Hadi beni boş verin.“Ben çelişkinin ta kendisiyim” diye bas bas bağıran bu hesaplı kitaplı “zarf atma” yazısına tek eleştiri değerli hocam Durmuş Güler’den (DG) ve sevgili Beran Uzer’den geliyor. Diğerleri yazıyı okumamışlar diyorum.

Okumuşlar ama algılayamamışlar, desem daha ağır kaçacak zira!

45’te 2. Bu da benim için bir teselli!

En çok okunanlar…

Günün en çok okunanları…

Günün en çok yorumlananları…

Ne tez mokunu çıkarttık değil mi?

Bu veriler bir şeyler ifade ediyor elbette!,

Bu alemde "doping" kontrolü yok!

Laf aramızda kızı olsun. Pek datlı oluyorlar zira.

Siz ne dersiniz?