Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '08

 
Kategori
Anılar
 

Atışma türkülerle hatırlanan sevdalar

Alzheimer hastası olan annem yeni kullanmaya başladığı ilaçlardan sonra aşırı duygusal oldui. İki gözü iki çeşme ağlamakla kendini perişan ediyor. Bugün dilinden gençliğinde yaylacılık yaparken akşamları arkadaşları ile karşıberi atma türküler attığını hatırlayarak o günlerini yad etmeye başladı. Bir baktım eski sözler eski hatıralar hiç bir zaman güncelliğini yitirmemiş halen herkesin dilinde terennüm edilmekte. Bu beni çok mutlu etti. Gerçekten eski insanlarımızın yaşantısı şimdiki zamane gençlerin hayatı gibi tekdüze ve sabun köpüğü gibi geçip gitmemiş. Her şeyi unutan anacığım o gençlik günlerinin tadını ve nağmelerini halen unutmamış. Bu beni de çok duygulandırdı. Zaten karadeniz sevdalısı olan ben daha da bir tutuldum köylerimize ama ne yazık ki yine de ninelerimizin annelerimizin o coşkulu doğal yaşantılarından uzak olacağımızı biliyorum. Herhangi bir şey olduğu vakit ninem derdi ki olsun yağmasa da gürlüyor. Evet eski nostalji tamamen geri gelmese de esintisi bile insanın ruhuna bir tatlı huzur veriyor. Şimdi anacığımın diline doladığı bir kaç atışma türküsünden örnek vereyim. Umarım beğenenler çıkar.

Palovit yaylasina
neden çikmiyor vali
çiçeğine konmeden
adum çikti sevdali
Burada üç işik yanar
birisini söndurun
yarum gitti yayleden
dağlar geri döndurun
Bir sigare ver bana
ince tütün tozinden
insan hiç darelurmi
sevduğunun sozinden
Kapinun arkasina
ne uyurde durursen
uyku gene bulunur
beni nerde bulursen
Bi bakele dağlara
dağlar gene parlemiş
laf geçmiyor gönluma
bak ne hayirsiz sevmiş
Kar yağar karemişun
dalina yaprağina
ben elince ağlama
mezarun toprağina
Çikardum yelegumi
Astum bi kuri dala
Vereyim puşiyumi
Yarum boynuna dola
Sevduğum uşudunmi
kapi kaldi araluk
boyle kadermi olur
yarum kaldi sevdaluk
karadeniz dağlari
hiç kalmayi dumansuz
ellerun yari geldi
nerde benum umarsuz
Evumuz karşi karşi
damla vurur damlaya
sevda deduğun nedur
kurulur bi hamlaya
Bu yalanci dünyaya
gelmişik yaşamaya
felek gözun körolsun
berakmadun gülmaya

Arkasından babamı sordu nerde baban niye gelmiyor dedi. Ben de gözlerim dolu dolu gelebilse inan koşa koşa gelirdi ama ne yazık ki şimdi cennetten bize bakıyordur. Sen onu düşünme hadi ilaçlarını içireyimde sen biraz uyu dedim. Yüzüme baktı iyi tamam ama baban gelirse o yoğurdu çok sever istediği kadar ver de doya doya yesin dedi. Halen onun öldüğünü algılayamıyor ama onun sevgisinide içinden atamıyor. Onların da iyi ve kötü günleri oldu fakat sevgileri hiç tükenmedi. En öfkeli anlarında bile gözlerinin içinde sevgi coşkusu pırıldıyordu. Dilerim herkesin sevdası daim ve uzun ömürlü olur saygı ile tüm sevenlere...
 
Toplam blog
: 70
: 546
Kayıt tarihi
: 09.05.08
 
 

Ankara'da yaşayan çalışan ve ayakta durmaya çabalayan tipik bir Karadenizliyim. Öfkem de sevgim de K..