Atla gel Şaban

Mazlumları, martılarla uyuşturup iliklerinde istedikleri gibi at koşturan bir zulme karşı kim ne yapabilir? Bunun için bir kahraman lazım. Peki, hangi kahraman kendisine göre kanıksanmış ve keyif verici ama zulme göre acı verici olan olayları o zulmün aktörlerine yaşatabilir? Bu, mazlumları kandıran, varlıklarını ellerinden alan, döven ve ağlatan zulme? Bunu yapacak, yapılışını izleyenleri de güldürecek kişi Kemal Sunal’dan başkası olmadı modern tarihimizde.

Kemal Sunal’ın filmdeki adı Niyazi. Peki, Şaban kim o zaman? (Filmin adı ‘Atla Gel Şaban’ çünkü.) Şaban, Kemal Sunal’ın filmdeki adı değil, filmi de kapsayan genel bir felsefenin adıdır. Her yönden zayıf ve işe yaramaz, halkın saygı duymadığı ama halktan olan bir karakter olarak, halkın korkularının üstüne gidip onları paramparça ederek halkı da en az kendi kadar cesur yapma yoludur Şabanlık. Sürekli fokurdayan dile gelmez korkular kaynağında renkli gözlükler takarak, şaklabanlık ve akrobatlık yapmaktır.

Yine de; film adının hatayla konulmuş olabileceği iddiasını çürütür mü bu açıklama? Hayır.

İnternette filmi aramak için kullanılacak anahtar kelimeler; atlar, mafya, martılar, minibüs ve şiki şiki baba.