Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Mart '12

 
Kategori
Futbol
 

Atletico 3 Bjk 1 (Fernandes'ten başkası yalan!)

Atletico 3 Bjk 1 (Fernandes'ten başkası yalan!)
 

Braga maçını ''şansla'' kazanan Beşiktaş, İspanyanın güçlü takımlarından Atletico Madrid karşındaydı.

Braga maçının ilk ayağında Bragalı iki sarı karttan atıldı. Bundan dolayı da Beşiktaş avantaj yakaladı ve 2-0 yaptı. İkinci maçta görüldü ki; Braga ilk maçta iki değil bir gol yese turu geçecekti. Çünkü Braga çok iyi pas yapan, kaliteli bir takımdı.

Madrid maçına çıkmadan önce Beşiktaş, otoriteler tarafından ve özellikle spor programları tarafından favori gösterildi. Braga maçındaki gerçeği görmek istemediler. Gazetelerimiz ise turu ''çantada keklik'' imajı verdi ama hiç de öyle değildi.

Madrid maçında, ilk yarıda ev sahibi maça iyi başladı. İki net posizyonu vardı. Yani gol çok önceden gelebilirdi. Madrid'li oyuncu ilk golünü sanki beyoğlunda yürüyormuş gibi ceza sahasında yürüdü ve golünü attı. ''Beyoğlunda'' yürürken bile adamı bu kadar yürütmezler.

İkinci gol ise Beşiktaş'ın çizgi savunma yapmasından dolayı geldi. Buraya gelen her yabancı hoca nedense çizgi savunmayı çok önemsiyor ve hem takımı hem de kendini yakıyorlar. Aragones Tigana da bunlara örnek gösterilebilir. Bu isimler de takımı kurcalamayı çok seviyorlardı.

Üçüncü gol ise Madrid'li eleman ''Kasımpaşa'da'' yürüyormuş gibi rahat davranıyordu. O eleman Beşiktaş defansının ortada yarattığı boşluktan yararlandı ve golünü attı.

Yani ilk yarı 3-0 bitti. Madrid'li yöneticiler bu sokordan memnunlardı. Maçtan önce sorsalar Madrid'li yöneticilere bu skora razı mısınız diye ''eyvallah'' derlerdi.

İkinci yarıya Metin Tekinin vurguladığı gibi Beşiktaşın hızlı başlamasının nedeni: Ev sahibi takımın skordan dolayı rehavete kapılmasıydı. Simao'nun golü de Atletico Madrid'lilerin bir anlık konsantrasyon hatasıydı. Beşiktaş golü attıktan sonra Atletico çok rahat bir posizyondan yararlanamıyordu. Yararlanmayan futbolcu ter içinde kalıp emek harcıyordu ama Beşiktaşlı oyuncular çok koşmadıkları için ter içinde kalmıyordu.Bu fark bile maçı kimin istediğinin göstergesiydi.

Atletico Madrid nasıl bir takım? 2-0 yenik düşseler bile 4-2 yapacak kapasitede bir takım. 2-0 önde olup, rakip takım 2-1 yaptığında vitesi yükseltip 3-1 -4-1 yapacak bir takımdır.

Yani sonuçta Atletico istediği sonucu aldı. Şimdi size bir kültürden bahsedeceğim. Beşiktaşın kalecisi topu her aldığında bir veya iki madridli oyuncu kaleciye basıyor. Beşiktaşlı orta saha oyuncu her topu aldığında üç madrid'li eleman topa basıyor. Beşiktaşın forvet oyuncusu topu aldığında pereria topa basıp en az Beşiktaşlı kadar koşuyor. Neden koşuyor? iş olsun diye mi? Hayır, bu bir kültürdür. Pres yapmaları, en az karşı takım kadar mücadele etmeleri, İspanya futbolunun kendine edindiği bir kültürdür.Maalesef bizim bir oyun kültürümüz yok. Biz hala ''saldım çayıra mevlam kayıra'' mantığıyla oynuyoruz. Her ülkenin bir futbol sistemi var. Biz de edinelim. Bu nasıl olacak peki? Bu hemen olmaz. Yıllar geçtikçe meydana gelir.Mesela duran top, pres yapma, ortadan gitme, kanatlardan akın yapma bu kültürlerden bir tanesini oluşturabiliriz.Fenerbahçe duran toplardan şampiyonluklar yaşadı.O duran toplarla bir gol yüzünden chelsea'ye elendi. Devid kk atmasa Fb yarı finaldeydi. Burda Fenerbahçeyi övmek için söylemiyorum. Bir sistemimiz olsun diyorum. 60-70 yaşında spor yazarları(!) milli takım hocalar kovduracaklarına, çok bilmişler (!)( hakaret olarak algılanmasın) bir gün de ''Yav arkadaş şu milli takıma oyun sistemi yerleştirelim. Ona göre yazı yazalım'' deyip bir yerde toplansalar ve hayırlı bir şey yapsalar'' her şey çok güzel olacak.

Maça tekrar dönersek. Hakem açısından baktığımızda hakemler arasında ''zıtlıklar'' vardı. Yan hakemler takdir haklarını ev sahibinden yana kullanıyordu. Maçın orta hakemi de takdir haklarını rakip takım leyhine kullanıyordu. Garipti.

Yazarın notu: Madrid'in en iyi oyuncularından bir tanesi Falcao idi. Beşiktaş ta ise Fernandes'ten başkası yalandı.

 
Toplam blog
: 386
: 739
Kayıt tarihi
: 03.07.07
 
 

Eskiden Ergin (yengeç dansı) rumuzuyla yazardım. . Doğruyum, çalışkanım Fenerliyim.   @Ergin Fene..