Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '07

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Ava giden avlanır

Ava giden avlanır
 

Ortada bir hata varsa, ve bu hata patronu fena halde kızdıracaksa, herşeyden önce yapılan, amansız bir 'sürek avı'dır.

Avcılar genellikle av olmamayı kafaya koymuş sorumlu kişilerdir. Amaç ise hataya neden olan bir 'sorumlu' bulmaktır.

Dövülecek bir 'sorumlu'nun olması, bir kaç 'önemli' kişinin birden harcanmasına yeğ tutulur, ve genellikle sıyrılmayı beceremeyen birisi (ki bu zat ya çok yeni, ya çok iyi niyetlidir), birden bire şirkette yaşamı boyunca taşıyacağı bir damgayla tanışır. Neye uğradığını şaşırır, kendini kurtarmaya çalıştıkça batar, battıkça daha çok dikkat çeker, söz konusu damga kalıcı bir dövmeye dönüşür ve kaçınılmaz olarak her suçun birinci şüphelisi halini alıverir.

Oysa, bir iş yerindeki hataların gerçekleşmesinde sebep hiçbir zaman tek bir kişi değildir. Birinin elinde ortaya çıkmış, amiyane adıyla 'poposunda patlamış' olabilir ama olayı hazırlayan etmenler ve süreç incelenmezse, 'sorumlu'yu yakalamış olmak faydanın çok üstünde zarar getirebilir. Çünkü görünen hata buzdağının tepesidir. Sert bir ceza mekanizması bu buz dağının sadece tepesini traşlar, su yüzüne çıkmayan bir hatalar sinsilesi orada kalmaya devam eder:

Bir kere;

Söz konusu kişi, bir dahaki sürek avında, av olmadan kenarda oynamanın gereğini acı bir şekilde öğrenmiştir:

'Hata yaptıysan sakın söyleme, söylemek zorunda kalırsan olduğundan biraz farklı söyle,
ama ne yap yap! söylemek zorunda kalma.'

Amansız avda kurşunlar kulaklarının dibinde vızırdayan diğer çalışanlar, yeterince korkmuşlarsa, kendileri bu duruma düşmemek için bir düstur edinirler:

'Söylenmeden bir işe karışma, karışmak zorunda kalırsan, mutlaka sorumluluğu atacak birini bul,
ama yine de ne yap yap, söylenmeden bir işe karışma'

Her çalışan böyle düşünmez tabii, elini taşın altına koyanlar, yani yükselmenin riskli merdivenlerini tırmanmaktan çekinmeyenler vardır mutlaka. Bu kişiler yapılan hatayı tekrarlamadan işi yapmayı akıl edenlerdir, ve bir kurum için büyük şanstır.

Ancak işi şansa bırakmamak ve çoğunluğun düşündüğü, 'ne kadar az sorumluluk o kadar az acı' anlayışını kırıp, minimal hatayla bir şeyler üretebilmek için, bilinçli bir yol seçmek gerekir;

'Hatanın nasıl ve hangi koşullarda meydana geldiği,
oluşturduğu sonuçların nasıl onarılacağı,
bir daha tekrarlamasını önlemek için yapılacak ne tür kurumsal tedbirler olduğu,
hatanın sorumlusu veya sorumlularının hangi eksiklerinin hataya neden olduğu,
ve nasıl düzeltilebileceği'

gibi başlıklar üzerinde durulduğunda, 'sorumlular' da, diğer çalışanlar da kendilerini av gibi hissetmeyecek ve az endişeli, açık yürekli ve yaratıcı olacaklardır.

'Suçlu' peşinde koşmaktansa, hatalardan ders almanın peşinde koşmak çalışanların verimini fazlasıyla arttıracaktır.

 
Toplam blog
: 146
: 1061
Kayıt tarihi
: 05.12.06
 
 

Hep yazmak istedim. İnsan düşüncelerini yazıya dökünce kendi başınadır çünkü, kaygısız, katıksız ..