Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ekim '17

 
Kategori
Güncel
 

Avrupa Birliği= Alman İmparatorluğu (Hitlersiz)

Avrupa Birliği= Alman İmparatorluğu (Hitlersiz)
 

Avrupa Birliği diye aslında bir birlik yoktur. Avrupa’da Anglo-Sakson kökene sahip devletlerin, özünde Protestanların etkin olduğu, bunda gerçekte Almanya ve Fransa’nın başını çektiği bir birliktir.

Avrupa Birliğine giren iki ülkeden bahsetmek gerek; bunlardan birincisi ve önemli sayılabilecek bir ülke, nüfusuyla ciddi gelişme potansiyeli olan Polonya; Bu ülke yaklaşık kırk milyon nüfusa sahip. Polonyalılar Avrupa Birliğine girdikten sonra durumlarında nispeten bir düzelme olmuş gibi görünen bir ülke. Ancak gerçekte; Almanya’da Polak işçi gitmiş yerine Polonya’ya gelen Alman fabrikalarında çalışan Polaklar gelmiş. Polonya’yı Avrupa’nın ikinci sınıf çiftçi sınıfına dönüştüren Almanya, Polonya Avrupa Birliğine girdikten sonra kabul edilen standartlar gereği Alman kuruluşları ile otomobillerini denetlemeye başlamış, diğer yandan bebek sanayi olan yerli sanayiyi daha gelişmeden boğmuş. İşin garibi Polonyalılar üretiyor, Almanlar pazarlıyor, Polonyalılar Alman şirketlerinde işçi olarak çalışırken planlama, AR-GE Almanya’nın, işçilik Polakların. Yani kendisini asla geliştiremeyeceği bir düzeni kabul etmiş.

Aynı şekilde Macaristan, Avrupa Birliğine girdiğinde Türkiye’de de görülebilen ilk otobüs fabrikası İkarus’u kapatmışlar. Nasıl olsa Mercedes var. Alman Mercedes varken, İkarus’a ne gerek var. Aynı şekilde güçlü sermaye yapısı ile tıpkı Polonya’da olduğu gibi Macaristan’ın da tüm şirketlerini işe yarayanlar, ileride rakip olma ihtimali olanlar batırılmış, diğerleri ise Almanlara geçmiş. Avrupa’da bebek sanayi pozisyonunda olan ülkeler daha cenin iken Almanlar tarafından boğazlanmış. Aslında Hitlerin silahla yapamadığı tüm işler büyük Alman firmalarınca bizzat boğulmuş. Avrupa’daki ikinci sınıf devletler (Doğu Bloku ülkeleri ile Yunanistan, Portekiz) tamamen Almanlar tarafından karın tokluğuna ömür boyu çalışmak zorunda olan ülkeler olarak köleleştirilmiş. Onlara da hedef verilmiş. Sahte bir tarih bilgisi, sahte bir kimlik, bol alkol, ucuz araba ve Türk ve Müslüman Düşmanlığı!!

Bir Alman şöyle diyor: "Biz ülke olarak fabrikaları başka ülkelere taşıdık çünkü bir fabrikanın doğaya özellikle demir-çelik ve çimento sanayisinde verdiği zararı, fabrikanın tüm karını harcasak da tekrar eskisine döndüremediğimizi gördük. Bunun yerine özellikle kirli, doğaya zarar veren sanayileri başka ülkelere taşıdık, hem işçilik son derece ucuz hem de doğamız, suyumuz kirlenmiyor."  Bu arada sıradan Almanlar işsiz kalıyormuş kimin umurunda ki. Gerçi Almanlardan önce işsiz kalması gerekenler kendilerini biliyordur.  Bunu bizzat Almanya’da Alman uzmanlar söylüyorlar. Çiftçileri Polonya, Macaristan gibi ülkeler, kirli sanayiler Türkiye, Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelerde. Karar mercii onlar. Sen istediğin kadar üret, karar verecek olan onlar olduktan sonra…

Türkiye yıllardır fındık kralıyız da fındık borsası niye Frankfurt’ta diye dövünüp dururdu. (Türkiye dediysek, üç beş muhalefette olan parti liderleri, artık son haberlere göre İtalyanlar en fazla fındık satıcısı oluvermiş, o krallık da elimizden gitmiş iyi mi)?

Avrupa Birliği bizden özellikle de Almanya ve Fransa alabileceği her şeyi alıyor. En zeki öğrenciler onların, en iyi madenler onların şirketlerinin, çimentolar onların, otomotiv piyasası onların, standart kuruluşları dahi onların. (VDE, IEC) Bizi kapıda bekletirlerdi, bekletiyorlar. Avrupa Birliğinin montaj sanayicisi ve onların çöplüğü pozisyonunda bir ülkeyi birliğe alacaklarını hayal etsek dahi, üyelerin başına gelenler, Polonya ve Macaristan örneklerine baksınlar ve Yunanistan’a “Ya adalarınız ya da ….” teklifini hatırlarından çıkarmasınlar…

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..