Avrupa’nın Yeşil Başkentleri (9) / Ljubljana - 2

Yazı dizimize Ljubljana’nın ikinci bölümüyle devam ediyoruz. Görünen o ki bu kent iki yazıyla da sınırlı kalmayacak, devamı gelecek.

Ljubljana doğayla çevrelenmiş bir kent. 275 km²’lik yüzölçümünün dörtte biri ormanlarla kaplı olmasına rağmen, kent yönetimi yeşil alanlarını genişletmek için çalışıyor ve bulduğu her boşluğu yeşillendiriyor. 2009 ve 2015 yılları arasında yeni parklar ve yeşil alanlar inşa edilmiş ve bu durum kentteki yeşil alanlarda 80 ha'lık bir artışa neden olmuş. Kent içinde oluşturulan sebze bahçesi gittikçe yaygınlaşan bir eğlence aktivitesi haline gelmiş. Temel amacı kişisel kullanım için sebze yetiştirmekse de, insanların toprak ve çevreye karşı tutumlarını geliştirmek ve sosyalleşmek için de bir yol haline gelmiş.

Ljubljanica nehri etrafında yapılan kapsamlı yenileme projesiyle bölge, sosyal etkinlikler için çekim merkezi haline gelmiş. 2012 yılında 36 Avrupa ülkesi tarafından sunulan 347 proje arasından Avrupa Kentsel Kamusal Alan Ödülünü kazanmış.

Kent yönetimi, şehir merkezinde arıcılık yapılmasına izin veriyor. Yaz aylarında arılar Kültür merkezi binasının çatısında yaşıyor, yakındaki parklarda yiyecek arıyor. Kentte pestisit kullanılmadığı için yapılan analizlere göre ballar yüksek kaliteye sahipmiş.  

Ljubljana’da Sürdürülebilir Hareket Planı izleniyor. Öncelik yayalar, bisikletliler ve toplu taşıma araçlarına veriliyor. Motorlu araçlara şehir merkezini kapatmak, çok amaçlı akıllı kart uygulamasının kullanıma sokulması ve toplu taşımacılığın modernizasyonu, kenti hem yaşayanlar hem de turistler için daha ulaşılabilir ve insan dostu yapmasının yanı sıra şehrin görüntüsünün bu kadar kısa sürede tamamen değiştirilmesine yol açan önlemlerden sadece birkaçı. 2007 yılında eski şehir merkezi “ekolojik bölge” ilan edilerek motorlu araç trafiğine kapatılmış. Bir zamanlar otomobillerle dolup taşan şehir merkezi çeşitli sosyal, kültürel ve spor etkinlikleri için cazip bir mekan haline gelmiş. Bugüne kadar kent merkezinin tüm motorlu taşıtlara kapatılarak oluşturulan yaya alanları yaklaşık 100.000 m² olmuş.

Ljubljana'nın otobüs filosunun düzenli olarak güncellenmesi, otobüs hatlarının optimize edilmesi, yeni otobüs hatlarının devreye sokulması ve tarifeli otobüs ulaşımlarını gösteren gerçek zamanlı göstergelerin bulunması, 2012 yılı sonunda yapılan araştırmada vatandaşların % 78'inin ifade ettiği şehir içi toplu taşıma araçlarının kalitesi ile ilgili memnuniyetin birçok nedeninden sadece birkaçı olarak belirtiliyor.

Düz bir yerde konumlanmış olması, küçük bir kent olması ve ılıman iklimi sayesinde kışın bile rahatlıkla kullanılabilmesi Ljubljana’yı bisiklet kenti yapmış. 2011 yılından beri, Ljubljana halkı ve kente gelen turistler, bisiklet paylaşım sistemi aracılığıyla bisiklet kiralayabiliyor.

Ljubljana doğaya verdiği önemi doğada yaşayan tüm canlılara yansıtıyor. Gönüllüler, çevreciler ve kent yönetimi, amfibilerin göçleri sırasında geçmelerine yardım etmek için tehlikeli bölümler boyunca koruyucu çitler inşa ediyorlar. Çiftleşme mevsiminde de kurbağaları rahatsız eden kişileri engelliyorlar.

Dediğim gibi, Ljubljana’nın yaptıkları 2 yazıya sığmadı. Bir sonraki yazıda da Ljubljana’ya devam.