Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Haziran '08

 
Kategori
Futbol
 

Avrupa şaşkın!

Avrupa şaşkın!
 

Resim: Milliyet fotogaleri.


Hırvatistan'dan 119. dakikada gol yedik, 120. dakikada beraberliği yakaladık. Yine, yeni bir mucizeye imza attık. Mucizevi bir şekilde penaltılara taşıdığımız maçı penaltı atışlarının sonunda kazandık. 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası'nda en iyi dört takımdan biriyiz. Yarı finale çıkmakla kalmadık aynı zamanda dünya futbol tarihinde görülmemiş bir mucizeye imza attık. Son üç maçımızı da son dakikalarda attığımız mucize gollerle kazandık.

Bu galibiyetlerle bütün dünyayı şaşkına çeviriyoruz. Tüm dünyayı Türkiye'ye hayran bırakıyoruz. Futbolumuz belki çok iyi değil ama kazanma azmimizle, son saniyeye kadar hiçbir takıma boğun eğmeyişimizle, inancımızla, başarı üstüne başarı kazanmamızla tüm dünyaya Türk'ün gücünü hatırlatıyoruz. Bizde pes etmek yok, bizde yorulmak yok, bizde yenilmek diye birşey yok. Biz istediğimiz takdirde, her zaman kazanabiliriz. Herkes "Türkiye'nin kazanması mucize!" dediği zamanlarda bile kazanmasını bildik. Çünkü bizim için "mucize" gerçekleştirilemez bir şey değildir. Bu millette birlik ve beraberlik olduğu zaman, birlik ve beraberliğe bir de dualar eşlik edince Allah'ın izniyle daha çok mucizeler başarırız.

Diğer takımların mucize dediklerini başarmak bizim için artık sıradanlaştı. Böyle olunca da rakiplerimize korku salmaya başladık. Artık Türkiye'den korkuyorlar. İster 1-0, ister 2-0 önde olsunlar, isterlerse son dakikada gol atsınlar Türkiye her koşulda kazanabilir. Hiç kimse son düdük çalmadan "kazandım" demesin. Çünkü Türkiye gibi bir takımın karşısında galip gelmek çok zordur. Çünkü Türkiye'nin ne yapacağı belli değildir. Hatta yaptıklarımıza biz bile inanamıyoruz.

Dün gece oynadığımız futbol genel bir bakışla güzeldi. Topu ayağımızda tutabildik. En az Hırvatlar kadar pas yapabildik. Zaman zaman onların oyunlarını bozabildik. Ancak, onlar kadar gol pozisyonuna giremedik. Çok güzel oynamış olabiliriz ama sanki gol atmak istemiyormuşuz gibi bir hava vardı takımımızda.

Zaman zaman tecrübeli kaleci Rüştü'nün kurtardığı toplarla zaman zaman da şansımızın yardımıyla kalemizde 90 dakika boyunca gol görmedik. Uzatmaların ilk 15 dakikasında da gol yemedik. Uzatmaların ikinci 15 dakikasının 14 dakikasında da direndik. Ama 119. dakikada Rüştü'nün topu almak için kalesini terk edişi, ardından topu alamayıp kalesine de dönemeyişi sebebiyle yediğimiz gol, yarı final umutlarımızı toprağa gömdü. Rüştü yıkılmıştı, Terim yıkılmıştı, oyuncular yıkılmıştı. Golü yememizin ardından benim ağzımdan çıkan ilk söz "Bitti her şey!" olmuştu. Tüm Türkler'i ve tüm Türkiye'yi derin bir üzüntü ve sessizlik sarmıştı. Hiç kimseden çıt çıkmıyordu. Yarı finale yükselen Hırvatistan'ın sevincini seyrediyorduk.

120. dakikada maç tekrar başladı. Birçok oyuncu yerde olmasına rağmen Rüştü ayağındaki topu Semih'e doğru gönderdi. Son dakika golcüsü Semih Şentürk, tüm Türkler'i şenlendirdi. Son saniyede gol atarak skoru 1-1 yaptı. Hakem golün ardından maçı bitirdi ve maç penaltılara gitti. Penlatılarda Hırvat oyuncular morallerinin son derece bozuk olması nedeniyle iki penaltıyı da dışarı attılar. Biz ise üç penaltıyı da gole çevirdik. Hırvatlar'ın son penaltısını Rüştü kurtarınca, mucizevi bir şekilde tarihimizde ilk defa Avrupa Futbol Şampiyonası'nda yarı finaldeydik.

Yarı final rakibimiz Almanya. Savunmamızda eksiğimiz çok. Bir çok oyuncumuz sakat durumda. Bir çok oyuncumuz da sarı kart cezalısı ama olsun. Onların yerine oynayacak olanlar da Fatih Terim'in aslanları. Onlar da Türk ve hepsi Türkiye için elinden gelenin en iyisini yapacaktır. Almanya çok iyi bir takım, bunu kabul ediyoruz ama bizi yenmek de çok zor, herkes bunu da kabul etmeli artık. Ümit ediyoruz ki Türkiye, Almanya engelini de aşacak ve final oynayacaktır.

25 Haziran'da, bekle bizi Almanya.

 
Toplam blog
: 301
: 1086
Kayıt tarihi
: 02.05.07
 
 

"1988 Adana doğumluyum. Oldukça başarılı bir öğrencilik serüvenimin ardından eğitimimi noktaladım..