Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '10

 
Kategori
Futbol
 

Avrupai bir resital

Avrupai bir resital
 

ts-gs


Öncelikle şunu özellikle belirtmeliyimki son yıllarda izlediğim en kaliteli futbol maçı idi, hani sürekli söylerizya acaba bir gün bizde de böyle futbol oynanacak mı diye imrenerek izlediğimiz o İngiltere, İspanya ligleri varya onlardan hiçbir eksiği yoktu, İngiltere liginin sert ve hızlı hücüm oynanan futbolundan, İtalya liginin savunma anlayışından, İspanya liginin teknik ve pas kalitesi ile dolu estetik futbol anlayışından örneklerle maç başladı ve aynı şekilde bu kaliteden hişbirşey kaybetmeden bitti.

Heriki takımda mutlak kazanmak için çıktığı maçta tribünlere ve ekranlardan izleyenlere mükemmel birfutbol ziyafeti çekti.

Maçı izlerken sanki bir basketbol maçı izliyorum hissine kapıldım, anlayın işte o kadar çabuk ve bir o kadar pozisyon bolluğu ve heyecanını yaşadık, neydi öyle top otuz saniye içerisinde bir bakıyorsun Trabzonspor kalesinde bir bakıyorsun Galatasaray kalesinde, neredeyse nefes almadan izledik.

Maç çok tempolu başladı, ilk yirmi dakika Galatasaray çok net baskı kurdu ve gol pozisyonları buldu ama kaleci Onur'u geçemedi.

Bu Kaikadan sonra Trabzonspor oyunda dengeyi kurdu ve o futbol ziyafetide başlamış oldu.

Her iki takımda sağlı, sollu ataklar, ortadan derin ve uzun paslar ile maçı kazanmak için ne gerekiyorsa yaptılar.

Her iki takım teknik direktörüde maça çok iyi konsantre olmuşlardı ve bu konsantre futbolcularada aşırı derecede yansımıştı, onlar saha kenarında futbolu durduracak hamlelerden uzak, futbolcular saha içerisinde futbol adına yapılacak her hamleyi yaparak bizlere büyük bir zevk yaşattılar.

Maçı bir sıfır önde götüren Trabzonspor teknik direktörü Şenol Güneş bile maçın son anlarında forvetten oyuncu çıkarırken yerine skoru korumak için ne bir savunma, ne de bir orta saha oyuncusu alıyordu, tam tersine olması gerektiği gibi forvet çıkarırken yerine tekrar bir forvet alıyordu.

Maçın tek pozisyon hatası maç boyunca harika biroyun sergileyen ve birçok gol olabilecek pozisyonlarda çok kritik hamleler yapıp takımını kurtaran Emre Güngör'den geldi ve o hatada golle sonuçlandı, böyle bir maçta golde ancak böyle bir pozisyondan gelirdi zaten.

Saha içerisinde oyuncular dişe diş bir mücadele örneği sergilediler, her iki takım oyuncularıda birbirlerine ve centilmenlik dışı tekbir hareketi yoktu, (Keita'nın tribünlerden gelen ve iki metre uzağına düşen su şişesine elini, yüzünü, bacaklarını tutup yerde kıvranması hariç).

Tribünler muhteşemdi, bütün stat dolu, her taraf ve herkesin elinde bayraklar, kaşkollar ve flamalar ile renklenmişti, seyirci Trabzonspor'a ilk dakikadan son dakikaya kadar desteğini sürdürdü, rakip takıma hiçbir olumsuzluğu olmadı, centilmen ve büyük takım taraftarı olmanın örneklerini sergilediler.

Aynı taraftar örneklerini İstanbul'daki derbi maçlarında da görmek en büyük arzumuz olacak.

Bu zevkli mücadele için her iki takımıda teşekkür ediyoruz, ayaklarınıza sağlık.

Sonuç olarak bu hafta Trabzon'da, Trabzonspor ile Galatasaray arasında izlediğimiz maç ile özlediğimiz o Avrupai futbol resitalini izledik ve gözlerimizin pası silindi.

 
Toplam blog
: 20
: 734
Kayıt tarihi
: 03.03.10
 
 

Spor hayat, futbol zevktir. İstanbul'da yaşıyorum. Futbolu severek ve zevkle takip ediyorum. Bir dön..