Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '11

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Ayağa kim kalksın?

Suçsuz ayağa kalk!

Yok mu kimse!

Olmaz tabii. Külliyen hepimiz suçluyuz!

Belediyeler kaçak yapıya zorla izin veriyorlar da biz geri mi çeviriyoruz?
İnşaatın çimentosundan, demirinden çalıyorlar da, biz göz yummuyor muyuz?
Deprem değil çürük bina öldürdüğü halde, "Ölüm Allahın emri" deyip içimizi rahatlatmıyor muyuz?

Adamlar toplanan deprem vergilerini seçim yatırımlarına harcamış! İtiraz eden var mı?

Olukla para akıtıp Kanal İstanbul yapacaklar! Sanki maaşlarımız üçe katlanmış gibi sevinmedik mi?

Yardımlar devletten çok vatandaştan geldiği halde, toplu namazlarda " Allah yardımcımız olsun" diyorlar, " Amiinn!" demiyor muyuz?

Biri çıkıp " Fuhuş arttı, ondan oldu!" diyor, " Evet , evet ondan oldu!" diye onaylamıyor muyuz?

Olası İstanbul depremi için zerre yatırım yok! " Olur bir gün be!" deyip geçmiyor muyuz?

"Kaçak binaların hepsini yıkacağız!" diyorlar, bir güzel inanıp, " Hee yıkılsın vallahi!" deyip kafa sallamıyor muyuz?

Yoksullaştıkça doğurup, doğurdukça çürük binalara doluşmak zorunda kaldığımızı bir türlü idrak edemeyen biz değil miyiz?
Masalsız uyuyamayan küçük çocuklar gibi, akşamları en çok Büyüyen Türkiye masalını dinlemekten hoşlanmıyor muyuz?

Anlamıyorum. Yeni Ortadoğu fatihliğine, dünyaya hakim olma namzetliğine soyunan, dört elle sarıldığımız idarecilerin aslında devleti ne kadar aciz ve yetersiz bıraktıklarını hala mı göremiyoruz? Hele hele, sıkışınca göz boyama yoluna sapıvermeleri? Bütün kaçak binaları yıkacaklarmış! Vay anasını! Bırakın Anadolu'yu ,İstanbul' daki bütün kaçak binaları yıkabilseler başarıdır! Şaka değil, 10 yıldır süren bir iktidar bu! Kaç tane kaçak bina yıkım kararı alındı ve yıkıldı, bugüne kadar? Gariban gecekondularından söz etmiyorum! Koca koca plazalar, iş merkezleri, apartmanlardan var mı yıkılan? Kaçak bina rezaleti ile deprem felaketi arasındaki bağlantıyı çözebilmek için, depremin şiddetinin 7.2 ve daha yukarıda mı olması gerekiyordu?

Peki, şu hiç aklımıza geliyor mu? Kaçak bina izinleri, göz boyama yatırımları, hemşehri kayırmaları, rüşvet, iltimas ağından oluşan koca bir çark, var! Bu çark iktidarları da içine alan bir çark! Bile bile kendi ipini çeker mi hükümetler? Misal, önceden kendi göz yumduğu kaçak binaya sonradan yıkım kararı alıp yıkar mı? Göstermelik karar alır belki ama uygular mı?Hiç umudunuz olmasın! Uygulayamaz! Hem göç ne olacak? Akın akın büyük kentlere göç devam etmiyor mu bir yandan? Metropolleri göz boyayıcı, akıl çelici ,iştahlandırıcı rantiye yatırımlarıyla allayıp pullamaya devam ederek göçü nasıl engelleyecekler?

Hiç kafanızı yormayınız! Bu çark öyle üç beş kişiyle dönmüyor! Hepimizi içinde öğüterek ilerliyor! Oturup düşünmedikçe, bu gidişattaki sorumluluk payımızı görmeyi reddettikçe, bizi ufalayan çarkı kırmak için topyekun ayağa kalkmadığımız sürece bir adım ileri gidilemeyecektir! Nasıl mı ayağa kalkarız? Bilmem ki..Acaba soruyu şöyle sorsak faydası olur mu?

Suçlu ayağa kalk!


 

 
Toplam blog
: 22
: 262
Kayıt tarihi
: 19.07.11
 
 

Sessiz , sakin, kendi halinde, ağzı var dili yok, güler yüzlü, tatlı dilli, sevecen, kendisiyel b..