Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '07

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Ayak uçlarımızdaki deniz kabukları

Ayak uçlarımızdaki deniz kabukları
 

Bir deniz kenarında, binlerce taş arasında biri farklıdır...
Yada, size öyle gözükür.

Dışarıdan bakana: Ne daha köşeli, ne de diğerlerinden daha parlaktır.
Ama daha o anda sizin için yüzlercesi silinmiştir.

Sadece onu görür gözleriniz.
Sadece o vardır bundan böyle...
Şimdi o koskoca kumsal bir tek deniz kabuğundan ibarettir.

Ona uzanırsınız...
Her yerde benzerleri,
Belki de, albensi çok daha yüksekleri.

Hatta neredeyse tamamı olabildiğine parlak ve de istekli, üstelikte çoğu dokunuş mesafenizde...
Görmezsiniz...
Gördüklerinizi de, ayak ucunuzla bir çırpıda itersiniz...

İttikleriniz arasında, biri vardır...
Onu avuçlarınıza alabilme ihtimaliniz için, kalır.
Siz görmesenizde o umutsuz bir sadakatle bekleyecektir bir köşede...

Arada sırada ani bir dalga gelir vurur kıyıya...
Dalgalarla sürüklenir o,
Can çekişir...

Bazen ayak uçlarınızdan kopup, ıslak kumlara kadar gidiverir,
Oysa siz yokluğunu dahi hissetmezsiniz...

O dalgalarla sürükelense de mücadelesini verir.
Geridönmek,
Kızgın kumlarda da olsa,
Size yakın ama uzakta kalabilmek uğruna çırpınır durur.
Siz bilmek dahi istemezsiniz...

Sizin gözünüz de de, gönlünüzde de; o kayıtsız olan vardır
Tüm o dalgalarla bir gözucuyla dokunuş uğruna savaşan,
Bunun için özveride bulunan değil.

O değildir işte istediğiniz,
Onda değildir ki, budala yüreğiniz..

Gün gelir;
Belki de kazanmak istediğinize uzanır dokunu verirsiniz,
Dokunduğunuzu ele de geçiriverirsiniz...

Şimdi avuç içlerinizdedir işte...
Bu kanısanmış bekleyiş bu arzu dolu kavuşma artık doyuma ulaştığında; yaşanan sevinç midir? Tatmin mi ?
İlk başlarda onu dahi bilemezsiniz.

Fakat bilemesenizde bir eksiklitir ki; hissedersiniz...
Çünkü: İstediğinizi ele geçirebilirsiniz ama o da dilemedikçe asla elde edemezsiniz.

Yüreğinize kalsa, siz bu avuçlarınızda size ait olmayan taşla, belki bir ömür bile geçirebilirsiniz.
Bu bir insan olsa belki de şöyle dersiniz:

Saçlarını ben tarıyorum,
Dudak uçlarında ki gamzeye ben dokunuyorum

Ben öpüyorum parmak uçlarından
Ellerini, avuçlarımda ısıtan da benim,
Ama gözlerin; hala onu soruyor...

Dokunuyorum,
Fakat ulaşamıyorum...

Belki bir süre sabreder,
Belki de bir ömür boyu beklersiniz.
Yada bir gün; bu iki kişilik yanlızlığa dayanamayıp, çeker gidersiniz...

Öteki yanda da; daha enbaşından beri bir köşede bekleyen,
Belki de bu sonu da, bilen durur.

Yine de o, bu süreçtegözlemcidir, tepkisizdir...
"Ben demiştim" demiyecektir.

Belki de bu susuşu da bir serzeniştir.
Ama ilgilenmezsiniz...

Zaman ilerler...
Bu sona rağmen siz yine de onu görmezsiniz.
Çünkü; çekip gitmiş dahi olsanız, sizin yüreğiniz ötekisindedir...

Sevgi ve ışıkla,
Ayna

21.01.07

 
Toplam blog
: 268
: 1969
Kayıt tarihi
: 15.09.06
 
 

Var olan her oluş ve bozuluş hakkında gözlem, tahlil ve sonuca varma sürecindeki yolculuğumu, siz..