Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '09

 
Kategori
Deneme
 

Aydın muhaliftir

Aydın muhaliftir
 

bp1.blogger.com/.../s320/düşünür.jpg


Ülkem gerçekten dünyanın en birinci harikası bir gariplikte... Her değerli şeyin bir sahibi var bu ülkede.

Mümkün değil alamazsınız o değerli kavramları onlardan. Şımarık bir çocuğun oyuncaklarına yapışması gibi yapışmışlar; daha da bırakmazlar. Salya sümük ağlarlar, kendilerini paralarlar olmadık cinlikler yaparlar yeter ki onların oyuncaklarını almayın ellerinden.

Nedir bu kavramlar diye sormazsınız artık kavrayışınıza güveniyorum. Ancak benim şimdi kaşıyacağım nokta huzursuz edecek çoğunu biliyorum.

"Okumayan bir gençlik yetişti." diyenlerle başlayacağım işe. Yani bizden tam olarak bir önceki nesille. Doğum tarihlerini kendileri için bir ayrıcalık sayıp sadece bununla özdeşleşmeyi bir marifet sayanlar varya işte onlar...

Tamam okumayan bir nesil geldi de yahu bu insanlar kimden çıktı diye sormazlar mı adama. Sizlerin çocuklarınız sizlerin yazdığı gazeteleri okuyan, sizlerin çalıştığı okullardan diploma alan, sizlerin çoğunun sağcı demeden solcu demeden gazetedeki yorumlarını yutarcasına okuyan, yaptığınız tv programlarının hastası olan gençler değil miyiz biz? Ve bizden sonrakiler de bu minval üzere devam etmekteyken ne oldu birden neler değişti?

Hem siz gerçekten ne okudunuz merak ediyorum. Ne açsam televizyonu bir iki adam oturmuş sohbet ediyor "Hey gidi günler." "Biz çizgi roman okurduk." " Yok, şunu okurduk bunu okurduk." “İstiklal’e çıkardık.” Falan filan…

San ki biz de hiçbir şey okumamışız ya da hayattan ve gözlemlerimizden hiç çıkarımlarımız olmamış ve olmazmış gibi. Yahu kardeşim bizler de onlarca ders ve test kitabı okuduk. Ömrümüzün hemen hemen yüzde ellilik bir dilimini sınavlarla geçirdik. Yetinmedik biraz da sizlerin motivasyonlarıyla (!) yerlisi; yabancısı sağcısı solcusu; dincisi ateisti ayırt etmeden düzinelerce eser okuduk ve yorumladık. Şimdi sizler aydınsınız bizler karanlığız öyle mi? Neden bu aşağılama? Aslında bu da bir tür gericilik değil midir? Yoksa yaşanan zamanı hep "zamane" diye küçümsemek insanoğlunun bir tür öfkesinin dışavurumu mudur?

Aslında kimlerden bahsettiğimi anladınız. Aydınlarımız bizim her şeyimiz. Ne kadar aydınlıklar bilinmez ama her bi naneyi bilirler (?) en üst seviyesinden. Bin türlü farklı olaya her türlü yorum yaparlar. Çünkü onlar allame-i cihandır gömleklerinin altında kendi zamanlarını simgeleyen fularlarıyla. Bizler ise küçük cahilcikler. Hatta öyle ki futboldan bile çakmayız çoğu zaman. Onlar yorumlamasa biz bilmeyiz Arda'nın yetenekli fakat rehberliğe ihtiyacı olan bir futbolcu olduğunu Miss Turkey Güzeli unvanını aslında en çok kimin hak ettiğini ya da televizyonda hangi programın seyredilesi olduğunu.

Ama nedense bilmezler bu gençlerin onlardaki at gözlüklerini çok net farkedip onları pek de beğenmediklerini. Zaten beğeniyor olsak problem orda başlar.

Düşünün bir kere fikirlerinizin büyük çoğunluğu hala babaannenizinkilerle örtüşüyorsa sizde ciddi problemler var demektir. En azından bu durum kendinizi geliştiremediğinizin bir ifadesidir.

Şimdi sağda ve solda oturan babam yaşındaki beyler ve bayanlar sizlere sesleniyorum. Aslında küçümsediğiniz ve çoğu zaman birbiriyle çatışma halinde olduğunu sandığınız. Bazen de çatışmaya sürüklediğiniz gençler arasında öyle insanlar var ki sizleri bu söylediğiniz şeylerin çoğundan utandıracak potansiyele sahiplerdir. O kadar aydınlardır ki onlar hem iktidara hem muhalefete hem de siz duayen aydınlara muhalefet edecek birikimleri ve cesaretleri vardır.

Son sözlerim Modern Almanya'nın fikir babalarından W.F. Nietzsche'den: "Nerenden geldiğiniz değil; nereye gideceğiniz olsun şerefiniz bundan böyle! Sizi alt etmek isteyen isteminiz ve ayaklarınız, yeni şerefiniz bunlar olsun işte!"

 
Toplam blog
: 36
: 1073
Kayıt tarihi
: 10.06.07
 
 

Fen Bilimleri Öğretmeniyim.  Okur yazar biriyim sanırım. Çoğunlukla okur; arada yazar... Uzun..