Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Aydın Sevinç' e davet

Aydın Sevinç' e davet
 

" Uzunca bir zaman hep niyet ettim. Kelimelerle işlemek istedim cümlelerimi bir nakış gibi hayatımın tam göbeğine. Belki bir kaçıştı, "daha dolma sürecim devam ediyor. Taşmaya başladığımda yazabilirim ancak" gibisinden avuntularım. Ve işte bügün oturdum masamın başına ve işte bugün ses vermeye başladı yüreğim kelimelere ve cümlelere " / AYDIN SEVİNÇ

Evet bende oturdum bu akşam masamın başına. Canım biraz dolaşmak istedi değişik dünyalarda. Takıldım bir rehberin peşine, beraber Bardolino Classico şarabı aradık sokaklarda. Dolaştıkça farklı bir yolculuğa çıktığımı farkettim. Bazen Mordoğan'da Turkuaz Pansiyon'un penceresinde manzara seyrederken buldum kendimi, bazen de Paulo Coelho ile yüzleştim; aşkla sevilen nesnenin yanında. "Babasının Davulunda" gülümseyip, "Teneşir Cumhuriyeti"nde şaşırdım. Kimi zaman Tayland'da konakladım, kimi zamansa çikolata olmak istedim kadınlara. Daha sonra da, katılamadığım Milliyet Blog gecesine katıldım onunla. Bir anda kulaklarıma Madonna'nın "La is la Bonita'sı gelmeye başladı hafif hafif.

Gecenin yorgunluğunun, tatlı bir uykuya dönüşmeye başladığı bir anda, adeta Teneşir cumhuriyeti'nde buldum kendimi buz gibi bir veda mektubunda. Üstelik öyle bir başlık ki "SON YAZIM" diye, sanırsınız Bardolino Classico şarabını arayan, Aşkın nerelerde bulunması gerektiğini anlatan ve Mordoğan'da Turkuaz Pansiyon'un penceresinden bakan o değil. Daha ilk yazılarında cümlelerini bir nakış gibi hayatın tam göbeğine işleyen başka biri sanki. Dolaştır dolaştır insanları aklımıza bile gelemeyecek mecralarda ondan sonra pat diye bırak şehrin ortasında. Bu yaptığınızı hiçbir ruhsal rehber yapmaz.

Düşünebiliyormusunuz? siz yokken, bizler defalarca Bardolino Classico şarabıyla başbaşa, yeni yazılarınızı arayıp, Tayland'ın anlamsız yasaklarıyla, Teneşir cumhuriyeti'nde ne hale geliriz. Gerçi ara sıra kadınlara çikolata olup, Mordoğan'da Turkuaz Pansiyon'un penceresinden bakma şansımızda yok değil. Fakat her sayfanıza tıkladığımızda, yeni bir yazınız olmayacağını bilmek bizleri çok üzecektir.

Evet bazı yazılarınızdaki fikirlerimiz(şahsımın) örtüşmesede kaleminizdeki sevgi ve anlatım zenginliği beni çok etkilemiştir. İnanıyorumki birbirinden değerli yüzlerce insanın bulunduğu Milliyet Blog ailesi de sizin ayrılmanızı istemiyordur. Eğer çok önemli bir hastalığınız ya da özel bir nedeniniz yoksa lütfen ara sıra da olsa bizi yeni yazılarınızı okumaktan mahrum etmeyiniz. Bu müjdenizi bekliyor ve saygılar sunuyorum.

METİN ÖZKAYA

 
Toplam blog
: 116
: 3217
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

İstanbul' da doğdum. Antikacı, saray restoratörü ve eksperim. Antika konusunda 50’ye yakın belgesel ..