Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '16

 
Kategori
Dünya
 

Aydınlar ve Toplumları

Aydın; anlam itibariyle, “kültürlü, okumuş, görgülü, ileri düşünceli (kimse), münevver” olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla belli bir yaşa, eğitime, dünyadaki gelişmelere, tarihi bilgilere vakıf olan kişiler olan aydınların en önemli özelliklerinden birisi de toplumsal değerlerine saygılı, toplumuyla barışık, yaşadığı topluma dost kişiler olarak kabul edilebilir. Dünyada da aydınlar toplumların fikir önderleri olmuş, toplumlarının moralini yükseltmişlerdir. Toplumlarına uygun sistemlerin “teorilerini” yazmış uygulanmasına ön ayak olmuşlardır.

Türkiye tarihi itibariyle, isimsiz kahramanlarıyla olduğu kadar, aydın geçinen hainleri, düşman oluşumların paralarıyla beslenen tetikçileriyle dolu enteresan bir ülkedir. Gerçek aydınların değerlerinin zamanında anlaşılarak toplum önderi haline getirilmesi toplumun, moralini, motivasyonunu yükseltecektir. Aksi durumda ise toplumsal bölünme, toplumsal kargaşa, yabancı değerlerin toplumsal değerleri harap etmesi, neredeyse yüzyıllardır komşu akraba olarak yaşayan insanların birbirlerini düşman olarak görmeye başlamalarıyla iç karışıklar, nihayetinde genellikle istenmeyen aslında istenen durumlar gerçekleşecektir. Uluslararası arenada psikolojik savaş da denilen toplumsal yönlendirme mekanizmalarının aracı haline sahte aydın gelen kansız savaş aracına dönüşen bir programın parçası da olabilir. Yıllardır Türkiye’ye dayatılan zihinsel operasyonlar, ahlaki, dini, çalışma hayatına dair nice örnekler bulunmaktadır. Ağır sanayinin aslında Türkiye için uygun olmadığı, montaj sanayiye yoğunlaşması gerektiği tezi işlenmiş var olan işletmelerin geliştirilememesi ancak buna karşı herhangi ciddi bir fikrin ortaya konulamaması, karşı fikirlerin bertaraf edilmesiyle 21. yüzyıla gelen fikir hayatımız, partilerimiz, aydınlarımızla oldukça müreffeh durumdayız. Fetihler fikirlerle olur. Egemenlik, şüphesiz fikren, ruhen, ahlaken, bilim, sanat önderlerinin kalitesiyle ve bu önderlerin toplum hayatına sirayet edişi ile mümkün olabilir. Geçmişi göz önüne getirdiğimizde dünya çapında eserler vermiş,  halk önderlerimiz vardı. Bu insanlar günümüz aydınlarının aslında toplumda yapması gereken görevi ifa eden kişilerdi. Her ne kadar bazı kişiler kabule yanaşmasa, modern bulmasa (modernlik neyse)  da Hoca Ahmed Yesevi’ler, Yunus Emre’ler, Mevlana’lar, Hacı Bektaşi Veli’ler ilk akla gelenlerdir. Bu kişiler aslında toplum fikir hayatına yaptıkları katkılar itibariyle önemli aydınlarımızdandır. Hatta üzerinde itina ile çalışılırsa uluslararası tanıtımlarla Türkiye’nin önemli ihraç fikri olacağına şüphe yoktur.

Ancak ülkemiz aydın tiplemesi, bir zamanların “sanat sanat içindir” anlayışının devamı niteliğinde kendi çalıp, kendi oynayan ve anlaşılmadıklarından yakınmaktan, yurtdışından çevrilen makale ve kitaplarda yazılanları kendi fikirleri sanan, kelimelerinin arasında mutlaka yabancı kelimeler kullanan, görünüşleri itibariyle, beden dilleri vasıtasıyla de aslında halka ben sizden değilim. Ben sizden üstünüm, siz cahilsiniz tavırları takınan ciddi bir grup. Halkın içinde oturmayan, yüksek güvenlikli sitelerde kendileri gibi insanlarla oturan halktan uzak insanlar. Tabi ki Türkiye’deki aydın tipinin tamamını bu kategoriye koymak büyük haksızlık. Ancak ciddi oranda bu özelliklere sahip aydın tipi yoğun olarak karşımıza çıkıyor. Ortaya bir fikir konduğunda onu “nasıl yaparız’ı” değil niçin yapılamayacağını tartışan ve tartıştıran grup.

Aydın, toplumun fikir önderleridir. Doğal olarak sürekli ilişki içinde bulunduğu insanlara ışıktır. Borçludur da aynı zamanda. Aydının toplumuyla barışması, kaynaşması örgütlenmesi müreffeh topluma ilk adımdır. Sevgi özen, fedakârlık gerektirir. Çalışma ve sabır gerektirir. Dürüstlük gerektirir. Bir hayvan olarak köpek sevginizi anlayabiliyor ise insan niye anlamasın.

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..