Aydinliktan korkanlar

Milletin cezaevinde tutulmasina vicdani elvermeyip mecliste kendisini temsil etmesi icin sectigi iki degerli milletvekili, aylardan beri cezaevinden cikarilmayarak hem milletin iradesine ipotek konuluyor. Hemde siz kimi secerseniz secin biz bildigimizi yapariz hegemonyasi hukmu surduruluyor. Cezaevinde tutuklu bulunan milletvekillerinin suclarini destekleyecek kanit dedikodudan ibaret. Telefon dinlemelerinden ibaret, meslegi gazeteci olan kisinin, meslegi geregi tututugu notlar delil olarak gosteriliyor. Devam etmekte olan davada yorum yapmak suc, bunu iktidar partisi uyeleri yapinca suc olmuyorsa bizimde fikrimizi soylememizde sakinca yok.

Turkiye Buyuk Meclisi milletvekilleri ucte ikisi, haklarinda cesitli konulardan dolayi dava acilmis kisiler. O milletvekillerinin orada bulunmasinda sakinca yoksa, davanin neticesi belli olmayan iki degerli insanin meclise girmesinde ne sakinca olabilir. Iki yuzlu iktidar demokrasi konusunda soylemedigini birakmiyor. Diger taraftan milletin sectigi kisileri meclisin catisi altina alinmamasi icin elinden geleni yapiyor.

Millet Meclisi sozde milletin iradesinin temsil edildigi yerdir. Millet meclisi AKP iktidari ile birlikte meclis tuzugunun dikkate alinmadigi, meclis baskaninin keyfi idaresi ile, Iktidar partisinin yaptigi yasa disi faaliyetleri halkin gozunden kacirma cabalari sayesinde Yuce Meclis islevini yerine getirmekten cok uzaktir. Iki haftada yanitlanmasi gereken sozlu ve yazili soru onergeleri uzerinden yillar gecmesine ragmen cevapsizdir. Yani meclis tuzugunun ihlalidir, hice sayilmasidir. Meclis tuzugunu dikkate almayan meclisin uyelerinden ulkeyi yonetmesini  beklemek, otobus duraginda tren beklemeye  benzer.