Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ağustos '10

 
Kategori
Spor
 

Aykut Kocaman işe Alex'ten mi başlamalıdır?

Aykut Kocaman işe Alex'ten mi başlamalıdır?
 

Alex’in önceki günkü karşılaşmaya yedek başlaması birkaç senedir yapılan tartışmanın bir kere daha gündeme gelmesine neden oldu. Aslında bu konuyu daha önceki yazılarımızın arasında konuşmuş, tartışmıştık.

“Alex bu takımda olduğu sürece onu yedek kulübesinde oturtmanız kolay değildir.”

Trabzonspor karşılamasının son dakikasında Fenerbahçe bir serbest vuruş kazandı. Topun başına Alex geçti ve o an bütün Türkiye vuruşun sonunu beklemeye başladı. Aykut Kocaman için de zor bir zaman dilimiydi. Alex golü atsa maç 3-3 tamamlanacak bir yönüyle Aykut Hocanın maça başladığı on bir tartışılacak diğer yönüyle Alex’in bu takım için ne kadar önemli bir futbolcu olduğunun altı kalın çizgilerle çizilecekti.

Şimdi tartışılmıyor mu?

Kuşkusuz tam da biz bunu yapıyoruz.

Biz televizyon karşısında kendi ligimizi izlerken zaman zaman akıl tutulması yaşıyoruz. Sanıyoruz ki; Premier Ligi ya da La Liga’yı Takip ediyoruz. Spor Toto Liginden başka bir şey değil bizim futbolumuz.

Bizi çok heyecanlandıran, hop oturup hop kaldıran Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşması da futbol tekniği açısından bakıldığından birçok yanlışla doludur. Öyle olduğu için de Fenerbahçe Young Boys’u geçemiyor PAOK karşısına da bir bilinmezle çıkıyor. Fenerbahçe’nin yediği ya da Trabzonspor’un attığı gollerin geri planında Şenol Güneş’in taktiksel kurgusu veya becerisi olduğunu söylemek çok kolay değil.

Şimdi bu futbolun içinde “Alex oynar mı oynamaz mı” sorusunu sormak çok tuhaf kaçıyor.

Aykut Kocaman’ın futbol bilgisine ve görüşlerine saygı duyuyorum. O Alex’siz bir takım yaratmayı isteyebilir ancak tekrar ediyorum bunu açık yüreklilikle yapıp Alex’i takımdan göndererek başarabilir, yanında oturtarak değil.

Buna gerek var mıdır, yoksa buradan mı başlanmalıdır?

Alex futbolumuza maalesef birkaç beden büyük geliyor. Üstelik o bunu çoğu zaman koşmadan sadece pas vererek ya da tek vuruşla yapıyor. Örneğin geçen sezon Mehmet Topuz, Alex’in dörtte biri kadar oynayabilmiş veya verimli olabilmiş olsa, hadi onu bırakın Trabzonspor karşılaşmasında attığı golün kopyasını Trabzonspor kalesine gönderebilse o zaman Alex’siz Fenerbahçe tartışmasının safları daha fazla güçlenir.

Alex Fenerbahçe’deki yedi sezonunda ligimizde tam 175 karşılaşma oynamış; 95 gol 88 asist yapmış. Sezon ortalamaları alındığında bu seneyi her iki istatistiği de100’lü sayılara taşıyacağını görebiliyoruz. Bu sayılar Fenerbahçe’yi iki defa lig şampiyonu da yapmış. Alex’in sezon ortalaması hiç değişmiyor. Kalıcı bir istikrarı da var.

Trabzonspor-Fenerbahçe karşılaşması bir kere daha net olarak ortaya koydu Fenerbahçe Alex’in varlığı yüzünden savunmada açık vermiyor. Fenerbahçe’nin Alex dışındaki oyuncuları Alex kadar verimli olamadıkları için Fenerbahçe başarılı olamıyor ya da kalesinde goller görüyor.

Fenerbahçeli de biliyor ki “Gökhan Gönül elli tane orta yapar bunların ikisi gol pası olur ancak Alex topun arkasına geçti mi üç ortadan bir tanesinin gol olma şansı %30’dur.”

Bir başka açıdan yaklaşalım.

Fenerbahçe’yi Trabzonspor karşısında ayakta tutan oyuncuları Niang, Stoch ve Lugano oldular. Eğer Aykut Kocaman bu takımın içinden üç tane daha bu futbolcular gibi oyuncu çıkarabilirse işte o zaman Alex’i gönül rahatlığıyla kenarda oturtabilir.

Kendisine yürekten inandığım Aykut Kocaman’ın işe Alex’ten başlamaması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin bu takımda Cristian, Alex’den çok daha büyük bir sorundur. Cristian’ın alternatifi de Selçuk Şahin değildir. Defansın solu ve Trabzonspor karşılaşmasında gördük ki sağı da çok ciddi sorun yaşamaktadır. Ancak en büyük bilinmez Bilica’dır.

Aykut Kocaman Fenerbahçe’nin defans sorununu çözemezse iyi niyetle yapmaya çalıştığı her şey alt üst olacaktır.

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..