Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Temmuz '11

 
Kategori
Güncel
 

Aynı hamam aynı tas

Aynı hamam aynı tas
 

"Ey şehid oğlu şehîd, isteme benden makber, Sana aguşunu açmış duruyor, Peygamber."


PKK Terörü yine can aldı. 9 Temmuz cumartesi günü Lice-Bingöl karayolu üzerinde kaçırılan 2 si asker 3 kişinin kurtarılması için başlatılan geniş çaplı operasyonların sonucunu beklerken terör yine canımızı yaktı. 

14 Temmuz 2011 tarihinde Diyarbakır Silvan'da 13 Askerimizin şehit olduğu 7 Askerimizin de yaralandığı terör saldırısının ardından yine terör örgütü PKK'ya lanet yağıyor. Yöneticiler, siyasiler, iş adamları ve değişik çevreler tarafından baş sağlığı birlik ve beraberlik mesajları verilmeye devam ediliyor. Yine, Bu hain saldırıların arkasındaki güçlerin ve amaçlarının apaçık ortada olduğu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin terör sorununun üstesinden gelecek güce ve kararlılığa sahip olduğu devletin en üst kademelerinde görev yapan yöneticilerce dile getiriliyor. Askeri operasyonların yoğunlaştırıldığı teröristlerden bir kısmının öldürüldüğü haberleri gelmeye devam ediyor. 

Şöyle geriye dönüp bir bakalım, Otuz yıldır devam eden terör ve terörle bu güne kadar yapılan mücadele sonucunda ne değişti. Yine terör can almaya devam ediyor, yine Askerlerimiz şehit ediliyor, yine terör siyasete alet ediliyor. Anlaşılan o ki, değişen pek bir şey yok. Yine aynı tas aynı hamam. 

Terör örgütü, terör örgütüne destek olanlar, işbirlikçiler, teröre göz yumanlar iyi bilmelidir ki terörle bir yere varılamayacaktır. 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bütünlüğünü hedef alan, ülkemizin huzur ve barışını bozmaya yönelik eylemlerini sürdüren teröristlerle, teröre ve teröristlere destek verenlerle siyasal pazarlıklar yapmak terörü cesaretlendirmekten başka bir işe yaramaz. Terörün arkasındaki nedenleri kavrayamadan, oy kaygısı ile terörü siyasi politikalarına alet edenler yıllardır süregelen teröre evlatlarını, yakınlarını şehit verenlerin acılarının vebaline ortak olacaklardır. 

Kürt halkının temsilcisi olduklarını savunanlar, barış ve halkların kardeşliğinden bahsedenler, PKK terörünü destekleyen, tehdit ve gözdağı içeren toplumu geren ve kutuplaştıran ırkçı ve bölücü söylemlerle demokratik özerklikten bahsederek, yürütmeye çalıştıkları ikiyüzlü politikalarını sürdüremezler, sürdürmemelidirler. 

Terörden nemalananların, PKK lideri Abdullah Öcalan’ı kurtarma ve İhanet provaları, milletimizi etnik tahriklerle çatışma kıvamına getirecek milli hassasiyetlerimizi yok sayan çözüm önerileri, masumane hak ve demokratikleşme isteği olarak kabul edilemez. 

Artık yüzyıllarca Türklerle kardeş, akraba, komşu olarak bir arada yaşamış Kürt halkı, terör örgütü PKK’nın ya da PKK’nın destekçisi BDP’nin kendilerini temsil edip etmediğini sorgulamalıdır. Ya ülkeyi kardeş kavgasına ve bölünmeye kadar götürecek süreci seçmeli ya da Türklerle eşit koşullarda bir arada yaşama isteğini göstererek terörü ve şiddeti lanetleyerek sorunlara demokrasi ve hukuk çerçevesinde çözümler arayacak iradeyi sergilemelidir. 

Kabul edilebilir çözüm; Terör örgütünün mensuplarının koşulsuz silah bırakmasını ve teslim olmasını istemek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısını bozmayacak, milletimizin birlik ve beraberliğini sağlamlaştıracak şekilde herkes için demokratik hak ve özgürlüklerin genişletilmesini istemek, gerçek bir demokratik ve hukuk devleti için çaba göstermek olmalıdır. 

 
Toplam blog
: 27
: 2362
Kayıt tarihi
: 06.10.08
 
 

1960 ANKARA doğumluyum. Evliyim. İki çocuk babasıyım. 1979 yılında Zırhlı Birlikler Assubay sınıf..