Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Şubat '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ayrılığın böylesi

Ayrılığın böylesi
 

Dün akşamüstü bir hüzün, bir elem, bir keder!

Sebep?

Yakın arkadaşlarımdan birini sevgilisi e-mail göndererek terk etmiş.

Acayip ayrılık hikâyesi dinlediğim için, olay ilk önce bana anlatılıyor...

Konuyu dinledikten sonra, bende Japon bilgelere taş çıkartırcasına yorum yapıyorum.

Bu sefer kadın haklı

Bizimkini başka bir kadınla telefonla konuşurken yakalamış!

Adam yakalandığını anlayınca kıvırmaya çalışmış ama kadın yememiş.

Hiç de sesini çıkartmamış.

Ertesi gün üşenmemiş, oturmuş bir e-mail döşenmiş, akıllara zarar.

Tartsan kırk ton.

Ayrılık hikâyeleri alkolsüz ve müziksiz dinlenmiyor...

“ Dön desem dönecektin hani, gel desem gelecektin hani mektuplar yazacaktın banaaaaaa...”

Şarkı sanki bizim için yapılmış be, içelim yıkılalım anasını satayım!

Hadi şerefe...

Kadınlar da terk edildiklerinde böyle mi yapar bilmiyorum ama erkekler bu dönemlerde altlarına işeyinceye kadar içiyor ( Bazıları diyelim cümle yumuşasın...)

Bizim ki işemedi. Allahtan tuvalet yakın...( Kaçıranına da rastlamıştım)

Kafa iyice çakırladıktan sonra cep telefonları giriyor devreye... Aramak için ortamdakilerin onayının alınması şart tabii;

—Arayım mı, arayım lan şimdi?

— Ara ağabeyjim ara biz sesimizi çıkartmayız, bak senin yüzünden ne hale düştüm de, ölüyom de... Bağla işte keçiyi!

— Susun o zaman, Ali müziğin sesini kıs... Dur şu bardağın dibini fonlayayım... Cesaretim artsın!

- Yarasın Ağabeyjim yarasın.

- Hah çalıyo...Çalıyo...çalıyo ama açmıyo işte... Valla bu bir daha konuşmayacak benimle

— Belki müsait değildir kız...

“Ben olsam bende açmam diyeceğim ama ...” yemez!

— Doldurun şu benim kadehimi, Doldur be meyhaneci boş kalmasın kadehim... Doldur doldur doldur içeyim...( Meyhaneci de ben)

— Ağabey eve gidebilecek misin? .

- Sana ne be! Bağrım yanıyor benim burada.

Numaralar tekrar çevriliyor, kızın telefonun yine çalıyor. Açmazsa hapı yuttuk.

Açtı!

—Canım nasılsın, az öncede aradım açmadın telefonuuuu

...

— Nasıl yazabildin bana onları? O cümleleri nasıl kurabildin?

...

—Bak sana yemin ediyorum, yanlış anlamışsın... Yok, öyle bir şey...( sonuna kadar inkâr)

...

Evet telefonda konuştuğum bir bayandı...Sorsaydın ya bana kim olduğunu, kendi kendine kurmuşsun böyle!

...

Teyzemin kızıydı o Hanife, akşam bize geleceklermiş!

— Kapattı işte...

Yemedi kız tabii neden yesin...

Gece arkadaşı bıraktığımda o hala içiyordu...

Ertesi sabah ne yaptı ne etti diye meraklandım.

İşyerine gittim.

Dünkü, mecnunun yerinde yeller esiyor.

— Ne oldu, barıştınız mı yoksa

— Ne barışacağım kardeşim... Sabahtan beri arıyor yalvarıyor..( yalancı ne olsun)... İyi oldu, bende kurtulmaya çalışıyordum zaten!

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..