Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ağustos '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Ayrılık üzerine

Adam bitkin, adam darmadağınıktı...Uzun kirpikleri sırılsıklamdı.
Gözleri kıpkırmızı kan tası sanki.Sabitlemiş bakışlarını tek bir noktaya ayıramıyordu. Yanındakinin söylediklerini duymuyordu bile.
Hani şair diyor ya...;

"Ayıran beyaz bir gemiydi onları

Kadın güvertedeydi, adam rıhtımda.

Kadının yüzünü unuttum şimdi...

Adamın gözleri kaldı aklımda "

Tıpkı şiirdeki gibiydi adam. sanki üzerinden bir kamyon geçmişti yada şimdi adı bile aklına gelmeyen efsanelerdeki o dağ yıkılmışta altında kalmıştı.
Aklına gelen sözleri toparlayamıyor, boğazına düğümlenen kelimeleri sese çeviremiyordu bir türlü. Fısıltı halinde duyulması zor bir halde sordu " neden ?""nerede hata yaptımki ?"

Yanındaki kadın konuşuyor, anlatıyor anlatıyordu adamın halinin tam tersi sakin bir tonla.

......."işte" dedi kadın " bu yüzden gidiyorum".
Bunlar sebep olabilirmiydi peri masalı güzelliğinde başlayan bir aşkı bitirmeye.Bunlar sebep olabilirmiydi bir insanı perişan etmeye, oluyordu neden olmasınki her insanın karşısındakinden beklentileri farklı farklı değilmiydi.
Kim takardi ki adamın bitmişliğini, perişanlığını.Her güzel başlayan şeyin bir sonu yokmuydu ? güzellikler hep bizimle kalıcımıydı sanki.
Sevgide bitebiliyordu zamanla saygıda, aşkta .En çok sevilen de gidebiliyordu işte , en çok sevdiğini söyleyende.

Adam için basit görünen şeyler karşısındaki için değerliydi demekki . önceden verilen sözlere , edilen yeminlere
inat gitmesini gerektiriyordu.

Şimdi adam daha da tükenmiş görünüyordu gidenin ardından bakarken.Yaşam bitmiş , hayat durmuştu o an. ertesi günü düşündü birden , sabah kalktığında yıllardır aşina olduğu o ılık nefesi duymayacaktı bir daha, hele sesini ...yada akşam geldiğinde buz gibi olacaktı yıllardır sımsıcak olan adına yuvam dediği bu ev. ne yapabilirdiki ? yalnızlık terkedilmişliğin acısı kör bir kurşun oldu yüreğinde taşınması zor ve
dayanılmaz.

Mevsimler geldi aklına yazı düşündü sahilde el ele oldukları günler, sonra sonbahar, sonbaharda hüzünle gezerlerdi sarı hazan yapraklarının üzerinde. Şimdi hazan onları vurmuştu tam da onikiden. Başını kaldırdıbir an o tanıdığı içine çekmekten hiç bıkmadığı o tanıdık kokuyu duydu "herşey bir şakaydı değilmi dedi "

Umutsuzca, cevap verenin olmayacağını bile bile. Evin heryerine onun kokusu sinmişti ama o kokunun sahibi yoktu
artık. Bir daha hiç ama hiç te olmayacaktı.

Tekrar gözleri sabitlendi anlamsızca baktığı o noktaya yavaş yavaş eridiğini yok olduğunu hissediyordu....

 
Toplam blog
: 104
: 618
Kayıt tarihi
: 01.08.07
 
 

Merhaba. Ben Mustafa Kaçan. Ankara'dayım. Doğayı, yaşamı, şiiri, güzel sözleri ve yalanı ..