Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ağustos '09

 
Kategori
Siyaset
 

Ayrıştırmak ya da birleştirmek…

Ayrıştırmak ya da birleştirmek…
 

Bir “Egeli” kültürü var mıdır?

Vardır.

Peki, ya Orta Anadolu, Trakya, Karadeniz, Doğu Anadolu ve Akdeniz kültürü?..

Vardır.

Sözünü ettiğimiz bölgelerimizin yemekleri farklıdır, halkın konuştuğu şive farklıdır, türküleri farklıdır… Farklıdır!

Peki, ne diye bu saydığımız tüm yöreler ayrı ayrı devletler kurmuyorlar?..

Toprak talebinde bulunmuyorlar?

Sıra oraya da mı gelecek, diyorsunuz…

İşte mesele budur; risk bu noktadadır… Türkiye’nin götürülmes istendiği cehennem budur!..

Hatta, bırakınız bu koca koca bölgeleri…

Daha da dikkatli bir gözle ve “ayrıştırıcı” bir amaçla baktığınız zaman iki komşu kent ve hatta iki komşu kasaba arasında dahi bir takım sosyolojik farklılıklar yakalayabilirsiniz…

Ama, işte bu noktadaki “bakış” amacınız önemlidir…

Siz bir bütünü parçalamak mı istiyorsunuz?..

O zaman, o bütün içindeki farklılıkların altını çizer, öne çıkartırsınız.

Siz Devleti parçalamak mı istiyorsunuz?..

Her yöresel farklılığı ayrıştırıcı bir unsur olarak ortaya koyar, amacınızı bu farklılıkları tahrik etmek üzere ayarlarsınız…

Sonra bu öne çıkarttığınız bu sözde niteliksel farklılıkları keskinleştirmek için politikalar üretirsiniz…

Oysa niyetiniz bunun tam tersi ise, yani ulusal devletin “bölünmez bütünlüğü”nden yanaysanız… Ve ülkenin ufalanarak yok edilme tehlikesi ile burun buruna geldiği gerçeğini farkındaysanız… Farklılıkları kaynaştıran, ortak özellikleri öne çıkartan ve o devlet içinde yaşayan tüm halkı ortak bir paydada bir araya getirerek, birleştiren bir yol ve yöntem izlersiniz.

Kurtuluş Savaşımızın stratejisi bizler için sonsuz bir bilgi ve tecrübe kaynağıdır.

Sözünü ettiğimiz tecrübe birikimi, tam bağımsızlık yönünde yürütülecek olan mücadelenin [adeta] değerli bir laboratuarıdır.

Mustafa Kemal Atatürk, halkı bölen ve ayrıştıran bir politika izlemiş olsaydı, yıpranmış, yoksul ve harpten çıkmış bir halkı topyekûn bir “milli” kurtuluş savaşı vermeye yönlendiremezdi.

Halkı bir araya getiremezdi.

Birleştiremezdi…

Emperyalizme karşı yürütülecek mücadele, halkı ayrıştırarak değil, birleştirerek verilebilir…

Halkın ayrıştırılması siyaseti, emperyalizmin ve onların işbirlikçilerinin politikasıdır.

Bu politika, onlar için ne kadar tutarlı ve doğru ise, bizler için de o ölçüde tutarsız, yanlış ve tehlikelidir…

Bizi [ancak] birleşmek kurtarır.

Bölmek ise, felakete götürür.

Meselenin aslı ve esası en yalın şekli ile bundan ibarettir…

http://www.soruyusormak.com/

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..