- Kategori
- Haber
Ayşe Kulin ve sevgili Ermeni eniştesi
1915 trajedisi üzerine yazılmış yazılardan bazılarını üzülerek, bazılarını hayretle okumaktayım. İçinde "umut kıpırtısı" olan yazılar ise oldukça az. Bunun yanı sıra, dışarıdan "hoş" gözüken fakat aynı zamanda "içi dolu" olan yazıları okumayı tercih ediyorum.
İşte o "içi dolu" yazılardan birine de, yazar Ayşe Kulin'in yazılarından birinde rastladım. Bakalım Ayşe Kulin, "sevgili Ermeni eniştesi" hakkında neler diyor?
"Biz Ermenilere soykırım uygulamadık. Bunu tarihi hem iyi incelediğim için, hem de eniştemden dolayı biliyorum. Doğu illerimizi işgal etmiş olan Rus askerlerine yataklık yapmalarını, Rus üniformaları giyerek bize karşı savaşmalarını önlemek için sürgüne yollayacağımıza öldürmüş olaydık, ben, sevgili eniştemi hiç tanımayacaktım."
"...Masum Ermenilere çektirdiğimiz derin acıları belki de hiç bilemeyecektim." "...Soykırımı gereği öldürülmüş olacaktı. Ben de büyük teyzem ile eniştemin geleneklere, ailelerine ve yıllara meydan okuyarak asla vazgeçmedikleri büyük aşklarından esinlenip, NEFES NEFESE adlı romanımı onların aşkı etrafında öremeyecektim."
"...Yaşanan onca acıya karşın, eniştemle birbirimize derin bir sevgiyle bağlı olmamız ile onun her iki toplumunun hataları yüzünden çektiği acıları bağışlamış olması, benim Ermeni meselesindeki tek gerçeğimdir. Teyzem de, eniştem de öldüler."
"...Ama içimden gelen ses bana diyor ki, ben göremesem bile, Tanrı ve Tarih ilahi adaletlerini er veya geç, bir gün mutlaka gösterecektir."
Ayşe Kulin'in beni en çok etkileyen cümleleri ise şu cümleleri oluyor:
"...Ülkelerine ihanet eden bazı Ermenilerin yüzünden, yüzlerce masum Ermeni sürülmüş, horlanmış, zulüm görmüş ve ölmüştü. Suçlu Ermenileri cezalandırmak ve vatanlarını korumak adına, bazı Osmanlı yöneticileri kurunun yanında yaşı da yakmış, tehcire, işkenceye, kıyıma başvurmuş, fatura sonraki yıllarda ödenmek üzere, bu işle hiç alakası olamayan 'T.C. Türklerine' yazılmıştı".
Belki de 1915 trajedisi çevresinde dönüp duran (aynı anafikrin farklı versiyonlarından oluşan) tartışmaları açacak olan kilidin anahtarı, Ayşe Kulin'in beni etkileyen cümlelerinde saklıdır. Kimbilir?
Blog-Not 1: Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök, Ayşe Kulin'in bu sözlerini 3 Kasımda yazısına taşımıştır. Yazının tam metnini okumak için tıklayınız. http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=5368354&yazarid=10
Blog-Not 2: "Bir girişimin soykırım olup olmadığının ölçütü, bundan kurtulanların varlığı değildir" cümlelerini kullanan Radikal gazetesi yazarı Murat Belge, konuyu 5 Kasımda yazmış olduğu yazıda incelemiştir.
Blog-Not 3: Zaman gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan'ın konu ile ilgili görüşlerini okumak için tıklayın. http://www.gazetem.net/emahcupyan.asp?yaziid=290