- Kategori
- Deneme
Az ama öz olsun-23
Halk Ozanı Cuma Akçakoca ile sohbet ederken (Foto bana aittir, kullanılabilir)
* -İşlediği suçtan dolayı pişmanlık duymayan insan çok azdır; pişman olduktan sonra tekrar suç işlemeyen insan da çok azdır.
*-Yaşarken yaşamanın zevkine varamamak ne büyük bir acıdır?
*-Karnını doyurabilirsin, ama kalbini asla!
*-Acılarla dost ol; nasıl olsa çok sık karşılaşacaksın.
*-Kusursuz insan aramaya kalkışmak büyük bir kusurdur.
*-Hiçbir zalim hükümdar gerçekten mutluluk ve zevk içinde yaşamamıştır. Halkına çektirdiklerinden daha fazlasını çekmek zorunda kalmıştır. Çünkü korkan insan korkutmaya, acı çeken de acı çektirmeye çalışır.
*-Zaman hepimizden bir şeyler götürür; bir daha geri dönmemek üzere. Ama biz gene de aptalca onları geri getireceğimizi zannedip, boş yere çabalarız.
*-Her acıyı unutturan bir başka acı vardır.
*-Her kötü söz bir kaleyi yıkarken, her iyi söz ancak o kalenin bir duvarını inşa edebilir.
*-Her zevk bir bedel karşılığı elde edilir, ama bittiğinde de bir başka bedel ödenir.
*-Ekşi suratlı komşundan sirke bile isteyemezsin.
*-Her güzellik güldeki gibi dikenli midir?
*-Gerçekte bizim olan hiç bir şey yok. Biz aslında o şeyleri emanet almış bir emanetçiyiz. O nedenle bizim zannettiğimiz o şeyleri iyi kullanmalı ve giderken de hak edenlere emanet etmeliyiz.
*-Karnı aç olan, ister kral olsun ister dilenci; ondan kork!
*-Irmak suyunu, alim de bilgisini başkaları için akıtmak zorundadır.
*-En güçlü görünen insanın bile öyle zayıf bir tarafı vardır ki, anlayınca şaşar kalırsın.
*-Doğal ortamda kendiliğinden beslenen hayvanlardan alacağımız çok ders var: Zehirli yiyecekleri asla yemezler, karınları doyunca da yiyeceklere kafalarını çevirip bakmazlar bile.
*-Yüzüne karşı kusurları söylendiğinde, bundan hoşlanan kaç kişi tanıyorsunuz?
*-Aşı pişiren ile iyi geçinirsen aç kalmazsın.
*-Sevdiğinde kusur aramaya başladığın an, o iş bitmiş demektir.
*-Fakir zenginin, korku hayatta kalmanın, kötü de iyinin gizli sigortasıdır.
*-Her itiraf samimi değildir. Bazı itiraflar bir çıkar ya da en azından bir hoşgörü görmek amacıyla yapılır.