Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '16

 
Kategori
Futbol
 

Aziz Yıldırım’a ‘Bırak’, Volkan Demirel’e ‘Özür dile’ deme aymazlığı...

Aziz Yıldırım’a ‘Bırak’, Volkan Demirel’e ‘Özür dile’ deme aymazlığı...
 

“Medya mahkemesi” yine  işbaşında!.

Perde arkasında Fatih Terim, perde önünde Volkan Demirel...

3 Temmuz sürecinde Aziz Yıldırım’a, bugün Volkan Demirel’e, akıl veren/ verdirten aynı “kafa”... İkisinde de aracı, “medya mahkemesi”... İlkinde ÖYM’lerin, ikincisinde Fatih Terim’in sesi olan/lar...

Kişilere yönelik öneri, “slogan” misali:

“Başkanlığı bırak, kurtul, hapiste yatacağına git evinde yat!."

“Basın önünde özür dile, affedil, kaleye geçme yolun açılsın.”

İlkinde “ele geçirme”, ikincisinde, ad bulmakta zorlandığımız bir “doyum” sağlama!..

Sonuç, her ikisi de, “en büyük” biziz, bizden başka "büyük" yok, bizim dediğimiz “yasa”dır “kafa”sı...

*****

“Kafa” işte!.

Çevresine bakanın, sokağa adım atanın, eş dost söyleşilerinde denenlere kulak verenlerin bazen gördükleri, bazen görmezden geldikleri durum/lar:

Evdekilere söz geçirmeyenlerin, fırsatını bulunca, bunun acısını “keyf”e dönüştürmeleri...

Başkalarına akıl vererek, yol göstererek, kendilerini dinlenir, “akil adam” saydırarak yola çıkmaları...

Yolda kendilerine yamanan “dost”larla “hedef”e yürümeleri, kilitlenmeleri...

(Oysa “en” atak olanların “cemaziyülevvel”ine bakılınca, akla “en çok” onların gereksinimi olduğu görülür. Akıl verilen konularda da yine “en çok” onlar “arızalı” ya da “sabıkalı”dır.)

*****

Özür bekleyen/ler, işlerine gelince kükreyenler için:

Sırtında milli forma olan futbolculara küfretmek, millete küfretmektir, diyebilen var mı?

Hani “milli duygular"ı, “manevi duygular"ı kabarık olanlar, nerede?

Kendi gözündeki merteği görmemek, başkasının gözündeki çöpü sorun yapmak niye?

Fatih Terim, Volkan Demirel’le ilgili diyemediklerini, dolaylı yoldan yayılmasını sağlıyordu, sağladı da... Dolaylı yoldan diyoruz, çünkü “yoğun tepki” gelince, “Benden duydunuz mu?” demek, işin içinden sıyrılmak kolay!.

Bir “güruh” tarafından “vatan hainliği”yle suçlanan Volkan Demirel, özür dilemeliymiş.

Küfretmeyi kazanılmış haktan sayanlar, kişiler ve kurumlar, Volkan’ı yalnız bıraktılar.

Ve en büyük ceza Fatih Terim’den geldi.

O psikolojideki Volkan Demirel’i sahada tutamadı, o “güruh”u ödüllendirdi bir bakıma. 

Futbolcuya, eşine/ bebeğine/ anasına avradına küfredilmeyi, meşrulaştırdı bir bakıma...

Ya o "mekan"ın sözü dinlenir "topçu"ları ne yaptı?

*****

Volkan Demirel, basın toplantısı düzenleyecek, özür dileyecekmiş.

Kimlerden mi?

Adaşı Volkan Babacan’dan...

(Oysa adaşı ona, kendisine Milli Takım kalesinin yolunu açtığı için teşekkür etmeli.)

Futbolseverlerden...

(Futbolseverler içinde o” güruh” da olacağı için, bu, o “güruh”u baş tacı etmek değil de nedir?)

Arkadaşlarından...

(“Sahte kâr” peşinde koşan, elde ettikleriyle hak yiyenler hangi hakla özür bekliyorlar?)

Fatih Terim’den...

(Fatih Terim, Milli Takım ve çalıştığı başka yerlerde kimden özür dilemesini istedi ki? Sonra kendisi, hangi olumsuz davranış ve sözleri için özür diledi ki  Volkan Demirel’den özür bekliyor. Volkan’dan özür bekliyorsa, kendisi niye bunu dile getirmiyor da, “aracı”lar kullanıyor?

Fatih Terim, öyle dolambaçlı yollara sapacağına, kalksın bir basın toplantısı yapsın, Volkan’ı niye istemediğini gerekçesiyle söylesin.

Yapabilir mi?

Yapamaz; çünkü bir gazeteci de kalkar, şu şu durumlarda şundan özür beklediniz mi ya da siz.... derse...)

*****

Sona doğru....

Sözümüz, sorun çözenlere değil, sorunları sorun yaratarak çözme yolunu yeğleyenlere... sorun yaratanlara....

O bakımdan...

Son söz:

Bizimki birini savunmaktan öte, belli bir “bakış”a, o “bakış”a sahip olanları yüceltmeye, onların her yaptığının doğru olacağı/ olması gerektiğini “empoze” edenlere, yüceltilenin çelişkili tavrına, “ikinci el” açıklamalara tepkidir.

 

https://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com

 

 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..